FUCKBUDDY × JaeYong ✔

Zwanzig

"Bebeğim, senin canın acımıyor mu? Şuraya geç, ben hallederim."

Taeyong'a rahat koltuğu göstermiş ve elindeki tabakları alarak masaya yerleştirmişti. Ama Taeyong omuz silkerek onun peşinden mutfağa gitti. Dün gece fazlasıyla hareketli geçmişti ve ikisi de bunu hatırladıkça mutlu oluyordu.

"Sabah biraz ağrım oldu ama şu an iyiyim. Sana yardım edeceğim Jaehyunnie~"

Jaehyun sevgilisinin yaptığı aegyoya sevimli bir şekilde sırıtmış ve burnunu öpmüştü. Taeyong ise aldığı öpücük karşısında gülerek ona yardım etmeye başladı.

Masayı hazırlayıp yemeklerini yedikten sonra film izlemek için koltuğa oturdular. Rahat bir pozisyon alarak Jaehyun kolunu Taeyong'un omzuna atıp kendine yasladı.

"Ten ile ne zamandır arkadaşsın?"

Taeyong duyduğu isimle hızla kafasını omzundan kaldırmış ve gergin bir şekilde gülümsemişti. Yalan söyleme konusunda iyi değildi bu yüzden ağzından çıkacak her kelimeye dikkat etmeliydi.

"Biz.. biz uzun süredir arkadaşız."

Sevgilisinin bu endişeli hali tabii ki Jaehyun'un gözünden kaçmamıştı. Ona her konuda güvenmek istiyordu ama kendisinden bir şeyler sakladığı oldukça belliydi.

"Yani kaç yıl?" Amacı onu köşeye sıkıştırmaktı ama Taeyong kaçak cevaplar vererek sorulardan kurtulmaya çalışıyordu.

"Bilmiyorum, hatırlamıyorum, birkaç sene. Bunu mu konuşacağız, film izleyelim."

Televizyondaki her hangi bir tuşa basarak sesini açmıştı. Bu seferlik ondan kurtulduğunu düşünüyordu ama kurtulamadığı açıktı. Çünkü şu an Jaehyun kendince planlar yapıp doğruyu öğrenmeye çalışıyordu. Sevgilisinin bir şey sakladığına yüzde yüz emindi artık.

•••

Gerginliğini belli etmemek adına derin nefesler aldı Taeyong. Nereden çıktığını bilmediği bir şekilde sevgilisi onu okuldan almış ve onu şehrin çıkışında bulunan dağ evine getirmişti. Ne olduğunu sonradan öğrenmişti elbette ama bu işine gelmemişti.

Düzenli masaya son kez baktı ve ellerini saçlarının arasından geçirdi. Gergindi, çok gergindi. Neden aniden böyle bir yemek düzenlediğini bilmiyordu.

"Taeyong, geldiler."

Kapıya giden Jaehyun'un yanında yerini aldıktan sonra yüzüne bir gülümseme yerleştirdi. İçeri girenlere hoş geldiniz diyerek onları salon kısmına doğru yönlendirdi.

Jaehyun ve Johnny kendi aralarında konuşurken diğer iki çocuk alttan alttan birbirlerine bakıyordu. Jaehyun bunu fark etmiş ama ağzını açıp bir şey diyememişti. Sadece sinirlenmişti çünkü bu sefer de Taeyong ve Ten arasında bir şeyler olduğunu düşünüyordu.

"Taeyong çok sessiz görünüyor, canı bir şeye mi sıkıldı?"

Johnny sayesinde tüm gözler Taeyong'a döndüğünde gülümseyerek eline şarabını aldı. Bir şey olmadığını söyledikten sonra bardağı kafasına dikmişti.

"Bu yaz evleniyoruz, siz ne zaman düşünüyorsunuz?"

İkiliye yöneltilen soru ile Taeyong, Jaehyun'a baktı. Ne cevap vereceğini merak ediyordu. Onunla evlenmeyi düşünüyor muydu, bunu da merak ediyordu.

Jaehyun, Taeyong'un elini tutarak dudaklarına götürmüş ardından nazik bir öpücük kondurmuştu. "Taeyong ne zaman isterse o zaman evleneceğiz."