DİRİLME...

karmaşa

Bu sefer yolları sanayi yakınlarında olan dar sokaklı yolların sonunda olan küçük kulübeyi andıran bir eve düşmüştü. Hepsi de hazırdı bu sefer karşılarına her ne çıkarsa hazırlardı en azından onlar hazır olduklarını düşünüyordu. Gerekli önlemler alınınca içeri girdiler hepsi şok olmuştu  bu da neydi böyle  bu nasıl olurdu. Ya herkes korkunç bir kâbustaydı yada şu an ömürleri boyunca bir daha asla karşılaşmak istemeyecekleri bir vahşet vardı karşılarında. Ceset  altı parçaya bölünmüştü iç organların hepsi göz önündeydi. Herkes yüzünü  çevirdi ilk olarak bunu iç güdüsel olarak yapmışlardı bunun dışında havada iğrenç bir koku da vardı  ama bu görüntü bir an olsun o kokuyu bastırmıştı zaten meslekleri gereği yeterince ceset görmüşlerdi ve yeterince  bu kokuya mağruz kalmışlardı . Şimdi gözleri sadece yerde yatan ve gövdesi olmayan cesetteydi . Gövde yoktu ama iç organlar ordaydı özenle yerleştirilmişlerdi hepsi olması gereken yerlerdeydi hepsi yıkanmış temizlenmiş bir biçimde ordaydı ama gövde neredeydi ? Nasıl bir hastalıklı ruh o kadını bu hale getirmiş olabilirdi ki .Hüseyin  herkesin dikkatini çekecek bir tonda "arkadaşlar sanırım adamımız aynı kişi duvara baksanıza" dedi duvarda yine o garip söz vardı öyle özenle yazılmıştı ki sanki bir daktilo yazmış gibiydi "BA'SÜ   BA'DE'L-MEVT " bu adamın derdi neydi ki .Hasan  yazıyı gördükten sonra kadının kafasını yana doğru çevirdi bir insan kafasını kim almak isterdi ki eline üstelik gözleri fal taşı gibi açılmıştı kan  çanağına dönmüştü bu da ölmeden önce çok ağladığını kanıtlıyordu vahşet doluydu bakışları hasan kafayı yan çevirince ensesinde yazan 3 rakamını herkes gözleri açılmış bir bicimde izliyordu ozan"sanırım artık bir seri katille karşı karşıya kaldığımız kesinleşti  üstelik bu her kimse insan olamayacak kadar da cani tam bir canavar " bunları söylerken tok sesinden belli olan öfkesi yüzüne de yansımıştı aslında orda ki herkes çok öfkeliydi. Gerekli incelemelerin ardindan kadını otopsi için götürmeleri gerekiyordu ama onları öylece ceset torbasına koyamazlardı iç organları öylece yerde,duruyor kafası bir yerde, kolları bir yerde ,gövdeden ayrılmış bacakları ise dizden ikiye bölünmüş şekilde orda öylece duruyor şimdi nasıl ceset torbasına koyacaklardı ki . Içeriye giren olay yeri inceleme ekiplerinden biri elinde büyük bir soğutucu kutuyla geldi özenle iç organları o kutuya koydu  ardından geri kalan her bir parçayı özenle poşetlere koyup kaldırdılar duvarda ki kurumuş kandan da örnek aldılar ve otopsi için parçaları ambulansa koyup gönderdiler şimdi ikiye bölünmek için hazırlardı bir kaçı  görgü tanıkları için etrafı araştıracak geri kalanlar ise kameralara bakacaktı herkes dağıldı.

Herkes yapması gerekeni yapmıştı aradan 4 saat geçmişti herkes yavaş yavaş dönüyordu karakola müdür herkesi odasında istiyordu çünkü haberler bangır bangır bu katilin işlediği cinayetleri anlatıyordu . Herkes toparlaninca müdür evet elimizde ne var diye sordu hasan " malesef  3 cinayet için de aynı sözleri işitiyoruz parmak izi yok ,bir kalıntı yok, bir iz yok ,bir kamera kaydı yok ,bir görgü tanığı yok ,elimizde cesetler ve varlığından emin olduğumuz bir seri katil dışında hicbir şey yok " bunları söylerken  o kadar vurgulu konuşmuştu ki herkesin iç sesi gibiydi müdür dahil olamak üzere herkes çok gergindi çünkü van böyle bir olayla daha önce hiç karşılaşmamıştı van tarihinin en  bilindik seri katili 8 nisan 2014 yilinda 3 kişiyi öldürüp 3 ünü de yaraladıktan 3 gün sonra ormanda ölü bulunmuştu şimdi ise tarihinin en piskopat seri katili ile baş başaydı  ve ellerinde katile dair hiçbir  kanıt yoktu  öte yandan şehri bir korku sarmıştı onları sakinleştirmek hiç kolay olmayacaktı çünkü iki gündür şehire yavaş yavaş sahip olan korku sokaklardaki boşalmayla kendisini belli etmeye başlamıştı insanlar uzak duruyor birbirinden ve haberlerde dediğine göre veliler okulların tahtil olması için birden çok girişimde bulunuyorlarmış bunun önüne gecmek için gereken tek bir çözüm vardı o da bunu yapanları yada yapanı bulmak olucaktı eyer bu böyle devam ederse sonuç ne olur bilinmez . Müdür herkesi süzdü  hepsi yorgundu gece 3 'ten beridir hepsi ayaktaydı ve su an saat 5 ti ama hepsinin de bir sürü işi vardı bu gün onları baya yormaya hazırdı öksürdü herkes tekrar müdüre bakıyordu "evet baylar bayanlar hepiniz yorgunsunuz biliyorum ama ikinci ceset hakkinda hangi bilgilere sahibiz bizi aydiınlatın bakalım neler biliyoruz " dedi ve köşesine  çekilip lafı onlara bıraktı hakan" malesef kamera yok o taraflarda ve kimse hicbir şey görmemiş her yeri gezdim ama kimse hicbir şey görmemiş duymamış"  dedi  Hüseyin ayaklanıp " adamın adı hikmet kurtulmuş adam 48 yaşında 1,78 boya sahip ve 84 kilo daha önce 3 ayrı suçtan sabıkası var gasp,dolandırıcılık, hırsızlık.  Daha önce  hapise girip çıkmış ama bunun dışında şu anda tutuksuz yargılandığı hırsızlıktan dolayı olan mahkemesi devam ediyor 3 gün sonra bir duruşması var ." Bu bilgilerin ardından hasan atıldı " otopsi de çıktı biz onu bulmadan sadece 4 saat önce olmuş ölüm sebebi boğulma değil kan kaybı adamın bileklerinde kelepçe izi var beliki bağlanmıştı boğazından asılı olması yüzünden boğazında da morluklar mevcut kanında yüksek dozda alkol tespit edildi bunun dışında bir maddeye rastlanmadı adamın vücudunda başka darp veye herhangi bir çiziğe bile rastlanmadı onun dışında cinayet aleti yine aynı testere  köşede bırakmış olduğu ayak kemiklerindeki tırtıklar bunu gösteriyor  bununla beraber laboratuvardan gelen bilgilere göre ise çöp kutusundaki yazı ilk bulduğumuz sonya'nın kanı ile yazılmış duvarda ki yazı ise hikmetin kanı yani her bölgede bulunan yazı orda bulunan cesate  ait kan ile yazılmış  yazılar  benden bu kadar "diyip sustu  ardından araya burak girdi " bende hüseyine ifadelerle ilgilendim adamın pek akrabası yok iki yeğeni var depremde abisini ve yengesini kayıp ettikten sonra o sahip çıkmış onlara her iki çocuğu da ayrı ayrı pisikolugumuz gözetiminde ifadelerini aldım anlattıkları yürek burkan bir durum  amcaları onlara türlü işkenceler veriyormuş çocukların anlattıklarına göre o gittiğimiz depodaki yeni kapıyı amcaları onlar kaçmasın diye yaptırmış bazen onları oraya kapatıp türlü işkenceler yapıyormuş deponun yukarı kısmı bu yüzden temizdi çocuk ablamla orayı kendimiz için temizledik orda uyuyorduk dedi bunun dışında dün gece eve gitmemiş amcaları genelde gelmediği çok gece olurmuş bu yüzden merak etmemişler kimseye de haber vermemişler "burak devam etmeden önce derinlere dalmış bakışlara baktı herkesin neler düşündüğünü anlayabiliyordu hafifçe boğazını  temizleyip devam etti " ihbarı yapan adamı da ifadeye aldık adam maktulün bu gün sabahtan onunla buluşacağını fakat buluşmaya gelmediğini haber de vermediği için merak edip evine bakmaya gittiğini evde bulamayınca depoda olabilme ihtimaline karşı oraya baktığını ve bu manzarayla karşılaştığını anlattı daha sonra da bizi aramış " diyip sustu şimdi konuşma sırası kimdeydi kim bir şey diyecekti ki kimseden çıt çıkmıyordu
Gözler sorgu soal doluydu ama dile dökülen tek bir soru yoktu herkesin aklında tek bir soru kim bu cani ?.Ronida araya girdi "peki şimdi çocuklara ne olucak "diye sordu sonra soru dolu bakışlarla etrafını süzdü hasan "sosyal hizmetler onları çoktan aldı merak etme artık güvendeler " öylelerdi güvendeydiler küçük ruhlarının çektiği acı bitmiş sayılırdı artık. Artık onları dövecek bir amcaları yoktu ama onları koruyacak bir devletleri vardı.  Saatler hızla ilerliyordu her ihbar  geldiğinde herkesin gözleri fal taşı gibi açılıy yürekleri ağızlarına geliyordu  yeni bir cinayete kimse dayanamazdı kimse bir kişi daha ölsün istemiyordu ama olmuyordu geçen her saat belkide acıyla ölen bir kişi demekti kim bilir şimdi zaman kimin çığlıklarında  kayıp oluyordu kimler acıyla ölüyordu...

DÜŞÜNCELERİNİZ BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ LUTFEN OKUDUKTAN SONRA OY VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN 🥰🥰  BİR DAHAKI BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE ...