İmkansız Aşk...

9 Bölüm İmkansız Aşk

(Sabah oldu)
Herkes hastanedeydi, ekip kendi arasında konuşuyordu, Ali ve Nazlı hariç.Nazlı planı düşünüyordu, Ali'yse her zamanki gibi makale okuyordu.Nazlı Aliye baktı biraz düşündü ama sonra Ali'nin sözlerini hatırladı ve içinden "Hayır olmaz ya, zaten arkadaş bile saymıyordur beni...Ama yardım lazımsa yarım ederim demişti ? Bilemedim..."
Nazlı böyle düşünürken Tanju Hoca geldi.

Tanju:Herkese günaydın.

Ekip:Günaydın hocam-Kalkarak hepsi aynı anda söyledi.

Tanju:Bugün Ferman Hocanız yok, sadece ben varım.Hadi bakalım işlerinizin başınıza!-Ellerini birbirine vurdu ve odadan çıktı.

Ekip arkasından çıktı.Tanju elinde iki doyayla ilerliyordu.

Tanju:İki vakamız var, Ali Damla siz bu vakaya bakacaksınız-Elindeki bir dosyayı Aliye uzattı.

Tanju:Nazlı sen benimle, Demir sen de acile.Hadi işlerinizin başına!

Arkasını döndü ve gitti.Nazlı onu duymadı bile Ali ve Damlaya bakıyordu.

Damla:Ee, Ali? Birlikteyiz.-sırıtarak söyledi.

Ali:Değiliz.-sertçe söyledi.

Damla kırılmada söz çıkarmadı.ikiside vakalarına bakmaya gitti.

Tanju:Nazlı! Niye duruyorsun? Gelsene kızım?

Nazlı:He evet, geliyorum hocam.-Koşarak Tanjunun arkasından koştu.

Demir:Of, neden ben acilde ?

Açelya:Çünkü Demircim-Ellerini Demir'in omzuna koydu.

Açelya:Acil sensiz yaşayamıyor, anlıyor musun? - dalga geçerek söylemişti.

Demir:Ya Açi bir git ya-Açelyanın ellerini çekerek söyledi.

Açelya:Hee, bu arada.Dün acil seni sormuştu "Demir'i çok özledim" dedi

Demir:Ha ha, çok komik gerçekten bravo yani.-Alkışlayarak acile gitti.

Beliz odasında oturuyordu.Fermanı aradı.

Beliz:Alo? Ferman?...Nerdesin?...Anladım...Daha çok mu var?...Tamam...Tamam meşgul etmiyorum...Ben de öptüm.-Telefonu kapattı-Off...

Bu sırada Adil girdi.
Adil:Ne oldu? Niye ofluyorsun ?

Beliz:Hiç Hocam ya, siz ne yaptınız ?

Adil:Hallettim.-Gülümseyerek

Beliz:Oldu mu?-Umutlandı

Adil:Evet.-Güldü

Beliz:Bu çok güzel bir haber.-Yerinden sıçradı.

Adil:Hastane iyi durumda şu an.

Beliz:Rahatladım bir...

Adil:İyi.

Damla ve Ali odanın kapısının önünde durdular.

Ali:Sen konuşma, tamam? Ben konuşurum.-Soğukkanlı söylemişti.

Damla:Ne münasebet ? Ben konuşacağım!-Sinerlenmişti.

Ali:Daha da bağır da duysunlar? -İşaret parmağıyla "Sus" işareti yaptı.

Damla:Sen neden bana bu kadar sert davranıyorsun?-Kırgınca sordu

Ali:Sence?-Bir kaşımı kaldırarak sordu.

Damla:İnsan bazen duygularına yenik kalıyor.-sırıtarak söyledi.