Aslında yb atmayacaktım ama çok güzel birşey olduğu için atmaya karar verdim umarım beğenirsiniz sizi seviyorum iyi okumalar ve bol bol yorum yapmayı ihmal etmeyin lütfen ❤️😍😘💜
Kafeden çıkar çıkmaz dolan göz yaşlarımı serbest bıraktım. Adamdaki rahatlığa bak zaten o yerden bitmez knkası da onun gibi *Jungkook ta kızla buluşacak* her seferinde unutmaya çalıştıkça gözümün önüne geliyor yüzü sesi beynim de yankılanıyor ama başarıcam onu unutup sıfırdan başlayacağım.
Önce eve gidip üzerimi değiştirdim banyo yapmaya vaktim olmadığı için bununla idare etmek zorundayım kıyafete gelince ne giyeceğime karar veremeyince soluğu Eunsun'un dolabında buldum elime ne geldiyse aldığım gibi evden çıktım.
Taksiye binip JiYong un verdiği adrese gittim. Lüks bir restoranta geldiğimde çocuğun baya zengin olduğunu anlamak zor değil. Gözlerim Ji-Yongu bulduktan sonra yanına gittim. "Selam" mahcup bir şekilde gülümseyip sözüme devam ettim "kusura bakma biraz geç kaldım özür dilerim"
Sandalyemi geriye çekip oturmam için işaret yaptı "önemli değil sonuçta geldin" karşıma geçip ellerini birleştirip bana baktı "gelmezsin sanmıştım" şahsen bende gelmem sandım ama "söz verdim sana" sözümü tutmam lazım hem JiYong gerçekten çok iyi bir insan.
Yemekleri sipariş ettikten sonra sohbete daldık JiYong dede şakaları yapıp gülmemi bekliyor ama ben şakayı anlamayıp mal gibi bakıyorum.
Eh oda açıklamak zorunda kalıyor ne yapıyım şakalar kelime oyunuyla dolu."Selam otura bilirmiyiz?" Duyduğum sesle kafamı kaldırdım yene tanıdık sima Jungkook ve yanında kızıl kafalı bir anakonda "sorun olmaz ama tabi Anna ya sormak gerek" JiYong nazik ola bilir ama ben hayır "kör müsün baş başa yemek yiyoruz sevgilinle başka masaya naş naş" elimle gitmeleri için işaret yaptım
Anlayan kim, kalın kafalı bana bakıp sırıttı "yanında ki otura bilirsin dedi Anna" "nezaketen dedi o hayvan anlamazsın sen tabi" JiYonga döndüm yemekte fazlalık asla sevmem. Jungkook un pişkinliği bitmek bilmiyor gerçekten
Hesabı ödedikten sonra yürüyüşe çıktık tabi arkamızdan Jungkook ve kız arkadaşı geldi "Jungkook çok yakıpışıksınız gitseniz mi artık" laf anlamıyor çocuk, birde nezaketle sormak lazım. "Hayır Anna cım bu kıl kuyrukla yanlız kalamazsın"
Sinirle önüme dönüp Ji-Yongun elini tuttum "yoruldum ben" aynı zamanda dudaklarımı da büzdüm. JiYong ani hareketle beni kucağına aldı "ben taşırım seni" uleyn senin boyun kaç da beni taşıyacaksın yanlız utancımdan yerin dibine girdim resmen çocuğa zorla taşıtır gibi oldum.
Uygun yer bulduktan sonra JiYong beni indirdi. "Burda bekle su alıp geliyim" kafamı sallayıp Jungkook ve kızıl kafaya baktım şerefsiz yene güzel kız tavlamış. Yanına gelip oturdu manyaklar "bakıyorum kucağı pek bir sevdin"
Jungkook un imasından sonra yüzümü yüzüne döndüm "haklısın malum boş günün yok ya senin bende başkaların kucağına biniyorum" Jungkook yanındaki kıza dönüp dudağından öptü. Daha fazla bunları izleyemem. Ayağa kalkmamla JiYong u fark ettim.
JiYong elinde suyla gelirken bende ayağa kalktım "JiYong beni eve bırakır mısın?" Jungkook bütün kelimeleri neden git gide kalbimi kırıyor "ama Anna daha-" "lütfen daha sonra telefi ederiz"
JiYong lafı uzatmadan kabul etti. Diğerleri mi arkama bakmaya gücüm olmadığı için direk arabaya doğru ilerledim. Araba yolculuğumuz sessiz geçmiş JiYong ne olduğu sormayıp zor duruma sokmamıştı beni. "Teşekkür ederim JiYong" "rica ederim Anna umarım güzel vakit geçirmişsindir." "Evet geçirdim" lafı fazla uzatmadan arabadan inip eve doğru ilerledim.
Eve girdiğimde Eunsun kanepe de uyuya kalmış yetmez gibi ağzının kenarında cips kalıntıları var. Resmen arkadaşımdan tiksindim. Odama girip hemen banyoya ilerledim biraz da olsa suyun beni rahatlatacağına eminim. Hem banyoda ağlarken kimse duymuyor, kimse hesap sormuyor.
Üzerimi çıkarıp bedenimi soğuk suyla buluştur dum. Su tenime değdikçe gözümün önünde öpüşen Jungkook geliyor ki bu da ağlamama neden oluyor. İnsan sevdiği zaman acı çekmek zorunda mı? Hiç mi mutlu olamaz? Peki aşkı tatmak için hep mi yanmak gerek? Tenim soğuk fayansla buluştuğu an kendime gelip suyu biraz ısıttım.
Ne zamandır soğuk suyun altındayım hiç bir fikrim yok, hemen durulanıp üzerime bornozumu geçirip önceden hazırladığım siyah tayt üzerine göbeğimi açıkta bırakacak tişörtü mü giydim. Yemek kokusu burnuma dolmaya başlayınca min jee nin geldiğini tahmin etmek zor değil. Mutfağa girdiğimde min jee her zaman kinden telaşlı eli ayağına dolaş mış gibi yemek yapıyor daha doğrusu çalışıyor.
"Neyin var" yüzünü bana döndü "Anna akşam Jin yemeğe gelecek ve ben ne yapacağımı bilmiyorum" elimi omzuna koydum "her zaman ki hamaratlığını yap bizde yardım ederiz hı" min jee kafasıyla beni onayladı doğradığı salata dan bir parça ağzıma attım "baş başa bir yemek mi yoksa bizde katıla bilirmiyiz?"
"Sizde katıla bilirsiniz canım cumartesi günü baş başa gideceğiz" ağzımı kocaman açıp "ooo" şeklinde sesler çıkardım. "Anna kızacaksın ama Jungkook ta geliyor" gülen yüzüm bir anda düşünce Min jee devam etti "istersen iptal edelim"
kafamı iki yana salladım "saçmalama burası benim evim gelsin bakalım" min jee boynuma sarıldı biliyorum içten içe kendine küfür ediyor benim acı çekmemi istemiyor ama ortak arkadaşları olmamız çok iyi bir sonuç elde ettirmiyor. "Neyse ben kanapede öküz gibi yatan Eunsun hanımı kaldırıyım bari de temizlik yapsın.
Sonunda ev işleri bitmiş masayı hazırlamış gelecek olan saman avalalarını bekliyoruz. kızlar hazırlanıp makyajları nı bitirmiş aynada kendilerine bakıyorlar. Ben mi ben aynı haldeyim birde Jungkook beyfendi kendi için süslendiğimi sansın istemem.
⭐ Basmak zor değil deneyin basmadan geçenin sınavları kötü geçsin 😛😛😛
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Endlesslove
Fiksi Penggemarİstemsizce gözüme kızla yiyişen biri çarptı yüzünü görmüyorum ama baya bildiğiniz sokakta birbirlerinin olacaklar. Oğlanın bir anda arkasını dönmesiyle gözlerimi kocaman açtım "Jungkook" "Anna ne dedin sen Jungkook mu?" Elimle baktığım yeri gösterdi...