10. Bölüm ▪︎Kavga Ettiğiniz Gün▪︎
"Hop hop, ne yapıyorsun lan?" dedi Jisung aralarına girerek.
"Kardeş gibi büyüdüğün birine nasıl böyle hisler besleyebilirsin?" derken sesi oldukça kızgın geliyordu.
"Seungmin, niye sadece ona kızıyorsun? Bir suç varsa ben de suçluyum. Ayrıca bu suç bile değil! Öz kardeş değiliz!" Seoyoon bağırdıktan sonra yerdeki Hyunjin'in yanına eğilip kalkmasına yardım etti.
Felix Seungmin'i geriye çekerken, "Sakinleştikten sonra konuşsanız daha iyi olur." demişti.
"Hiçbiriniz bunu sorun etmiyor mu?" dedi Seungmin bize tek tek bakarak. Göz göze geldiğimizde boynunda kabaran damarı fark ettim. Yüzü kıpkırmızıydı.
"Etmiyoruz." dedi Jisung. "Böyle bir şey olacağı zaten belli değil miydi? Belki de uzakta olduğun için fark edemedin."
"Baya şaşırdım ama benlik bir sorun yok." diyerek ellerini havaya kaldırdı Felix. Hepsi bana bakınca neden böyle bir duruma geldiğimizi anlayamıyordum.
"Hyejin?" Seungmin sinirli sesiyle ismimi söyleyince gözlerine baktım. Eğer şimdi diğerlerine destek olduğumu söylersem ne olurdu? Bizimle iletişimi kesip tekrar yurtdışına gider miydi?
"Benimle gel." diyerek elini tuttum ve sahadan çıkardım onu. Şimdi böyle götürüyordum da ne diyecektim ki? Onlara böyle tepki gösteriyorsa benim ondan hoşlandığımı öğrenince de aynı tepkiyi vermez miydi?
Tenha bir ara sokağa girdiğimizde durdum, sırtım ona dönüktü ve ne diyeceğimi gerçekten bilmiyordum. Bir yerden başlamam gerekiyordu. Vücudumu ona çevirdiğimde beni izlediğini fark ettim ve elini bıraktım.
"İleri gittin. Vurmamalıydın." dedim.
"Yoo, iyi yaptım."
"Seungmin." Kaşlarım çatık bir şekilde sertçe ismini söyledim. "Birkaç aya hepimiz reşit olacağız, aklı başında insanlarız. Kimi seveceğimize biz karar vermiyoruz, biliyorsun. Bu kadar büyük bir tepki vermen gerekmiyordu."
Gözlerini karşısındaki duvara sabitleyerek, "Evet, seçemiyoruz." dedi. "Ama bu onların ilişkisini temize çıkarmaz. Biz doğduğumuzdan beri bir aradayız. Beşiz gibi büyüdük."
"Ne beşizsiniz ne de öz kardeşsiniz, anla artık şunu. Saygı duymak zorundasın."
"Hiçbir şey yapmak zorunda değilim. Keşke Kore'ye geri gelmeseydim."
"Seungmin!" Yalvarır gibi söylediğimde bakışları hafif yumuşar gibi oldu. "Ne demek keşke gelmeseydim? Seni ne kadar bekledim biliyor musun?" Gözlerim dolmuştu, sandığımdan daha fazla seviyordum onu. Şimdi daha iyi anlıyordum duygularımın ne kadar ilerlediğini.
Bir elimi nazikçe tutup sıktı. "Özür dilerim, sinirle bir an ağzımdan çıktı. Gerçekten böyle düşünmüyorum."
"Lütfen gidip onlarla konuş ve aranı düzelt. Kavgalı olmanızı istemiyorum."
İç çekerek başını salladı. "Tamam, tamam. Ağlama yeter ki."
***
İç çekerek aradaki soğukluğu görmezden gelmeye çalıştım. Aradan bir ay geçmesine rağmen hâlâ birbirlerine trip atıyorlardı.
Üniversiteler için tercih sonuçları açıklanmıştı, birlikte bakmak istediğimiz için bir kafede toplanmıştık. Herkes kendi bilgisayarını getirmişti, bu sayede aynı anda bakacaktık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Another Day | Seungmin
Fanfiction"Gülümsediğinde gözlerinin kaybolmasını seviyorum." [Lise hayatımın sıradanlığı, beden dersinde çıkan kavgayla bozuldu. Artık her yerde kaos vardı, çünkü birbirinden çatlak olan bir grup arkadaşın ortasına düşmüştüm.] Kapak: @stay_rsn ♡♡