[Luhan 8 Aylık Hamile ]
“Sehun, Sehun, Sehun, Sehun” Luhan Sehun onu umursamadan hızlı adımlarla önden giderken peşinde koşturuyordu.
“HUNNİE!” Sehun yatak odalarının kapısını Luhan’ın yüzüne kapattığında Luhan sızlandı. Tanrı aşkına koca karnıyla mızmız Sehun’un peşinden koşturuyordu.
“Benimle konuşma Luhan” Sehun Luhan’ın göremeyeceğini bilse de dudaklarını bükerek söyledi.
“Cidden böyle aptalca bir şeyden tavır yaptığına inanamıyorum” Luhan sızlandı. Çok yorulmuştu ve şimdi bir de Sehun’un tavırlarıyla uğraşmak zorunda kalıyordu.
“Hah! Demek benim tavırlarım aptalca öyle mi?” Sehun kapının arkasından bağırdı.
“Tanrım Sehun! Hamile olan ben miyim, sen mi?” Luhan kapıyı tekrar yumruklarken söyledi.
“Benden hamile kalmak istemiyorsun değil mi?” Sehun söylediğinde Luhan gözlerini devirdi.
“Bak Sehun o benim arkadaşım” Luhan sakinleşmek için derin bir nefes aldı ve söyledi.
“Arkadaşın benden daha mı önemli?” Luhan Sehun’un hala bu aptal şeye devam etmesine oldukça sinirlenmişti. Elini sertçe kapıya vurdu.
“Aptallaşma Oh Sehun!” Sehun kapının ardından kaşlarını çattı ve sinirlenerek kapıyı açtı.
“Senden nefret ediyorum Luhan!” Bir anlık kızgınlıkla bağırdı ve arkasına bile bakmadan kapıdan çıktı. Luhan şaşkınca arkasından bakmıştı. Senden…nefret….ediyorum? Luhan kalbinin sıkıştığını hissetti. Peki, bunu kızgın olduğu için söylediğinin farkındaydı ama yine de bunu Sehun’dan duymak acıtmıştı.
Yavaş adımlarla koltuğa yaklaştı ve kendini koltuğa attı. Sehun’un böyle bir şey dediğine inanamıyordu.
Sehun ise cidden hala ne yaptığını fark edememişti. Sinirle arabasını çalıştırırken aslında ne kadar aptalca bir konu üzerine tartıştıklarını biliyordu. Luhan’ın ve yakın arkadaşı Yuri beraber kahve içiyorlardı ve Sehun onları gördüğünde Luhan o kızla eleleydi.
Tabi ki de Sehun Yuri denilen kız Luhan’ın koca karnını görürken ona sarkıntılık yapamayacağını biliyordu ama yine de kıskanmıştı. Peki şimdi ne yapmıştı? Aptalca bir sebepten dolayı ona ondan nefret ettiği yalanını söylemişti.
Sinirle elini direksiyona vurdu. Hemen eve dönüp Luhan’dan özür dilemesi gerektiğinin farkındaydı.
Tanrı aşkına hangi aptal koca hamile eşine senden nefret ediyorum derdi ki? Aptal Sehun! Aptal, aptal aptal! Sehun kendine saydırmayı bıraktığında direksiyonu çevirdi ve arabayı geldiği yola yönlendirdi. Bir yandan Luhan’ı ararken gözü tamamen telefona odaklanmıştı.
Araba hafifçe sarsıldığında Sehun bir arabanın arkadan ona çarptığını fark etti. Kaşlarını çatarak arabadan indiğinde tanıdık yüzü gördü ve ifadesi yumuşadı. Baekhyun dudaklarını ısırmış Chanyeol’un tişörtüne tutunarak yanına geliyordu.
Baekhyun kafasını kaldırdığında Sehun’u görmesiyle yürümeyi kesti ve arkasını döndü. Chanyeol aralarında öylece kalmışken Sehun artık Baekhyun’la barışmaları gerektiğinin farkındaydı.
“Baekhyun!” Sehun seslendiğinde Baekhyun durdu ve kafasını arkaya çevirdi.
“Konuşabilir miyiz?” Nazik bir tonda sorduğunda Baekhyun kafasını salladı. Ellerini Chanyeol’un elleriyle kenetleyip hızlıca yanına geldi.
“Araban fazla çizilmedi ama parasını istiyors-“
“Baek…lütfen… Biliyorum senden Luhan’ı sakladım ve incindiğini görmeme rağmen arkandan gelmedim. Kendimi savunabileceğim bir şey yok ama sadece beni affedemez misin? Seni özledim gerçekten” Sehun kafasını yere eğmiş bir şekilde özür dilediğinde Chanyeol Baekhyun’un onu affetmek istediğini biliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OMG,I'm Pregnant! [#1]
FanfictionByun Baekhyun hastaneden ölüm tarihini aldığında 2 ay içinde yapacaklarını çoktan listelemişti. Sıra onları gerçekleştirmeye geldiğinde kaderini tamamen değiştirdi.