1 . Bölüm

47 4 0
                                    

Hayat bazen acımasız olabiliyordu dışardan bakınca hersey mükemmeldi ama içerisi karanlıkdi ve bu karanlığın ışığni beraber bulalim

Annemlerle istanbul ' a taşınacaktik ne gereği vardı anlamıyorum benim iyi bir okula gitmem içinmis izmirde de çok güzel okullar vardı ama nedense istanbul olucak.Sabah 06.00 da uyanmistik ucagmiz 16.30daydi annem kahvaltı hazırlamış beni çağırıyordu " Basak kızım kahvaltı hazır " dedi aynada son kez kendime baktım uzun boylu siyah uzun saçlarım ve mavi gözlerim vardı çirkin deildim ama cok da güzel deildim hemen mutfağa indim annemin yaptığı yumurtayı yedim kahvaltı da ikimiz de konusmamistik ikimiz diyorum çünkü babam her yıl uc ay iş için başka ülkeye giderdi ve yine gitmişti. Annem mutfağı topladı bende son kez odama gidip baktım deniz manzarası vardı camları geniş ve uzundu ozluycektim burayı uçağa daha çok vardı bu yüzden arkadaşlarımı arayip son kez vedalaşmak istedim zaten çok arkadaşım yoktu okulda kendi halinde bir kızdım kaan die birde sevdiğim cocuk vardi ama o beni görmüyordu bile ekin'le deniz'i herzaman gittiğimiz cafeye çağırdım ekin kumral uzun saçları ve Yeşil gözleriyle çok güzel bi kizdi deniz ise babamın arkadasinin oğluydu mavi gözlü uzun boylu yakışıklı biriydi cafeye gitmek için hazırlandım siyah şort bide mavi sade bi t - shirt giydim ayakkabı olarak da mavi vans giydim sacimi açık bırakıp odadan çıktım anneme cafeye gideceğmi söyleyip taksiye bindim cafenin önüne geldiğimde ekinle deniz tartışıyordu bu ikisi hic normal konusamazdi hep tartışırlardı bu tartışmaları bile ozluycektim bu düşüncelerden sıyrılıp yanlarına oturdum beni görünce ikisi de aynı anda ayağa kalktı ve bana sarıldı yerime geçtim ve konuşmaya başladım " ekin ve deniz öncelikle sizi cok seviyorum " dedim ekin " ne diyosun sen gelirken kafana bise mi düştü " dedi ben de sözüme devam ettim " babamin işi genellikle istanbulda olduğu için bizde oraya taşınıyoruz " dedim ekin " şaka yapıyosan elimden kurtulamazsin"dediginde başımı one eğip aglamaya başladım Deniz öylece üzülmüştü bu habere başımı kaldırıp " ucak saat 16.00 da o zamana kadar bişeyler yapalım " dedim ikiside birbirine bakıp sadece kafalarını salladılar ekin ayaga kalkıp çantasını alıp " sana son kez makyaj yapıcam ısrar etme " dedi bende evet anlamında başımı salladim tuvalete girip gözüme ince bi eyeleynir çekti kırmızı ruj sürdü bu ikisiyle bile baya deistim ekin bana bakip " sen neymissin be " dedi ve ıslık çaldı bu haline güldüm ve tuvaletten çıktık deniz beni görünce ayağa kalktı  beni etrafında döndürdü ve " vay çok tatlı olmuş " dedi ona sarilip yerime geçtim o sırada ekin bana kafasıyla kapıyı gösterdi baktım kaan ordaydi karsimdaki masaya oturdu ama olmadı bu şimdi ben hep ona bakarım deniz anlamis olucak ki yer deistirmeyi tekli etti kabul etmedim ekin kulagma eğilip " kaan sana bakiyo" dedi kafamı kaldırdigimda göz göze geldik ve hala gözleri üzerimdeydi beni inceliyordu kendi masasından kalkıp bizim masamiza oturdu ciddi ciddi kaan Aksoy bizim masaya oturdu bana bakip " makyaj yapmışsın "dedi evet anlamında başımı salladim "yakışmış " dedi brn ayağa kalkıp " artik gitsek iyi olur iki saat sonra uçağim var " dedim kaan bana bakip " ne uçağı "dedi istanbula taşınıyoruz " dedim tam ağzını açtı bise söylemek için tekrar kapattı sonra hepimiz kalktık eve gidip son hazırlıkları yapmam lazım di kaani orda bırakıp ekin ve denizle eve gittik zaten istanbuldaki evimize eşyalar önceden gitmiş yerleştirilmişti eve girdik annem "basak " dedi "evet anne benim" dedim ekin ve deniz de aynı anda "bizde burdayız " dediler odama çıkıp son kez baktım yerde bir bilye poşeti buldum bu denizle 5 yaşındayken oynadigmiz bilyelerdi zorla oynatirdi bana kim yenerse o gün onda kalırdı en son ben kazanmıştım ve bende kalmıştı kaybettiğim için bana çok kızmışti bilye poşetini cebime koydum ve aşağı indim denizin yanına oturdum " bak ne buldum " dedim ve bilyeleri ona verdim " bunlar bizim oynadigmiz bilyeler " dedi bende evet anlamında başımı salladim " sende kalsın ben yine kaybederim" dedim ve ona verdim o da cebine koydu gitme zamanı gelmişti hepimiz dışarı çıktık ekin " bizden kurtuluşun yok oraya gidince beni her gün arayıp rapor vericeksin" dedi denizde başını salladı taksi gelmişti arkaya oturdum kaan arkada bizi izliyordu bana el sallayıp göz kirpti mutlu olmuştum bende ona el salladim on beş dakika sonra havaalanına boş bir yere oturup ucagimizin gelmesini bekledik o arada kaan gelip" keşke önceden farketseydim seni " dedi bende "ama çok geç ben artık gidiyorum dedim kolumu tutup numarasini yazdi bende hızlıca uçağa binip izmire elvada yeni hayatıma Merhaba dedim.


Merhaba bu benim ilk hikayem umarım beğenirsiniz ilk bölümler biraz sıkıcı olabilir ama emin olun sonraki bölümlerde daha heyecanlı yazıcam sizi seviyorum lütfen beğenip begenmedigniz yerleri bana soyleyin öptüm canlarım

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin