Piknik

232 25 26
                                    

Artık bu hikayeye de sınır koymaya karar verdim.Nedendir bilinmez lakin okunmalar azaldı.Yorum ve oyları hiç saymıyorum bile.... Lütfen hikayemi okuyanlara sesleniyorum.Bir yorum yapmak veya oy vermek bir dakikanı bile almaz.Emeğimin karşılığını alamadığımı düşünüyorum artık.40 bölümü aşan bir hikayeye göre okunmalar,oylar ve yorumlar az geliyor.Sessiz okuyucu olarak hikayelerime saygısızlık yapmayın.Zaten okullar açıldı yb atmaya normalde bile zorlanırken şimdi ise aklıma hiçbir fikir gelmiyor.Büyük ihtimalle bu hikâyeyi bitirdikten sonra uzun bir ara vereceğim.

Sınır↓

Okunma:70

Oy:15

Yorum:15

______________________________________

Yaşananlar bizi ciddi anlamda yıpratmış mutluluğumuzu bir ruh emici misali sömürmüştü.Bu nedenle bizde neden  ailemizle mutlu bir gün olsa bile birlikte zaman geçirmiyoruz diye düşündüm.He ne kadar onlar bilmesede sonuçta  zamanım kısıtlıydı ve birlikte mutlu anılarımızın olmasını ailecek istiyorduk.Sonuç olarak Potter,Black Lupin ve Pettigrew ailesiyle birlikte piknik yapmaya gideceğiz birazdan.Achernar,Beth,John,Mark ve Beth'ler bizden önce ortak yerimize gidip yer kapacaklardı.Çocuklarda bizimle gelecekleri için kalabalık olacaktık

"Lily elmalı turtaları sepete koydun mu?"

Gülümseyerek bana döndü.Eskisi olabilmek için çabalıyordu.Gözlerindeki zümrütlerde pişmanlığı ve buruk mutluluğu ona baktığımda görebiliyordum

"Evet koydum.Sende içi dolgulu kreplerini koydun mu?"

Başımla onu onayladım.Krepleri boşalttığım kabın kapağını kapatıp sepete koydum

"Şimdi koydum.*Arkasına döner*Marls sende et soteyi koydun mu?"

O da benim gibi işini şimdi kabı bitirmiş sepete yerleştirmişti.Anna damla çikolatalı kurabiyelerini koyup çocukların yanına gitmişti.Mutfağın kapısından kafamı uzatıp gülümsedim

"Remuuuuus!Jamesla birlikte gelinde şu iki sepeti alın artık."

Kan zehirlenmesi yaşadığımdan anlık güç kaybı yaşıyordum.Birkaç dakika sürüyor sonrasında normale dönüyor.Bunu Remus'a ve diğerlerine söylediğimde ilk başta şaşırmış sonrasında onları çağırdığımda gelir olmuşlardı.Herkes bana birşey olacak korkusuyla diken üstündeydi

Remusla James sepetleri alıp salona geçmislerdi.Odamıza çıkıp üzerimi değiştirirken kapıya vuruldu

"Kimsin?"

Hoş melodili bir kıkırtı

"Benim sevgilim.İçeri giriyorum."

Kapıyı açıp içeri girdikten sonra kapıyı kapatıp kilitledi.Ben giyinirken sessizce onun tabiriyle 'vücudumun güzelliğini' izlemişti.Yara bere izleriyle dolu olan vücuduma baktıkça ben acı çekerken o  kusurlarımla daha çok sevmeye devam ediyor.Bu biraz olsada vücuduma olan nefretini ve acımı azaltıyordu.Bacaklarımda ve kollarımda olan yara izlerine benim ürettiğim özel merhemi sürmüştüm.Bu sayede açık şeyler giyebiliyorum

Bu sayede açık şeyler giyebiliyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gray Princess / RemNisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin