Felix yatağa yatarken nefesi düzensizleşiyor ve kalp atışları giderek hızlanıyordu, chris onun sırtını yatağa sabitlemişti. Odanın ısısı giderek yükseliyordu ve chris vücudunda ellerini gezdirip boynuna öpücükler kondururken tüm vücudu yanmaya başlamıştı.
"Bunu çıkartabilir miyim?" Chris'in sesi derin ve boğuktu ve tonunu duymak felix'in tüylerini diken diken etmeye yetiyordu. Felix başını sallamakla yetindi, chris gömleğinin ucundan tutup kafasından çıkartıp kumaş gittikten sonra dudaklarını yeniden onunkilerle buluştururken konuşamayacak durumdaydı. Öpüşmeleri, felix ellerini bir kere daha chris'in saçlarından geçirip, chris'inkilerse hedefsizce onun bedeninde dolaşırken daha da hararetlendi.
Chris'in kasıkları sürekli kendininkilere sürtünürken sertleştiğini hissedebiliyordu ve chris bu sefer daha sertçe sürtüntündüğünde, felix'in dudaklarından ani bir inleme kaçtı. Chris bu hareketi birkaç defa tekrarladı; sonra da dilini felix'inkine, onu rahatsızlık duyacağı kadar azdıracak halde sertçe bastırdı.
Felix, "siktir, chris, bişey yap" diye inledi, bu chris'in, felix'in vücudunun daha da altına inmesi için güvencesiydi. Felix'in göğsüne doğru yolculuk etti, dudakları ıslak öpücükler bırakırken parmakları felix'in göğüs uçlarını hafifçe sıkıyor, felix'in inildemesine ve kalçasını tekrar chris'e dayamasına neden oluyordu. Dudakları daha da aşağıya inerken chris'in tenine doğru sırıttığını hissetti, emip ısırıyor ve yanık cildine izler bırakıyordu. Felix'i dokunuşları altında kıvrandırıyordu.
Chris, felix'in kotunu çıkarmadan izin ister gibi bakto ve felix de kafasınk sallayarak karşılık verdi. Fazla davetkâr görünüyordu, koyu saçları anlının her tarafına dağılmıştı, yanakları açık pembeydi ve chris daha fazla zaman kaybetmedi. Kemerinin üstünde kalan tene son bir öpücük kondurdu ve pantolonun düğmelerini açtk. Siyah kumaş sıkıydı fakat felix hemen tekmeleyerek ondan kurtuldu ve bu, chris'in gülüşünü engellemek için dudaklarını ısırmasına neden oldu.
Felix suçlar halde, "bana mı gülüyorsun sen?" Dedi chris'e doğru gözlerini kısarak. Chris hala gülüşünü tutmaya çalışırken ellerini kaldırdı.
"Siktir git," diye mırıldandı felix ve chris sonunda kendini bıraktı. Felix, chris'in ona gülüşünü izledi, gözleri kısılıyor ve sesi oda boyunca yankılanıyordu. Bir anlığına felix, onun kendine güldüğünü unuttu; chris'in gözlerinin kenarındaki kırışıklıkları çıkmasına, dilinin dişlerinin arasında duruşuna baktı, çok güzel görünüyordu.
"Hâlâ bana oral yapmayı düşünüyor musun?" Dedi felix kollarını göğsünde birleştirerek. Sonunda pantolonunu çıkarmayı başarmıştı ve chris'in kahkahası son bulmuştu, felix'in dağınık saçlarına ve koyu renk gözlerine bakıyordu.
"Sabırlı ol bebeğim" dedi chris göz kırparak. Eşofman üstünden ve kotundan kurtulup yine felix'in üstüne çıktı.
"Bana babacığım dedirtecek misin?" Diye homurdandı felix. Chris, üzerlerinde hala boxerları varken kasıklarını birbirlerine bastırdı ve felix'in kulak memesini dişlerinin arasına alıp dudaklarında yuvarladı.
"Hoşuna giderdi değil mi?" Chris'in sesi birkaç oktav düşmüştü ve felix sadece bu ses yüzünden bile boşalabileceğine yemin edebilirdi.
"Belki"
*****
Son...💔
Şey evet bitti. Buraya kadar benimle gelen, okuyan, oylayan, yorum yapan herkeze teşekkür ediyorum. Hepinizi çok sevdim. Yorumlarda beni hep güldürdünüz ve gerçekten güzel bir okuyucu kitlesi edindim. Herhangi bir kusurum olduysa yada herhangi birinizi kırdıysam özür dilerim.En başta 100 bölüm olmasını istiyordum ama sanırım böyle olması lazımdı. Umarım diğer kitaplarımda buluşuruz çünkü ben sizin gibi güzel okuyucularla tekrardan görüşmek ve konuşmak istiyorum. Sizi seviyorum, umarım sizde beni sevmişsinizdir, daha sonra görüşürüzz.
~♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
fuckboy | chanlix
Fanfiction[Tamamlandı + yazim hatasi dolu] Chris: spagetti bile düzdür Chris: ıslanana kadar
