2.2

777 64 64
                                    

Jimin

"Jimin dün gittiğimiz kafeye gidelim mi tekrar?"
"Olur yağmur yağıyor zaten"

İkimiz beraber yine kafeye gitmeye başlamıştık. Kapının önene geldiğimizde ikimizde şemsiyelerimizi kapatıp içeri girdik.
İçeri girdiğimizde düne göre biraz daha kalabalıktı bu sefer, yağmur yağıyor diye olmalıydı sanırım.
Hemen boş bir masa bulup oturmuştuk.

"Jungkook dün eve gittiğinizde bir şey söyledi mi?"
"Hayır sadece utanınca tatlı olduğumu söyledi"
"Başka bir şey söylemedi mi?"
"Hayır"
"Anladım"
"Bu arada bugün göremedim seni fazla?"
"Aslında dersim yoktu bugün Jungkook'a şemsiye vermek için gelmiştim"
"Ne kadar düşüncelisin sen"

İkimizde gülümsemiştik o sırada garson geldiğinde ikimizde sütlü kahve sipariş etmiştik.

"Jungkook ne zaman çıkacak biliyor musun?"
"Sanırım bir dersi daha vardı"
Başını sallayarak beni onayladığı sırada siparişlerimiz gelmişti.

"Hyunjin tanıştığımızdan beri hep ben bir şeyler anlattım sen de anlat senin hakkında pek bir şey bilmiyorum"

"21 yaşındayım veterinerlik okuyorum sevgilim var ama bu aralar aramız pek iyi değil, bu kadar"
"Neden aranız iyi değil?"
"Ben kaydımı buraya aldırdığım için bana sinirli"
"Anladım"

Kahvelerimiz bittiğinde kafeden çıkmıştık.
"İstersen beklerken arabamda oturabiliriz?"
"Olur"
Bir yandan yürüyordum bir yandan da Jungkook'a mesaj atıyordum.

Civciv: Sana şemsiye getirdim yağmur yağıyor diye ne zaman çıkacaksın?

Jungo: Dersim birazdan bitiyor, kalın giyinseydin hava soğuk.

"Benimle beraber olduğunu söyle"
"Neden?"
"Söyle, emin ol kıskanacak"
"Peki"
Biz konuşurken Hyunjin arabanın kilidini açmıştı ve ikimizde arabaya binmiştik.

Civciv: Merak etme kalın giyindim hem Hyunjin ile beraber kafedeydik şimdi arabasındayım seni bekliyorum.

Jungo: O çocuğa güvenmiyorum demiştim ve sen arabasına mı bindin ya seni kaçırırsa?

Civciv: Abartma Jungkook

Jungo: Peki
Jungo: Çıkıyorum ben

Civciv: Tamam: )

Kapıda Jungkook'u gördüğümde arabadan inmip şemsiyeyi açmış ve yanına gitmiştim.
"Jimin hep o çocukla olman sinirimi bozuyor"
"Abartma Jungkook o gerçekten iyi birisi"
"Değil Jimin anlamıyor musun değil seni benden çalmasından korkuyorum benimle değil de onunla olmandan çok korkuyorum benimle olmanı istiyorum"
"N-"

Daha konuşamadan Jungkook beni öpmüştü ilk başta karşılık vermesem de anın güzelliğine kapılıp karşılık vermiştim ve kollarımı boynuna dolayıp ensesindeki saçlar ile oynamaya başladım o da beklemeden ellerini yanaklarıma koymuştu.

Biz öpüşürken yağmur hızlanmıştı şemsiyem elimden düştüğü için ıslanıyorduk.
En sonunda ayrıldığımızda ikimizde bir süre konuşmayıp nefeslerimizi düzenlemeye çalışmıştık.

Öpücüğün etkisinden çıktığımda konuşmuştum.
"Jungkook hislerinden emin olana kadar öpmeyeceğini söylemiştin bu emin olduğun anlamıya mı geliyor?"
"Evet emin oldum Jimin ben senden çok hoşlanıyorum sen?"
"Bende senden çok hoşlanıyorum Jungkook"
"O zaman sana sevgilim diyebilirim"
"Diyebilirsin"
Gülümseyip tekrar öpmüştü beni.
Çok mutluydum hayal ettiğimden bile güzeldi.

"Sevgilim"
Bana sevgilim demesi ile kalbimi hızlandırırken gülümsemiştim.
"Efendim"
"Bir şey yok sadece sana sevgilim diyebilmek çok güzel hissettiriyor sana sevgilim demeyi çok istiyordum"
O gülümserken ben kızardığımı hissediyordum.

"Belki biraz klişe oldu bunun için üzgünüm ama bekleyemedim seni sürekli onunla görüp hiç bir şey yapamamak iğrençti Tae sevgili olurlar dediğinden beri seni onunla görünce aranızda gerçekten bir şey olabilir mi diye düşünüyordum"
"Klişe falan değildi ayrıca onun sevgilisi var"

Biz konuşurken yağmur yağdını tamamen unutmuştuk.
"Jungkook eve gidelim hasta olacağız"
"Haklısın ben hasta olmam ama sen oluyorsun o yüzden gidelim"
Elimi tutup yürümeye başlamıştı daha önce hiç sevgilim olmadığı için bu tarz şeylerde daha da heycanlanıyordum.

Eve geldiğimizde şemsiyemin olmadığını yeni fark etmiştim.
"Jungkook şemsiyem"
"Ne?"
"Şemsiyemi kaybettim"
Üzüntüyle konuşup dudaklarımı büzmüştüm.

"Yenisini alırız boşver"
"Ama o şemsiyemi çok seviyordum"
"Aynısından alırız merak etme"
"Peki"
"Sen aç mısın bu arada"
"Biraz"
"Pizza?"
"Olur"

O mutfağa gittiğinde bende koltuğa oturup telefonumla ilgilenmeye başladım.
Sonra da Jungkook yanıma geldi.

"Sipariş verdim"
"Sen yaparsın sanıyordum"
"Biraz üşendim"
Söylediğine güldüğümde beni kendine çekmişti.
"Gülme sen hiç yemek yapmıyorsun"
"Yalan söyleme kahvaltı hazırlıyorum"

Gülümseyip saçlarımı öpmüştü zaten ona yakın olduğum için zorlanmamıştı.

Kapının çalmasıyla Jungkook kalkıp kapıyı açmıştı.
Kısa bir süre sonra elimde iki kutu pizza ile içeri girdi ve kutuları masaya bıraktı.

Ben kutuları açarken o da iki bardak alıp yanıma gelmişti.

Pizzalarımızı yerken bir bilim kurgu filmi açmıştık.
"Bir daha benimle film izleneyecektin sen değil mi?"
"Sus"
Gülüp hiç beklemediğim bir anda dudağıma ufak bir öpücük kondurmuştu.

"Jungkook bir anda öpmesene!"
"Alışmalısın bebeğim hep yapacağım çünkü"

Ona yapmacık bir şekilde gülüp pizzamdan bir ısırık aldım ve filme döndüm.



Hyunjin'in sevgilisinin kim olacağı hakkında hiçbir fikrim yok

I want you to be my boyfriend / jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin