Anılarımızda Buluşalım

Uslanmazlar

Merhabalar !
Önceden yazmayı düşündüğüm ama unuttuğum bir şey var. O da böyle yazıların ya geçmişten hatırlanan bir söz olduğunu ya da canımız karakterimiz çok sinirlendiğinde ya da ciddi olduğunda yazdığımı söylemek istedim.

Demek istediklerim de bu kadardı.

İyi okumalar hepinize!
.
.
~

Aslı
"Mir.. endişelenme. Duygu iyi olacak. Şimdilik ona bırakalım. Elimizden başka bir şey gelmez."

Kabul etmekten başka şansım yok.

Aslı
"Ayrıca Selin, Hale ile beraberken kötü bir haber aldı."

Selin'e döndüm. Telefonuna bakıp konuştu.

Selin
"Evet. Oradaki bi konuşmayı duyduk. Hale'nin anılarının çalındığını biliyorlar. Bir kaç saat içinde internette Hale'nin anı kaybını herkes duyabilir. Ki bu da Hale ve Anıl'ın kesinlikle istemediği bir şey."

Mir
"Kim yapabilir ki? Ayrıca Hale'nin şu an iyi hissetmediğine eminim. İyi olcak mı ki?"

Sonra kapı çaldı. Üçümüz de kapıya doğru baktık.

Mir
"Birini mi bekliyorduk?"

Aslı
"Aç ve gör."

Kalkarak kapının önüne gittim ve kapıyı açtım. Gelen..

Hâle
"Ta-daa!"

Mir
"..hoş geldin?"

Anıl'ın olmaması çok şaşırtıcıydı.

Mir
"Anıl yok mu?"

Hale
"Heheh hayır yok. İlk kez tek başıma dışarı çıktım desem?"

Mir
"Evden kaçmadın değil mi? Aslıı!"

Aslı
"Anıl izin verdi Ben çağırdım onu. Magazinciler falan evinin önünde kamp kurmuştur diye"

Hale
"Haklı"

Selin, ona bakmamız için ellerini kaldırdı. Herkes ona bakınca konuşmak için ağzını açtı ama Aslı ondan önce konuştu.

Aslı
"Umarım o konuşmayı yapmayacaksındır."

Selin
"Büyük ihtimalle yapıcam."

Aslı ofladıktan sonra Selin boğazını temizleyerek konuşmaya başladı.

Selin
"Oraya giremediğiniz zaman Aslı, yani takım lideriniz beni takıma almak için aradı ve ben de yanınıza geldim ama artık içeri girebildiğinize göre, bana artık ihtiyaç yok. Çıkmak istiyorum. "

Mir
"...ne takımı?"

Selin
"Uslanmazlar"

Mir
"ne"

Aslı
"Duygu ve ben hazır böyle bi görevin içindeyiz takım ismimiz olsun diye düşündük."

Mir
"Ve bula bula 'Uslanmazlar' mı buldunuz?"

Aslı
"...evet ama konunun şu an bu olduğunu sanmıyorum."

Selin
"Evet. Benim işim bitti."

Böyle bir durumda diyebileceğim tek bir şey vardı.

Mir
"Pislik."

Selin
"ne"

Mir
"Esniyordum. (Esneme sesleri)  pislik"

Selin
"Esnerken kulağa pislik gibi geldiğini bilmiyordum."

Aslı
"Lalalalala"

..Aslı bir konuşmadan kaçarken hep aynısını yapar.

Aslı
"Selin çok iş var dahaa. Hepsini biz tek başıma yapamayız çok boğucu olur."