Yağmurun anlatımıyla,
Allahtan sınıfa daha hoca girmemişti. Şimdi bi saat onun kendini tanıt şeyleriyle uğraşamam.
Boş bir sıra aramaya başlarken En arkada çift kişilik boş bir sıra gördüm.Ve oraya yerleştim. Sanırım şanslı günündeyim.
Kapıdan içeri uzun boylu düz vücutlu bir hoca girdi.ayağındaki siyahderi çizmeleri onu bihayli zengin gösteriyordu.elinde bir bilgisayar çantası. Onunla aynı renkte bir tişörtü,tişörtüne uygun kahverengi pantolonuyla olduğundan genç duruyordu.Saçlarını hafif kaldırıp yana yatırmıştı. Tüm kızlar hayranlık ile ona bakarken Öğretmenimizin mavi gözleri beni buldu.
"Günaydın çocuklar. Sınıfta yeni bir öğrenci görüyorum.Bize kendini tanıtmaya ne dersin güzel hanım!" Ah hayır kendini tanıt işlerini sevmezdim. Ve yetmiyormuş gibi bu öğretmenin sözleri ile tüm bakışlar beni yeni görüyormuş gibi bana çevrildi. Eee mecburi olarak ayağa kalktım. Kendimi tanıtıcağım sırada kapının gürültü ile açılması ile derin bir oh çekerek yerime oturdum bugün şans gerçekten benden yanaydı.
Hoca, içeri gürültü ile giren kıza kaşlarını çatarak baktı.
"Aylin saninle bu konuyu konuştuğumuzu düşünuyorum. Şimdi çık ve kapıyı tekrar tıklat"
Kız yüzünde sinsi bir sırıtma ile hiç beklenmedik bir şey yaparak kapıya doğru yürüdü. Hoca bu haline mutlu bir şekilde gülümserken . Kız kapıyı kappatı ve büyük bir gürültü ile kapıya yumruk attı.
"Giiiir !" Hocanın gülümsemesinin yerini sinirli bakışları aldı. Kız ise kapıyı açıp sanki az önceki şeyleri o yapmamış gibi sakin adımlarla içeri girdi.
"Birdaha kine insan olanını göstermeni bekliyorum." Diyen öğretmene karşılık vererek "Birdaha kine bu konuyu sevgilimle konuşmanizi tavsiye ediyorum." Hocanın bakışları bir anda tedirginleşti. Kız benim oturduğum sıraya bana doğru eğilerek "Kalk !" Dedi. Yok artık tapulu malımı neden kimse bu kıza haddini bildirmiyor ki?
Hoca bana doğru yaklaşarak ılımlı bir sesle "Önde sana bir yer açmamı istermisin?"
Dedi. Başımı hayır anlamında sallayarak "Gerek yok Ben buradaoturucam . Sende yanıma oturmak istersen " diye yanımı gösterdim ve göz kırptım.Bu halime sinirle kahkaha atarak "Duyuyor musunuz Bay Peter?.Seni Sürtük!" Bağırarak saçımı tutulmasıyla sinirden gözüm döndü . Direk tırnaklarımı yüzüne geçirdim. Acıyla inlerken saçlarımı bırakmıştı. Allahtan kız parfüm sıkmamışti. Yoksa astım krizinden onu dövemezdim. Elini yüzünden çekip yüzüme tokat atınca artık tutamadım kendimi iki yumruk atıp kafasını dizime vurdum karnına hiç acımadan attığım tekmeyle inlerken onu elimden zor kurtardılar. Demiştim gözüm karardı diye.
...
"Durumun iyi küçük hanım ." Olanlardan sonra ikimizi de revire getirdiler. Benim durum iyiydi hemde gayet iyiydi ama yinede revire götürmüşlerdi. Abim başta çok kızmış tı ama Bay Peter in beni savununca anlayış göstermişti ona minnettardım.
"Peki o nasıl?" Durumunu merak etmiştim her nekadar kavga etsemde. O kız kadar kötü kalpli saygısız bir insan değildim. Ve değilim.
" Senin kadar olmasada iyi.Sen yenisin değil mi?" Sarı saçlarını topuz yapmıştı. Gözündeki ince camlı gözlukler yeşil gözlerini gizliyordu.Boynundaki steteskopu beyaz önlülüğünün yakasına dolamıştı. Ve yüzünde şirin bir gülümseme vardı.
"Evet nerden anladınız."
Eliyle yan odayı gösterdi.
"Kimse kolay kolay Aylin e sataşmazda o yüzden."
Başımı onaylarcasina salladım.
İşaret parmağımla yan odayı gösterdim.
"Neden ondan korkuyorlar?" Güzündeki şirin gülümsemesinin yerini ciddiyet aldı.
"Hadi ufaklık ayakkabılarını giy."Diyip sorduğum soruyu görmezden geldi. Demek ki cevap veremiyeceği bir soruydu.kapıya doğru ilerledigimde hemşirenin sesini duydum .
"Çok güzelsin Yağmur bu kötü yerde olmayacak kadar saf ve güzelsin" kapıyı açıp dışarı çıktım derin bir nefes aldım.Sağ tarafta gördüklerimle şoka girdim. Sancak ve Aylin.
Sancak ,Aylini duvarla kendi arasında sıkıştırmış. Beni görünce şoka girmis gözlerle bana doğru yurumeye başladı .Nefesimi tutuyordum çünkü onun sıktığı parfüm astım krizi geçirmemek sebep olabilirdi. Arkasında ona seslenen Aylini umursamadan."Aylin sen kantine git ben geliyorum."Sert çıkan sesi ile Aylin yanımızdan geçerek "Tamam sevgilim" dedi. Ve hızla kantine doğru ilerle di.
Sancak beni kendisi ile duvar arasında sıkıştırarak"Pamuk şeker" demesiyle gözlerim doldu.
1yıl önce,
"Bana pamuk şeker alırmisin " dönme dolabın ordaki pamuk şekerci amcadan 5 tane pamuk şeker alıp geldi.
"Al bakalım pamuk şeker bundan sonra sana bunu diycem sen benim pamuk şekerimsin."Sancak benim ikinci abim gibiydi onu abim gibi seviyordum şimdide sınavdan düşük aldığım için ağlayan beni moral olsun diye buraya getirdi.
"Sen gördüğüm en iyi dostsun." Dedmele yüzündeki hafif tebessüm gitti yerini ciddi tavrı geldi.Minik ellerimi büyük elleriyle birleştirip.
"Yağmur ben,ben seni seviyorum."Aklımdaki şeyin olmaması için yalvarıyordum. Salak ayağına yatarak.
"Bende seni seviyorum abi" demele sinirle tuttuğu ellerimi sıkmaya başlamıştı.
Şimdiki Zaman,
"Bırak beni !" Diye bağırmam ile daha çok yaklaştı itmeye çalıştıkça daha çok yaklaşıyordu. Köprücük kemiğime öpücük kondururken aynı zamanda elini bacağımdan yukarıya doğru sürüyordu.Nefes almıyordum. Çünkü parfüm sıktığını biliyordum.
"Seni çok özledim kokunu çok özledim Pamuk şeker."sesi halinden keyif oluyor gibi çıkıyordu. Artık nefes alamazsam ölücektim. Son gücümle bağırdım.
"İmdatttt ! Lütfen lütfen duyun sesimi."bağırmamdan zevk alıyor gibiydi.
Koridorda koşan ayak seslerini duyunca Sancağın otarafa bakmasını fırsat bilip orasına sert bir tekme attım. Ama canı acımamış gibi beni kolumdan tuttu .
Gözyaşlarım artık sel gibi akıyordu dayanamıyacağımı anladığımda nefes almaya başladım."Soluduğun nefes benim kokum oluca-" diyemeden yüzüne yediği yumrukla yere düştü.
Nefes almıyordum boğazım yanıyor öksürük krizi geçiriyordum . Ona baktığımda Bora nın yumruklarını ona geçirdiğini gördüm abimde onun iki katını yapıyordu elimdeki bıçağı bağazına dayamış kıpırdamasını engelliyordu. Bora onu öldürüyordu. Benim yüzümden katıl olucaktı.Gözlerim bulanıklaşmıştı.
Nefes alamıyorum.titreyen sesimle "Bo bora nefes almıyor-" demeden göz kapaklarım kapandı .
Etrafımdaki sesleri duyuyor ama cevap veremiyordum.Onun sesi kulaklarımdan kalbime iniyordu ben bu adamı seviyordum.Ama şimdi nefesim o pis adamın parfümü ile kirlenmişti.
"Özür dilerim Güzelim özür dilerim hayatımda ikinci bir kadına daha bağlandım. Seni de kayıp edemem.kahretsin özür dilerim seni koruyamadiğım için kadın."
Sizce Yağmur öldü mü?
Sancak ile yağmur geçmişte ne yaşamış olabilirler?
Sizce Bora yağmurdan soğuyacakmı?
Evet okurlar hayla ilk okurumu bekliyorum allah bilir ne zaman gelicek . Yeni bir karakterime ilk okurumun adını vericem.
Hatalarımı söyleyin
![](https://img.wattpad.com/cover/248947421-288-k621560.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CİNAYET POTASI
RomanceCinayetten doğan bir aşk hikayesi Peki kim daha suçlu cinayeti işleyen adam mı ? Yoksa tanık olan kız mi ? Yağmur ,17 yaşında annesi 11 yaşında iken ölmüş babası sürekli iş seyahatinde abisi ile tek yaşıyor abisi 18 yaşında abisinin arkadşlariyla ta...