Kedi Suratlı Adamlar

Kalbin aynası

Iyi okumalar ❤️

Alçin annesini evden yolladıktan sonra mutfağı olabildiğince yavaş bir şekilde toplamıştı. Ardından odasına gidip hafif melodili bir şarkı açtıktan sonra camın kenarına oturmuştu. Kafasını cama dayadıktan sonra çevreyi incelemeye başlamıştı. Sokağın başından gördüğü beden ile kafasını camdan çekmiş ve emin olmak için biraz daha oraya bakmıştı. Kim olduğundan tam olarak emin olduğunda oturduğu yerden kalkmak için hamle yapmıştı. Son anda gördüğü bedenin yere serilmesi ile merakına yenik düşüp tekrar ona bakmaya başlamıştı. Birisi iri yarı diğeri uzun saçlı iki kişi onu dövmeye başladıklarında Alçin bir süre onları izlemişti. Uzun saçlı olan yanlarındaki arabadan bir sopa aldıktan sonra yerde ki çocuğa vurmaya başlamıştı. Alçin telaşla iki elini de cama koyup onları izlemeye devam etmişti. Yerde yatan çocuk her aldığı darbede ordan oraya savrulurken Alçin daha fazla dayanamayıp koşarak dışarı çıkmıştı.

Kapının önüne geldiğinde birkaç adım onlara yaklaşmıştı. Ardından elinde sopa olana doğru koşup onu yere itmişti. Uzun saçlı olan yerden kalktıktan sonra arabaya doğru koşmuştu
diğeri de onunla beraber arabaya bindikten sonra ordan uzaklaşmışlardı. Alçin kediye benzediği için korktuğu kişiye bakıp küçük adımlarla yanına yaklaşmıştı. Yüzüne baktığında birçok yerinin kan ile kaplı olduğunu görüp elini ağzına götürmüş ve şaşkınlığını saklamaya çalışmıştı. Kayra yerde sızlanarak sırt üstü dönmüş ve derin nefesler almaya başlamış bir yandan da bir kolu ile yüzünü kapatmıştı. Alçin uzun saçlı çocuğun kaçarken yere düşürdüğü sopayı alıp Kayra'ya vurmak istermiş gibi yukarı kaldırmıştı. Kayra gelecek darbeye hazırmış gibi gözlerini sıklığında Alçin elindeki sopayı yere düşürüp kendisi de yere çökmüştü. Düşüncelerini zincire vurduktan sonra oturduğu yerden Kayra'ya bakmıştı. Ardından birkaç derin nefes aldıktan sonra burnunu çekerek ayağa kalmış ve Kayra'nın yanına ilerlemişti.

" Kalk." diye net bir sesle konuştuktan sonra Kayra'nın sızlanarak ayağa kalkmasını izlemişti. Kayra ayağa tamamen kalktıktan sonra yerde ki Kayra'nın eşyalarını alıp eve doğru yürümeye başlamıştı. Kayra Alçin'in ne yaptığını anlamayıp acıyan canını göz ardı etmiş ve onu takip etmeye başlamıştı. Eve geldiklerinde Alçin kapıyı açmış ve kendi odasına gitmişti. Kayra eli karnında içeri girdiğinde kapının yanındaki aynadan yüzüne bakıp arkadaşlarına yapacağı işkenceleri düşünmeye başlamıştı. Bir süre sonra Alçin içerden dönen çalışma sandalyesi ile gelmiş ve mutfağa götürmüştü. Tekrar Kayra'nın olduğu yere geldikten sonra daha önceki gibi net bir sesle " Gel." demiş ve mutfağa girmişti. Kayra hafif sekerek mutfağa gitmiş ve Alçin'in gösterdiği dönen sandalyeye oturmuştu. Alçin bir yandan ona bakarken bir yandan da çekmeceleri karıştırıp en sonunda bulduğu koli bandı ile Kayra'ya bakmıştı.

Kayra şaşkın bir şekilde Alçin'e bakmaya devam etmişti. Alçin " Dön ve ellerini arkanda birleştir." demişti. Kayra reflesk olarak " Ne?" dediğinde Alçin " Hadi." diye daha yüksek sesle konuşmuştu. Kayra onun dediğini yapıp sandale ile dönüp ellerini arkada birleştirmişti. Alçin Kayra'ya olabildiğince az dokunarak ellerini iyice bantlamıştı. Sandalyeyi kendisine doğru tekrar çevirdiğinde yere doğru çöküp Kayra'nın ayaklarını da bant ile sarmaştı. Kayra Alçin'in ne yaptığını çözmek istermiş gibi gözünü ondan hiç ayırmamıştı. Alçin çekmecelerden birini açıp içinden hap çıkardıktan sonra bir bardak su ile içmiş ve bir süre beklemişti. Yavaşça Kayra'ya baktıktan sonra kendi kendine " Tamam onu bağladın. Haraket edemez sakin ol." demiş ve salona doğru gitmişti.

Kısa süre sonra elinde sağlık malzemelerinim olduğunu bir çanta ile geri gelip içindekileri masaya dökmüştü. Aldığı peçeteyi biraz ıslattıktan sonra sadece kolunu yaklaştırarak Kayra'nın yüzündeki akan kanları silmeye başlamıştı. Yeteri kadar sildiğini düşündüğünde kanlı peçeteleri çöpe atmıştı. Bir pamuğa tentürdiyot döktükten sonra sesizce kendisini izleyen Kayra'nın yüzündeki yaralara sürmeye başlamıştı. Ara sıra boynuna bir şey değmiş gibi aniden yana eğmiş ama pansuman yapmayı bırakmamıştı. Kayra onun aniden yaptığı haraketlerin sebebini anlayıp " Ben yapabilirim." demişti.