Çiçek

26 8 59
                                    

Faruk
"Siz önden girin. Ceren'e tepkisini söylemem lazım. İstemişti de."

Aslı
"Tamam."

Hale hepimizin önünden ilerledi içeri girince de ellerini çırptı. Herkes ona dönünce fısıldaşmalar başladı bile.

Öğrenci 1
"Bu kişiyi daha önce gördüğüme eminim."

(Yazar:
Evet öğrenci 1 falan yazıcam kb.) Aslında biraz komik duruyor. Neyse sayemde yüzünüz güler işte kötü mü?)

Öğrenci 2
"Magazinlerde falan gördüm diye hatırlıyorum."

Öğrenci 3
"Hale o!"

Öğrenci 2
"Arkasındaki de... Rana değil mi?"

Öğrenci 1
"Evet o!"

Hale
"Ahem. Direkt konuya giricem. Hepiniz acilen buradan çıkmalısınız. Burada sadece meditasyon yapıp mutlu anılarınızı gördüğünüzü düşünüyor olabilirsiniz ama gönüllü olmaya giderseniz anılarınız çalınıyor!

Öğrenciler aralarında fısıldaşmaya devam ettiler.

Hale
"Kanıt olması için soruyorum. Burada daha önceden gönüllü olmaya gitmiş olan birisi var mı? Yok. Çünkü orada anılarınızı çalıyorlar!"

Öğrenci 1
"Ha? Alakası yok! Gönüllü olmak, öğrenmenin son aşaması. Bu yüzden öğrenecekleri bir şey kalmıyor ve buraya da gelmiyorlar."

Öğrenci 2
"Evet! Tüm hikayeyi bilmiyorsun bile. O yüzden kes sesini"

Tam bu sırada, sarı saçlı bir kız koşarak içeri girdi ve Yıldız'ın yanına koşup elini tuttu. Kızın arkasından da içeri Faruk girdi. Faruk yanımıza geldi.

Faruk
"Tepkisinin böyle olacağını düşünmüş zaten bu yüzden Ceren de buraya tek başına arkamızdan gelmiş."

Ceren yakınımızdaydı ama Yıldız ile ne konuştuklarını duyamıyordum. Bu yüzden sadece tepkilerine baktım.

Hale
"Gerçekten kimse gönüllü olduktan sonra anılarının çalınabileceğinin ve buradan atılabileceğine inanmıyor mu?!"

Öğrenci 4
"Hey millet! Hale'nin anılarının çalındığı ile ilgili bir haber çıkmıştı! Hale. Her ne kadar ünlü olduğun için istediğin her şeyi yapabileceğini düşünsen de şu an bir yük dışında bir şey değilsin!"

...şu an Hale'ye yardım etmemiz gerekmiyor mu?  Ama bastıra bastıra sinyali vermeden ona yardım etmememizi söyledi. Ona biraz daha güvenip beklemeye karar verdim.

Hale gülümseyerek cevap verdi.

Hale
"Evet doğru anılarım çalındı ve şu an hiçbir değeri olmayan yükün tekiyim. Ama siz de anılarınızın çalınmasını ister gibi burada durursanız, bir nevi benim gibi olmak istediğinizi söylemiş olmaz mısınız?"

Fısıldaşmalar daha da arttı ama kimse Hale'nin dediğini reddetmedi.

Hale
"Anılarınızın çalınması... karanlık bir odada yalnız başınıza oturmak ve düşünmek de dahil olmak üzere hiçbir şey yapmamak gibi. Katlanılmaz bir yalnızlık hissi olur içinizde... Hiçbirinizi tanımıyorum ama emin olun kimsenin benim gibi hissetmesini istemiyorum."

Hale bunu dedikten sonra buradaki kişilerin çoğundan daha da yaşlı gözüken biri alkışlayarak ayağa kalktı. Hale'ye bakarak konuşmaya başladı.

Öğrenci 5
"Harika konuşma Hale. Çok iyi duygu sömürüsü yapmaya çalıştın."

Bunu dedikten sonra alkışlamayı bırakıp diğer öğrencilere döndü.

Anılarımızda BuluşalımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin