4

176 16 2
                                        

Jungwoo öğrencisine baktı. Bu yaptığı çok yanlıştı. O sırada kendine hakim olamamıştı ama bu bir bahane olamazdı. Doyoung onun omzuna ve boynuna öpücük bırakırken onu ittirdi.

Doyoung daha içinden çıkmamıştı. Jungwoo hemen  aradan sıyrıldı. Doyoung'un bakışları eşliğinde iç çamaşırını alıp giydi. Kabinden çıkıp etrafa saçılmış kıyafetlerini topladı ve çantasındaki günlük kıyafetlerini alıp giydi.

Doyoung iç çamaşırını giyerken ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordu.

"Jungwoo ne yapıyorsun?"

"Bana ismimle seslenme."

Sesi ağlamaklı çıkmıştı. Doyoung içindeki bir şeyin sızladığını hissettiğinde sözlerini dikkatle seçmeye karar verdi.

"Ne oldu? Neden böyle yapıyorsun?"

Burnunu çekti Jungwoo. Gömleğinin son düğmesini de ilikledi ve anahtarı bulup kapıyı açtı.

"Bu yaptığımız çok yanlış Doyoung. Hem de çok. Bundan sonra bana o gözle bakma lütfen. Olmayacak şeylerle kendini üzmemelisin. Daha demin olan şeyler tamamen bir hataydı. Bir bahanem yok ama çok yanlış bir hataydı."

İşte bunu duymak Doyoung'un canını cidden acıtmıştı. O popüler ve duygusuz çocuk kalbinin sonuna kadar kırılmasını sadece izlemişti.

Ne kadar sapık olsa da onun için çok özel olan anlar sevdiği adam için sadece bir hataydı. Şimdi ise benden uzak dur diyordu.

Bir an rüya gördüğünü düşündü. Ama Jungwoo kapıyı açınca sadece iç çamaşırı ile duran bedeni dışarının soğuğuna maruz kalmıştı. Onu gerçekliğe inandırmıştı.

Jungwoo öğrencisinin yüzüne dahi bakamadan oradan ayrıldı. Kapıyı da kapatmayı unutmamıştı. Tutmakta zorlandığı hatta daha demin birkaç damla kaçırdığı gözyaşlarını bıraktı. Neden ağladığıyla ilgili hiçbir fikri yoktu. Sadece daha demin yaşananlar onun dengesini bozmuştu da denilebilirdi.

Arabasına atladı. Hemen evine sürdü. Arkasında kalp kırıklığı ile yere çökmüş ağlayan bir Doyoung bırakmıştı.

^-^

Kapıyı yumruklamaya başladı. "Öğretmeni" iki gündür okula gelmiyordu. Başına bir şey gelmesinden korkmuştu.

O sırada Jungwoo üzerinde inçe bir battaniyeyle onu rahatsız eden kişinin artık siktirip gitmesini söylemek için kapıyı açtı.

Doyoung'un yumruğu havada kalmıştı. Özlediği yüzü görmek hem çok iyi gelmişti hem de içindeki acıyı gün yüzüne çıkarıyordu.

"Öğretmenim iyi misiniz?"

Jungwoo ifadesini bozmamaya çalışarak Doyoung'a baktı.

"Senin okulda olman gerekmiyor mu?"

"Sizi görmek için ektim. İyisiniz değil mi?"

"Bunu sormak için mi geldin?"

"Aslında iyi olduğunuzu kendi gözlerimle görmek için gelmiştim!"

"İyi görünüyor muyum o zaman?"

"Hasta gibi duruyorsunuz."

"Ben de bu yüzden izin almıştım ve okula gelmiyordum işte. Merak ettiğin şeyleri öğrendin. Artık gidebilirsin."

Jungwoo'nun kapıyı kapatmak için uzattığı eli Doyoung tarafından yakalandı. Bir eliyle hocasının ateşine baktı.

Biraz ateşi vardı. Halsiz de duruyordu.

Gizli Hayran ~Dowoo~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin