1.Bay Küstah

646 72 47
                                    

Tekrar hatırlatmak isterim, bu hikayenin asıl sahibi ohmy_TaeGookness

__________________________

3 yıl...

UNIQ Style Dergisi'nin bir sonraki CEO'su olma konusunda babama, bu konuma layık olduğumu kanıtlamaya çalışarak 3 yıldır çabalıyordum.

Ve sonra birdenbire o adam ortaya çıkıverdi.

Wang Yibo.

Herkesin gözünde mükemmel olan adam. Yalnızca iyi bir görünüme değil aynı zamanda akıllı, çalışkan, yetenekli ve doğru tutuma sahip adam.

...

Doğru tutummuş. GÖTÜM!!

Herkesin 'ah çok mükemmel' diye adlandırdığı adam aslında 'Bay Kibirli' olarak adlandırılmalıydı. Wang Yibo mükemmelliğin yanından bile geçemezdi. Tutumu, kişiliği kadar boktandı. Ayrıca unutmamak gerekir ki oldukça narsist biriydi.

Adam cidden berbat bir durumda; Acı çektiğimi izlemekten gerçekten zevk alıyor! Beni sinir etmeye, uyuz etmeye ve babamın önünde aşağılamaya bayılıyor. Sırf kendisi olabilsin diye CEO olma fırsatını elimden almak için her şeyi deniyor. Şunu da söyleyeyim, dergi konusu için herhangi bir fikrim olduğumda bile övgüler Yibo'ya gider. Önemli iş adamlarımızla birlikle önemli bir toplantıya katılma şansı elde ettiğimde Yibo çoktan orada olur ve ben diğerleri tarafından ne duyulur ne de görülürüm. Yibo iyi bir şey yaptığında tekrar tekrar onun gibi olmalı ve daha çok onun gibi davranmalıyım diyorum. Gerçekten o adama katlanamıyorum.

"Ne yapıyorsun?"

Omuzlarımın üstünden bana her zamanki gibi kaşları çatık bir halde bakan Zhuo Cheng'i görmek için kafamı çevirdim.

İlgisizce omuz silktim. "Bir şaheser üzerinde çalışıyorum."

Yüzümdeki kötü sırıtışla Yibo'nun kapağında yüzü olduğu son dergiyi, kırmızı kalın kalemle karalamaya devam ettim.

Evet, şirkette model olmasına bile izin verilmişti çünkü yüzünü açıkça her gün görmek yeterli değildi.

"Çok çocukça. Yapacak işlerin yok mu?"

"Yapacak işlerin yok mu?" Sesini alaycı bir şekilde taklit ettim ve dilimi ona doğru uzattım.

"Sen-"

Zhuo Cheng cümlesini bitiremeden biri aramıza geçti ve elimdeki dergiyi alıverdi.

"Xiao Zhan! Bu nedir?" Yanımda duran babamın tanıdık ve tatsız sesini duyduğumda otomatik olarak buz kesildim. Yüz ifadesi fena görünüyordu ve başımın yine büyük bir belaya gireceğinin işaretini veriyordu.

"Baba..."

"Ofisime, şimdi."

Düşürdüğüm omzum ve kafamla sandalyemden kalktım ve Zhuo Cheng'e kısa bir bakış attım -sadece göz devirişini görmek için.

Bu, bu hafta yaptığım aptalca bir şey yüzünden babamın ofisine ikinci kez çağrılmamdı.

Gitme zamanı Xiao Zhan...

"Baba, ben-"

"Bu yer sana göre ne? İşyeri mi yoksa bir kreş mi?" Bağırdı. "25 yaşındasın. Senin son kapak basımımıza 5 yaşındaki biri gibi kalemle bir şeyler çizmen yerine ciddi olmanı ve işini düzgün yapmanı umuyorum." Dergiyi masasına hızlı bir şekilde çarpmadan önce öfkeyle kapağını işaret etmişti.

I Dare You || YiZhan (Türkçe Çeviri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin