Gözlerimi kapattım, uçurumun ucundayım
Rüzgâr üşüttüğü kadar ürkütmüyor artık
Cesurum hiç olmadığı kadar
Yüzleştim ne varsa hayata dair
Ve sözleşmeyi karşılıklı yırttık
Aydınlatacak beni bu karanlık..
Işte şimdi yüzümle birlikte avcumdayım
Yüzümden yer kalmıyor duaya
Ve Yağmur var,
Yaşım kadar islatmıyor olsa da
Bir el uzanır gibi omzumdan göğsüme
Sızım var sızım, dur dokunma
Korkundan tanıdım seni EyYalnızlık...
Sustum.. içten içe kustum, koştum küstüm
Birazdan iner hayat tiyatrosunda perdeler
Zaten yakışmamıştı acıyı oynayan bu figürana bu kostüm
Çiğ düşmüş yaprağımda çığ tuttum ben, çığlık yuttum
Gündüzün rahmine düştü karanlık ben doğurdum besledim büyüttüm uyuttum
Unuttum gerçekten unuttum hangi kalbin bedeninde bir vefa garında umuttum
Ben, ben karma karışık konuştum biliyorum
Bu son meclis ve kendi içimde çok kalabalığım
Dizlerimdeki ağrı bundan, dizelerimdeki uğultu bundan..
Bir adım sadece bir adım sonra adım taşta
Kemiklerim toprakta, etim kurtta kuşta
Gözlerimi kapattım uçurumun kenarındayım
Rüzgar üşüttüğü kadar ürkütmüyor artık
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖKYÜZÜNDE TOPRAK KOKUSU
Poetry"Uçurumun kenarındayım. Ayaklarım ölüm ile yaşamın ince ucunda. Evet görüyorum her şeyi, Her şeyin farkındayım. Gökler yıldızlarıyla birlikte işte orada Toprağın avucunda.. " Göklerimizi toprağın avuçlarında terleten milyonlarız artık. Hayallerimi...