5.6K 161 75
                                    

Fred Weasley

"Hapşu!"

Burnunu kaşındıran hapşuruğu sonunda çıkarttığında derin nefes aldın.
Daha doğrusu almaya çalıştın.

Tıkanan burnun sana pek yardım etmiyordu. Sinirle söylenerek kitabına kaldığın yerden devam ettin.

Kış ayında ikizler ile kartopu savaşı yaparsan olacağı buydu. Ağır bir grip geçiriyordun. Zaten hastalıkları zor atlatan biriydin.

Madam Pomfrey'in söylediğine göre -ya da hatırladığına göre- 1 hafta boyunca derslere girmeyecek ve en sonunda iyileşecektin.

Fakat 6. günde olmana rağmen hiçbir değişiklik olmamıştı. Eskisinden bile kötüydün diyebilirdin.

Burnunu tekrardan çekip elinin tersini alnına koydun.

Ellerin buz gibi olmasına rağmen vücudun yanıyordu. Oflayarak elindeki kitabı bıraktın ve yorganına iyice sarıldın.

Gözlerini kapatmış uykuya dalacakken dışardan gelen patlama sesiyle kaşlarını çattın.

Yataktan doğruldun ve sese bakmak için kapıya yöneldin.

Ancak sen kapının kolunu tuttuğun anda kapı açılmıştı. Sen popo üstü yere düşerken gelen kişilere bakıyordun.

Fred ve George yerde olan sana garip bakışlar atarken sen ise kaşlarını çatmış onların burada ne aradığını sorguluyordun.

"Merlin! Y/N neden yerde oturuyorsun zaten hastasın."

Bunu diyen George'du. Ve evet Weasley ikizlerini birbirinden ayırt edebilen sayılı kişilerden biriydin.

"Siz kapıyı açtığınız zaman yere düştüm." Sinirle söylenip kollarını göğsünde bağlamıştın.

İkisi de gülüp sana yaklaşmışlardı.

Fred bir kolunu , George ise diğer kolunu tutarak seni yerden kaldırmıştı.

"Duyduk ki güzel Y/N hastaymış."

George konuşmasını bitirdiğinde Fred devam etmişti.

"Ve biz de seni biraz eğlendirmek istedik."

"Elimizde sayısız şaka oyuncakları ,"

"Ve bir sürü abur cuburumuz var."

İkisini de bakıp kahkaha atmıştın. Bu hallerini seviyordun.

"Çok teşekkür ederim çocuklar ama burada kalamazsınız. Size de bulaştırmak istemem."

"Saçmalıyorsun Y/N. Bize hiçbir şey olmaz."

Güldün ve onlara yatağını gösterip oturmalarını söyledin.

Etrafı kontrol edip kapıyı
kapattığında ikizler çoktan yataktaki yerlerini almıştı.

..........
Zaman hızla geçmiş sense hasta geçirdiğin günlerin acısını çıkartırcasına kahkaha atmıştın. Fred ve George gerçekten işinde iyiydiler.

Hala kahkaha atarken camından gelen tıklama sesiyle üçünüz de oraya döndünüz. Camın önünde bir baykuş duruyordu.

Yataktan kalkarak camı açtın ve baykuşun koluna konmasına izin verdin.

Mektubu gördüğünde ise onu baykuştan aldın.

Üzerinde 'Molly Weasley' yazan mektupla bunun ikizlere geldiğini anlamış oldun.

"Size. Anneniz göndermiş."

Fred elinden mektubu alırken parmaklarının sıcaklığını hissetmiştin. Bu saniyelik temasınız sende titreme etkisi yaratırken Fred mektubu okumaya başladı.

"Ron için göndermiş.

"Ama baykuşlar nasıl olurda mektubu yanlış kişiye gönderebilirler?"

Fred sana bilmiyorum dercesine omuz silktiğinde onu mıncırma isteğinden vaz geçmiştin.

"Hepimiz kızıl olduğumuz için karıştırmış olmalı." George'un bu söylediğine gülerken tekradan yatağa Fred'in yanına oturdun.

George yerinden kalkarak mektubu almıştı.

"O zaman ben bu mektubu aptal kardeşimiz Ron'a götürürken sende Y/N'yi eğlendirmeye devam et kardeşim."

George kapıdan çıkmış seni Fred ile yalnız bırakmıştı.

Aranızdaki tuhaf sessizliği bozmak adına bir çikolatalalı kurbağa paketi açtın.

Çocuk gibi paketi açmaya çalışırken Fred'in seni gülümseyerek izlediğinden haberin yoktu.

"İnanamıyorum Fred şuna bak! Sonunda Dumbledore olmayan bir kart."

Fred'de heyecanla senin dibine girerek karta bakmaya başladı.

Yakınlığından dolayı gözlerini kaldırıp Fred'e baktın.

Senin onu incelediğini hisseden Fred kafasını karttan kaldırmış bu hareketiyle burunlarınız birbirine değecek kadar yakın olmuştunuz.

Gözlerinin dudaklarına indiğini görmüştün. Fred sıcak ellerini yanağına yerleştirirken sen çoktan gözlerini kapatmıştın.

Dudaklarını dudaklarında hissettiğinde kalbin yerinden çıkacak gibi olmuştu.

Yavaşça öpücüğüne karşılık verirken Fred dudakların üzerinde gülümsemişti.

Dudaklarınız birbirinden ayrıldığında alınlarınızı birleştirmiştiniz.

İkinizde hem öpüşmenin hem de olayın heyecanıyla derin nefesler alıyordunuz.

"Hasta olacaksın."

Fred gülümseyerek konuştu. "Ben hasta olmam."

O sırada kapının açılmasıyla ışık hızında birbirinizden ayrılıp kapıya bakmıştınız. Fakat kapı açılmasıyla kapanması bir olmuştu.

Kapının arkasından duyduğun George'un sesi ile yüzün adete alev almıştı.

"Kıyafetlerinizi giydikten sonra çağırırsınız."

"Kapa çeneni ve içeri gel George."

George kapıdan girdiği anda yüzüne yastığı atmıştın ancak hızlıca kaçmayı başarmıştı.

George ikinizin de arasına oturup kollarıyla kafalarınızı sarmıştı.

"Fred sakın bu kızdan ayrılayım deme ve sen Y/N, Fred'den ayrılırsan çenesini çekecek olan kişi benim. O yüzden ikinizde bunu aklınızdan çıkarmayın."

Fred ile birbirinize bakıp sesli bir şekilde güldünüz.

George kollarını çekip eline şaka oyuncaklarından birini aldı.

"Eveeet oynamaya devam ediyor muyuz?"

Fred ile aynı anda tabiki dediniz. Ve eğlenmeye kaldığınız yerden devam ettiniz.

...........................

Son dersten çıktığın anda koşarak ikizlerin odasına doğru gitmeye başladın.

İkisi de senden sonra hasta olmuşlardı ve izinlilerdi.

Çantana sabahtan koyduğun abur cuburlar ve oyuncaklarla bugün sevgilin Fred'in ve yakın arkadaşın
George'un moralini yerine getirme sırası sendeydi.
..........

yazabildim wuhuu

Bölüm aşırı içime sindi kendime bir alkış 🥳

Okuduğunuz için teşekkür ederim♡

Harry Potter • ImagineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin