|Bölüm 5|

1.6K 211 118
                                    

"Minho..."

Eşimin sesini duymam ile beraber karşımda oturan iki oğlana dik dik bakmayı bırakmış ve yanımda oturan eşime dönmüştüm. Sevimli bir şekilde gülümsemesi ile beraber neden onlara dik dik baktığımı unutmuş ve onun gülümsemesine odaklanmıştım.

Bu kadar şirin olması kalbime hiçbir şekilde iyi gelmiyordu. Şuracıkta ağlayabilirdim çünkü.

"Sakin mi olsan, hayatım?" demişti benim duyabileceğim bir şekilde mırıldanarak. Ardından aynı şekilde konuşmaya devam etti. "Çocuklara dövecek gibi bakmayı bırakır mısın?"

"Ama bebeğim, onlar benim evlatlarımı çalıyor."

Ben de aynı şekilde mırıldanmış ve dudak büzmeye başlamıştım. O ise sessiz bir şekilde nefes alıp vermiş, yanımdan kalkarak çocukların yanına, mutfağa ilerlemeye başlamıştı.

Tamam, şimdi elimde kalmıştı bu ikisi.

"Hyung." demişti Jinha. Bir yandan gülümseyerek bana bakmaya başlamıştı. "Acaba diyorum diğerleri gelene kadar biz de malum işi mi konuşsak?"

Sakin olmak için derin bir şekilde nefes alıp verirken göz ucuyla kenarda oturan yakın arkadaşlarıma bakmıştım. Siyah saçlı olan pis pis gülmeye başlarken sarı saçlı olan ise oğlunun sorusu ile beraber başını iki yana sallamıştı.

Ben size yapacağımı bilirim.

"Hangi malum işi?" demiştim bilmiyormuş gibi yaparak. Kollarımı göğüs hizamda birleştirmiş ve karşımda oturan oğlanlara bakmıştım. Bu sefer konuşma sırası Joonseo'ya geçmişti. "Hani diyorum kızın ve oğlun ile aramızdaki ilişkilere artık bir isim koysak?"

Fark ettirmeden de olsa ellerimi sıkmaya başlamış ve sinirli bir şekilde gülümsemiştim. Chan olduğu yerden kalkmış ve yanıma oturarak bir kolunu omzuma atmıştı. Beni sakinleştirmeye çalışacağını anladığımda ise elimi kaldırmış ve onu durdurarak aynı şekilde gülümsemeye devam etmiştim.

Kıskanç bir babayım ben, çocuklarımı öyle kolay kolay veremem. 

"Birincisi, benim bebeklerim daha küçük." demiştim olabildiğince sakin bir ses tonu ile konuşmaya çalışırken. Onlar ise sırıtarak bana bakmaya devam ediyordu. "İkincisi, zaten aranızda olanlardan haberim var. Yujin ile Joonseo'ya izin versem bile Yeonhwa daha reşit bile değil Jinha. Sizin aranızda 3 yaş var ve o daha 14 yaşında."

"Biliyorum, benim zaten acelem yok hyung. Sadece aramızda olanlara izin vermeni istiyoruz. Yoksa oğluna çok iyi bir şekilde bakıyorum ve o istemediği sürece bir şey yapmıyorum."

Tam bir şey diyeceğim sırada kapı çalmıştı. Mutfaktan koşturarak çıkan kızımı gördüğümde sakin bir şekilde gülümsemiş ve bir süre mutlu bir ses tonu ile beraber gelenleri karşılamasını seyretmiştim.

Benim biricik meleğim, sen ne ara bu kadar büyüdün? Daha dün miniciktin ve seni kucağıma almaktan korkuyordum.

"Bakarız." demiştim ayağa kalkarken. Üstümü düzeltmiş ve bana gülümseyerek bakmaya devam eden iki oğlana bakmıştım. "O zamana kadar benim bebeklerimi üzerseniz sizi bitiririm."

Kids •MinsungWhere stories live. Discover now