Türk mitolojisinde dört kutsal: BOZKURT, AT, KARTAL, GEYİK.

132 4 0
                                    

🐕🐎🦌🦅

Oğuz Türkleri kurt, diğer Türkler börü der. Üstünlük, büyüklük ve yiğitlik anlamına sahiptir.

Kurt, Tanrı’nın yer yüzündeki görünüşlerinden biri olarak kabul edilir. Yiğit ve seçkin kişilere de kök börü yani gök kurt denir. Türkler bir kurt sürüsündeki lider kurta da gök kurt derlerdi. Kutadgu Bilig’de Gök-börü, Hakan anlamında kullanılmıştır.

Çin kaynaklarına göre, Türk savaşçılarının en iyilerine kurtlar, kağanın muhafızlarına bozkurtlar denir. Eski Türkler, bir çocuk, savaşçıya dönüştüğünde “Kurt oldu” derler. Firdevsi, Şahname isimli eserinde, Türklerin yaşadığı yeri kurtlar meskeni olarak adlandırır. Arap kaynaklarında Türkler için, yırtıcı kurdun oğulları denir. Türkler için kurt; atadır, yol göstericidir, kötülüğe karşı koruyucudur. Gagavuz Türkleri, kurt bayramı kutlar, böylece kötü ruhlardan korunduklarını düşünür. Manas destanında kahraman, kurda dönüşür. Dede Korkut’ta Salur Kazan, zorlandığı bir zamanda kurda danışır. Türk hikâyelerinde kurt kılığına giren alpler, kurt kürkü giyen yiğitler, çocuğa ad veren kurtlar görülür. Kazakistan’daki bazı kaya resimlerinde kurt adam şeklinde çizimler vardır, kurt kılığına girmiş bir şamanı temsil eder. Türk mitolojisinde kurt, Türkler yok olmak üzereyken onları kurtarıp yeniden doğmalarını sağladığında dişil, orduya yol gösterdiğinde eril özelliktedir. Oğuz Kağan Destanı’nda Oğuz Kağan’a, gökten mavi bir ışık şeklinde inen gök tüylü, gök yeleli bir kurt yol göstermiştir. Gök renk, kutsal göğün olduğu kadar Tanrı’nın da bir sembolüydü. Oğuz Kağan’a görünen kurdun gök renkli olması onun göksel ve tanrısal bir kökenden geldiğini gösterir. Bu mavi ışık içinde inen kurt, sadece karanlık bastığı zaman yani zor zamanlarda görülebilir. Oğuz Kağan’a da böyle bir zamanda görünmüş ve ona yol göstermiştir. Bu hikâye, Oğuz Kağan Destanı’nda şöyle anlatılmıştır:

Oğuz orduya geldi, yol erlere göründü yürümeye başlarken,

Kurt onlara göründü Bir kurt ki erkek bir kurt, gök tüylü gök yeleli

Bu kurt döndü Oğuz'a, bakmadan sağa sola

Dedi, Ey Oğuz şimdi ordunu çıkar yola
Halkını beylerini atlandır çıkar yola

Baş çekip göstereyim, doğru yol nerde

Oğuz Kağan baktı ki, erkek kurt önden gider

Ordunun öncüleri, bozkurtu gözler gider

Oğuz bunu görünce çok sevinmiş idi

Alaca beygirine severek binmiş idi

Kurdun, Oğuz Kağan'ın ordusuna yol göstermesinin yanı sıra, daha sonra Anadolu'ya göç sırasında da Türklerin kurt gördüklerine dair efsaneler vardır. O yürüyünce yürüyor,o durunca durup ordugahlarını kuruyorlardı. Orta Asya'dan Anadolu'ya yapılan göçler sırasında da gök kurt, Türklere yol göstermişti.

Asya'dan Anadolu'ya yapılan göçler sırasında da gök kurt, Türklere yol göstermişti. Türklerde gök kurt ve bozkurt aynı şeydir. Boz kelimesi bugün griye yakın bir renk anlamında kullanılmasına rağmen, eski Türklerde gök rengini temsil ederdi. Bozkurt, Türklere yol gösterdiği gibi,onları en zor zamanda kurtarmış ve soylarının devam etmesini sağlamıştır. Göktürklerin kurttan türediklerine dair efsaneleri, inançlarının en temel dayanağını oluşturur. Göktürklerin kurttan türeme efsanesi, Çin kaynaklarında kayıtlıdır. Göktürkler eski Hunların soyundan gelirler ve onların bir koludurlar. Kendileri ise Aşina adlı bir aileden türemişlerdir. Bu efsaneye göre, Lin adını taşıyan bir ülke tarafından mağlup edilen Göktürklerin hepsi öldürüldü. Yalnızca on yaşında bir çocuk sağ kaldı. Lin ülkesinin askerleri, çocuğun çok küçük olduğunu görünce onu öldürmemişlerdi. Onu ölüme terk ettiler.

Sanat 101Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin