Felix iç çekti, dudaklarını ısırırken kapıyı azıcık açtı. Neredeyse içeri girmekte isteksizdi. Beyninin büyük bir kısmı içeri girmemesini söylüyordu, konuşma dönemlerinde değillerdi ve içeri girip hakaret yemek istemiyordu. Beyninin diğer, küçük ve ahmak kısmı, chris'in kapıyı o girsin diye bilerek açık bıraktığına inanmaya çalışıyordu.
Ve felix her zamanki gibi, beyninin salak kısmını dinledi. Kapıyı sessizce açtı ve tene atılarn şaplak seslerine doğru gürültüsüz adımlar attı. Neredeyse daha fazla gitmeye korktu çünkü chris meşgul gibi görünüyordu ve felix'i burada istemiyormuş gibiydi, ama felix buraya kadar gelmişti ve geri dönmenin bir anlamı yoktu.
Geri dönmeliydi belki de, çünkü bir adım daha atıp odanın içini gözlemek için kafasını duvardan uzattığında, chris'i yatakta başka bir adamla onu yaparken bulunca kalbinin kırıldığını hissetti; gözleri kapanırken elleriyle ağzını örttü, geriye doğru çekildi ve duvara yaslandı, dizleri büküldü.
Hangi akla hizmet chris'in de ondan hoşlandığını düşünmüştü ki? Chris'i başka bir adamla bu kadar yakın görmek, sadece birkaç gün önce kendisinin onun kucağında olduğunu, kolları arasında bulunduğunu, izledikleri filmleri ve sarılarak yattıkları zamanı hatırlayınca acı vericiydi. Chris 48 saat önce olanları nasıl unutabilirdi? İnsanlara bunu yapmak onun için normal miydi?
Felix, ne zaman ağlamaya ve hıçkırıkların dudaklarından kaçmaya başladığını anlamamıştı. chris'in boxer'ını giyip jay'e, seslerin nerden geldiğine bakması için beklemesini söylediğini ve yatak odasının duvarına yaslanmış ağlayan felix'i bulduğunu bilmiyordu.
Felix'in bunca zamandır onu izlediğini fark ettiğinde chris' in yüzünün aldığı saf panik ifadesini görmemişti.
***
Upssss
~♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
fuckboy | chanlix
Fanfiction[Tamamlandı + yazim hatasi dolu] Chris: spagetti bile düzdür Chris: ıslanana kadar
