1.2

808 72 97
                                    

Jungkook

Yanımda oturan ve televizyon izleyen Jimin'e baktım, dayanamıyordum.

"Jimin"
"Efendim"
Başını bana çevirmenişti, çenesinden tutup bana bakmasını sağladım.
"Ne oldu Jungkook?"
Konuşmayıp onu öpmüştüm, ilk başta karşılık vermesede sonra karşılık vermeye başladı.

Belinden tutup onu kucağıma çektim, bacaklarını belime dolayıp ellerini saçlarıma çıkarmıştı.
Ellerimle tişörtünün içinden belini okşuyordum.
Kısa bir süreliğine dudaklarımızı ayırıp tişörtünü çıkardım ve odanın bir köşesine attım.

Ter içinde uyanmıştım, ne olduğunu anlayamadım ilk başta ama önümdeki şişliği fark etmiştim.
Siktir ben rüyamdan Jimin ile öpüştüğümü görmüştüm.

Ellerimle saçlarımı karıştırdım, nasıl olabilirdi ki bu inanamıyordum kendime ama en büyük sorun şu an bunun gerçekten yaşanmasını çok istiyordum.

Önümdeki şişlik rahatsız etmeye başladığında tuvalete gitmem gerektiğini anladım.

İşimi hallettiğimde çoktan uyanmış olan Jimin'in yanına gittim. Çok tuhaf hissediyordum kendimi
O burada masum bir şekilde oturuyordu ben ise onu rüyamda görüyordum masum olmayan bir şekilde.
"Günaydın" konuşmasam beni fark etmeyecekti sanırım
"Günaydın"
"Kahvaltı yaptım ben istersen sana da hazırlamanda yardım ederim"

Aklıma bugün Yoongi hyungla buluşacağım geldi o an
"Hayır dışarı çıkacağım bugün dışarda yerim"
"Peki sen bilirsin"

O konuştuktan sonra bende odama gidip hazırlanmaya başladım

"Jimin ben çıkıyorum"
"Tamam"

Ardından anahtarlarımı alıp evden çıktım ve okulun yanındaki kafeye doğru gitmeye başladım.

Kafeden içeri girdiğimde cam kenarında olan sonunca masada Yoongi hyung oturuyordu, hemen yanına gidip karşısına oturdum.

"Naber hyung"
"İyi senden"
"İyiyim"

Yanımıza gelen garsonla susmak zorunda kalmıştık, ikimizde sipariş verdikten sonra bu sabahki olayı detaysız şekilde anlatmaya karar verdim.

"Hyung Jimin'i rüyamda gördüm"
"Nasıl yani?"
"Masum olmayan bir şekilde"
Hyungun gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdığını gördüm.
"Hyung gülme" gülmesi utanmama neden olmuştu.
En sonunda gülmeyi kestiğinde konuşmaya başladı.

"Jungkook bana bu konuda kızıyorsun bir kaç gündür ama bence sen Jimin'den hoşlanıyorsun"

Söylediği şey şok olmama neden olmuştu, hadi ama Mark ile ayrıldıktan sonra kimseden hoşlanmamıştım, artık duygularım yokmuş gibiydim.

"Saçmalıyorsun hyung ben artık kimseden hoşlanmıyorum, biliyorsun!"
"Belki Jimin bir istisna?"
"Hayır hyung ondan hoşlanmıyorum,"

"Siz öpüştünüz ve bunu unutamıyorsun ona unutalım diyen sen olmana rağmen, buraya geldiğinde onu rüyanda gördüğünü söyledin masum olmayan bir şekilde"

"Bu ondan hoşlandığım anlamına gelmez"

"Jimin'den hoşlanıyorsun Jungkook"
"Hayır hyung kimseden hoşlanmam ben"

"Hatta ona çok pis aşık olacaksın"

"Hyung kimseye aşık da olamam ben Mark'a bile aşık değildim Jimin'e mi aşık olcağım o arkadaşım saçmalıyorsun hyung"

"Boşuna itiraz etme ben anlayacağımı anladım"

Tam o sırada siparişlerimiz gelmişti ve ikimizde konuşmamıza ara vermek zorunda kalmıştık.

"Bu söylediklerimi düşün Jungkook bu kadar salak olamazsın"

"Hyung ben ona aşık olamam" sesim beklediğimden de kısık çıkmıştı, Yoongi hyungun sanki tüm siniri uçup gitmiş gibi konuştu bu sefer
"Neden"
"O bunu istemez çünkü"

"Nerden biliyorsun"
"Bilmiyorum sadece istemez gibi hissediyorum"

"Sen gördüğüm en salak insansın, bence Jimin'in yakın arkadaşıyla bi konuşmayı dene ondan sonra isteyip istemeyeceğine karar ver"

"Ne?"
"Ne ne"

"Ne demeye çalışıyorsun hyung"
"Bir şey demeye çalışmıyorum, sadece geçen gün yanlarından geçerken senin hakkında konuştuklarını duydum, benim yanıma geldiğin gece merak etmiş sanırım seni"

Jimin beni merak mı etmiş? Gülümsememe engel olamadım bir an ama sonra beni merak etmesinin gayet doğal olduğu geldi aklıma, sonuçta o da gecenin bir yarısı dışarı çıksa bende merak ederim yani

"Hyung saçma saçma konuşup kafamı karıştırma"
"Saçma konuşmuyorum doğruları söylüyorum"

Saçmalıyordu çok saçmalıyordu, ben neden ondan hoşlanayım ki arkadaşım o benim.

"Hyung ben ondan hoşlanmıyorum anla bunu, ben Park Jimin'den hoşlanmıyorum"

"Jungkook sus"
"Neden, yanıldığını  ve ondan hoşlanmadığımı ve hoşlanmayacağımı mı anladın?"
"Jungkook o sikik çeneni bir an önce kapat"
"Hayır hyung, şimdi de ben susmayaca-"

"Jungkook benden hoşlanma fikri sana bu kadar mı kötü geliyor" arkamdan gelen Jimin'in kırgın sesini duyduğumda sanki zaman durmuştu.

Arkama dönemedim çünkü ne ile karşılaşacağımı bilemedim, ya ağlıyorsa.
Ama buna rağmen arkama döndüm, ama keşke dönmeseydim yanındaki Taehyung bana nefretle bakıyordu Jimin ise ağlıyordu, hemde benim yüzümden.

"Jimin, ben öyle demek istemedim"

Jimin sanki beni daha fazla duymak istemiyormuş gibi kafeden çıkıp hızla uzaklaştı.

Arkasından gittim ama çoktan ortadan kaybolmuştu.
Kafenin önünde ne yapacağımı bilmeden duruyordum, ben hala etrafa bakınırken hyung geldi

"Çok salaksın Jungkook, hemde çok"











Salak mısın Jungkook

I want you to be my boyfriend / jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin