6 . Bölüm

14 3 0
                                        

Evet bigunlik uslu kiz olayı bitti mert denen ayaklı egoya haddini bildircem öğrendim ki mertin limona tiki varmış o limonlari karşısında  yiyince nasıl olcak merak ediyorum formamı giydim çantami alıp evden çıktım bugün okula gec gidicektim ilk ders boştu eğer sansliysam mert okula erken gelirdi limonlari kontrol edip taksiye bindim okula gidip sinifa girdim zafer dansı yapmamak için kendimi zor tutuyordum mert ve grubu arka sırada oturyordu burak beni gördü kolumdan tutup yanına oturttu tam mertin karsisi bugün iyi gunumdeydim sanırım " ya benim canım böyle eksi bişeyler çekti limon gibi ' dedim o anda mertin yüzünü burustu çantami alıp içinden limonlari cikardim ve yemeye başladım iyy çok eksi bu ben yedikce mert karşımda büklüm büklüm oluyordu hepsi şaşırmış ifadeyle bakiyodu mertin bu halini ilk kez goruyolardi belli mert ayağa kalktı kolumdan tutup sürüklemeye başladı burak beni elinden almak için uzandiginda onu itti bileğmi sıkıyordu ve cidden acıyordu " beni birakmazsan limon die bagiririm " dedi yüzünü tekrar burusturdu beni arabaya fırlattı kendi de bindi hızlıca surmeye başladı beni bi depoya getirdi bagirsam kimse duymaz issiz bir yer beni oraya karanliga mi kapaticakti hayir bu kadar kalpsiz olamaz beni arabadan indirdi ve yine bileğmi tuttu aciyo ama ben aglamaya başladım ona yalvardim beni oraya kapatmamasi için ona yalvardim aynı babama yalvardigim gibi ama sonuç ikisinde de aynıydi beni deponun bi köşesine atti ışıklar yaniyodu neyseki " oyun mu oynamak istiyosun al sana oyun " dedi ışığı kapatıp gitti ben yine bi köşeye oturdum ve sayiklamaya başladim gelmiyordu korkuyordum bitane  cam parçası vardı onu aldım hic düşünmeden bileğmi kesdim sonra sesler duyulmaya başladı biri beni kucagna alıp depodan çıkardı bu mertti onun kokusuydu parfümü ne güzeldi öyle ben iyce bilincimi kaybettim ve karanlık gözünü araladigimda basimda bi doktor ve mert vardı doktor gitti sadece mert le ben kaldım ona en sinirli bakışlarımi gonderiyordum " bana öyle bakma " dedi " nasil bakiyim  hatta beni ölüme ittigin için sana Sarılmami ister misin?  Dedim omuz silkti ve ve "anlat " dedi " neyi" dedim " ışık fobini " dedi " Hayır sana asla anlatmam hatta ben kimseye anlatmam" dedim başını salladı ve odadan çıktı ayağa kalkıp camdan dışarı baktım bardaktan dokulurcesine yağmur yağıyordu kacicaktim ama nasıl bahçeye baktım kolayca ordan kacabilirdim bileğme baktım kotu deildi üzerine bi kat daha bez sardim cami açtım ve ordan Garajin çatısına atladım çok yağmur yağıyordu ordan bahçeye atlayıp var gücüme koştum ev ormanın icindeydi nereye gittiğimi bilmeden kosuyordum zaten yoklugmun farkına bile varmazdi farkedincede giderdi umursamazdi iyce uzaklasmistim bi ağacın dibine oturdum halsizdim ve yine acıktım çok islandim uykumda geldi napicaktim ben böyle gözümü açtım ne zaman uyudum ben birinin kucağındaydim MERT yine basaramadim üstüne bide hasta olmuştum ateşim vardı kucağında kipirdayinda bana bakti " bas belasi ne diye kaçıyosun ki sana ceza bi saat karanlıkta kalicaksın" dedi Hayır yapmazdi yani yapamazdi sanirim halsiz çıkan sesimle "Hayır beni oraya kapatirsan bu sefer cidden ölürüm " dedim bu halde bile tehdit ediyordum bana göz devirip " dik kafali kapatmam ama bana karanlık sacmaligni anlat " dedi tamam anlaminda başımı salladim zaten eve gelmiştik beni yataga yatırdı bi kaç kıyafet verdi bunları giy deyip gitti çok usuyordum üzerimi giyinip yatağa yattım kapıyı çalıp içeri girdi bana çorba getirmiş vayy be mert demir bana çorba yapmış ben kendi kendime gülerken " deli misin" dedi hah gülmekte yasak "şimdi beni zorlamadan anlat " dedi neyi kastettigni biliyordum hic ama hic anlatmak istemiyordum " daha küçüktüm babam en ufak hatamda beni dover sonrada evimizin karanlık deposuna kapatirdi orda bir gün kaldırdım " dedim ve gözümden bir damla yas aktı "orda ses kaydı vardı korku filmlerinde bagiran kisiler varya onların sesi nie bunu yapardı hic bilmiyorum" dedim ve daha şiddetli aglamaya başladım " o senin öz baban mi " dedi  " evet o hep erkek çocuk istemis annemin bi tür hastalıktan dolayı tek cocuk hakkı varmış ben de kız olarak doğmuşum o günden beri hep kotu davranirmis bu kadar yeter " dedim ayağa kalktım içimdeki gururlu kiz bas gösterdi ama uysal kiza yenildi ve aglamaya başladım ve " bunları kimse bilmesin" dedim bana emir verme " dedi sustum " babama cok benziyosun yani en ufak birseyde karanlikla tehdit ediyosun " dedim "beni yine oraya kapatmandan korkup kaçtım " dedim Özür dilemesini bekledim yok hicbise demiyordu ayaga kalkıp " eve gitmek istiyorum " dedim o da ayaga kalktı ben onu takip ediyordum arabasına bindik hic konuşmadık evin önüne geldigimizde arabadan hızlıca inip eve koştum kapıyı açtım annem perişan olmuş burak durumu bildiği için normaldi annem koşup bana sarıldı olanlari sordu anlatmak istemedigmi söyledim sadece başını salladi ırmak annemi yatak odasına götürdü sakinlestirici verip uyuttu irmakta eve gitti burak gitmedi yanıma oturup " bise yapti mi " dedi hayir yapmamisti "hayır " dedim koluna noldu die sordu önemsiz dedim başını salladı "sana kardesimi anlatmami ister misin ?" Dedi ben sadece bakiyordum anlatmaya başladı " 16 yaşında öldü " ben cok şaşırdım nasıl "annemle babam kavga etmis annem o sırada arabadaymis kardeşimde öyle annem o sinirle hizlanmis ve kaza yapmış ikiside ölmüş " dedi ve ağladı ya kiyamam ki ben ona iyce yakinlasip sarıldım bana bakip " şimdi gidiyim sonra gelirim kendine iyi bak küçüğüm " dedi sacimi oksayip gitti Oysaki ne kadar mutlu biriydi burak o gidince olanları düşündüm iki kişi kaybetmişti ikisi de en yakini o beni kardeşi olarak goruyodu bende onu hic olmayan abim gibi ben bunları düşünürken uykum geldi ve uyudum.


Gecikmeden dolayi Özür dilerim lütfen vote ve yorumlarinizi bekliyorum

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 05, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin