Slytherin vs Ravenclaw

1.5K 111 26
                                    

(İşaretli yerden sonra dinlemeye başlayın yada başka gaza getiren bir şarkı da dinleyebilirsiniz)

Zaman hızla geçerken bizimkilerle takılacak fazla zamanım olmuyordu fakat elimden geldiğince aralarına katılıyordum.Quidditch,dersler ve özel antremanlar derken gün sonunda zihnim yorgun oluyordu.Artık yorulmuyordum ve kendimi kana karşı tutabilecek kadar geliştirmiştim.Hız konusunda hala sıkıntım olsada ebeveynlerim zamanla düzelteceğimi söyleyip teselli falan ettiler.Bu arada ben hala bizimkilere vampir olduğumu daha söylemedim ama eminim ki anlamış sadece benim açıklama yapmamı bekliyorlardır kesin.Senenin ilk Quidditch maçı(Slytherinle) bir saat sonra gerçekleşecekti ve ben bizimkilerle beraber ortak salonda oturmuş önümdeki yemekle gergin bir şekilde oynarken Bella resmen kolumu çürüterek dikkati kendisine çekmişti.Kolumu diğer elimle yavaş yavaş okşarken yalandan suratımı ekşittim.

''Ne var Bell?Kolumu çürüttün.''

Dudaklarını büzüp gözlerime baktı

''Bana bak buz kraliçesi iki saattir sana sesleniyoruz ama tepki bile vermedin.''

seslice nefes verince diğer ikiside bana bakmaya başladı.Onlara dönüp baktım

''Ya....başaramazsam?Hayal kırıklığına uğratmak istemiyorum.''

Üçüde yanıma gelip sarılınca kıkırdadık.Ayrılınca Bella titreyen ellerimi tuttu.

''Yapabileceğini biliyoruz,bu konuyu konuşarak seni germek istemedik Nis''

John önümdeki çatalı alıp yemekten biraz aldıktan sonra bana uzattı.

''Bak Nis eğer yemek yemezsen maçta bu yüzden bayılırsan seni döverim.Şimdi aç ağzını ben yedireceğim.''

Ağzımı itiraz etmeden açınca diğer ikili kıkırdamakla meşguldü.Ağzımdaki yemeği yuttuktan sonra yalan sinirle onlara bakıp ayağa kalkıp

''Bakın hele şu delilere!Sinir etmeyin beni maça falan girmem ha!''

Mark omuzlarımdan itip geri oturmamı sağladı.Tabi istemesem yapamazdı ama foyam çıkardı o sıkıntı yani.bu yüzden insamışım gibi davranmaya devam:))

''Asıl sen sinir etme.Güzellikle olmuyorsa zorla yaparım bende!''

John'nun elindeki çatalı alıp yamekten koca bir parça aldı ve çenemi boşta kalan eliyle açıp ağzıma tıktı.Boğazıma kaçtığı için masaya vurup Bella'ya baktım.Onlar şaka yaptığımı sansada gerçekten boğuluyordum.Gözlerim yaşlanmış hafiften kızarınca John hızla kadehime su doldurup verince hemen içtim.Endişeyle bakışırlarken bende yere ne yediysem kusunca öğrenci başkanı geldi.Diğer öğrencilerin dikkatini çekmiş olacak ki herkes pür dikkat bizi dinleyip izliyorlardı.Öğrenci başkanı koluma girdi.

''İyi misin Alanis?''

Olumsuzca kafamı sallayıp cebimdeki mendili çıkartıp ağzımı sildim.

''Şuan Madam'a gidemeyecek kadar halsiz hissediyorum.Bana iksir alabilir misin yaklaşık 30 dakika sonra maçım var.''

Kafasıyla onaylayıp yanımdaki üçlüye baktı

''Sakın yanından ayrılmayın.Onu bir yere oturtun ve ayağa kalkmasını engelleyin.Ayağa kalkarsa büyük ihtimalle bayılır.''

Hızla ve koşarak salondan çıkarken Mark ve John kollarıma girip yavaşca yere oturttular.Bella beni ayık tutmak için hafifce yanaklarımı tokatladı.

''Nis bana bak!Nis!''

Mark üzgünce bana bakıp elimi ovuyordu.

''Özür dilerim Nis.Böyle olacağını bilseydim yapmazdım''

Gray Princess / RemNisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin