Jüpiter, Roma Mitolojisinde gökyüzü ve gök gürültüsü tanrısı olup, Hristiyanlık devlet dini olarak benimsenene dek Cumhuriyet ve İmparatorluk dönemlerinde Roma Senatosunun baş tanrısı kabul edilmekteydi.
Jove adıyla da bilinen tanrıların kralı Roma’nın ikinci kralı Numa Pompilius sayesinde bu statüsüne kavuşmuştur.
Jüpiter ile ilişkilendirilen yıldırım ve kartal sembolleri devlet ve Roma ordusunun tarafından benimsenmiş, hatta pençelerinde yıldırım tutan kartal formunda birleştirilmiştir.
Capitoline tepesinde başlangıçta Mars ve Quirinus ile birlikte sonradan Juno ve Minerva ile birlikte devletin koruyucusu sayılan Capitoline üçlemesini oluşturmuştur.
Ayrıca Meşe ağacı ile ilişkilendirilen Jüpiter’in, Yunan tanrısı Zeus ile bir tutulmakla birlikte Roma devletinin fetihçi karakteri yüzünden savaşçı nitelikleri ön plana çıkarılmıştır. Yunan kültürü etkisiyle her biri ayrı bir dünyaya hükmeden Jüpiter, Neptune ve Pluto ile kardeş sayılmıştır.
Jüpiter, gün ışığıyla özdeşleştirilen Latin kökenli gök tanrısı Diespiter ile Etrüsk tanrısı Tinia’dan farklı özelliklere sahip olarak düşünülmüştür.
Jüpiter adının Hint Avrupa dil grubunun orijinal tanrısı olup etimolojisi diu-pater (ışığın babası) olarak yapılmaktadır.
Fotoğraf : Bronz Jüpiter heykelciği. Roma İmparatorluk Dönemi, M.S. 2. yüzyıl. Metropolitan Sanat Müzesi, New York.
Kaynak : Dünya Mitolojisi - Özhan Öztürk. / İg: antiktarih
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sanat 101
SpiritüelGeçmişten günümüze kadar gelen önemli tablolar, heykeller, mimari yapıtlar, mitolojik metinler ve daha fazlası. *Rönesans, insanlığın çürümüş ruhundan İntikam alma şeklidir.*