5.

271 15 0
                                    

Love i'm given-Ellie Goulding

Taksinin geçtiği son sokakla ebediyetime geri dönmüştüm.Ücreti ödeyerek hızlı adımlarla eve koştum.
Hislerim daha önceye dair asla olmayan türdendi.Merdivenleri bitirememiştim ilk kez.Nefesim sıklaşmıştı tekrar.
Anahtarı titrek parmaklarımla kapıya taktığımda dizlerimde güçsüzlük hakimiyetini kurdu.Odaya nasıl girmiştim farkında bile değildim.
Üzerimdekileri alelacele çıkartıp,
tazyikli suya girdim.

Şehvet,

Arzu,

Korkunç saplanış

Tarifini bulabildiklerim bu kelimelerdi.
Aykırı olan düşünceler ellerimi saçlarımdan geçirmeme neden oldu.
Buz fayanslara ellerimi koyarak kafamı eğdim.İrisleri,adeta insanı intihara sürükleyebilir,ipe götürebilirdi.
Zihnime mahkum olan sesi olmamalıydı.

Bu kadar kahretsin !
Suyu daha da açarak gözlerimi kapattım.Bıçak gibi keskinleşen görüntüler canlandı devamında.

Silüeti.

Göğüs kafesimdeki ağrıyla gözlerimi tekrar araladım.Tenimi kavuran suya son vermiştim.Siyah havlumu vücudumu sardığımda buharın dışarıya süzülüşünü seyrettim.Açık bilgisayarın ekran ışığı odağımı dağıttı.Erteleyerek taytı bacaklarımdan geçirip,hırkamı giydim.Pencerenin önüne geçtiğimde keskin soğuk havayı soludum.
Omurgamdan aşağıya inerek irkitsede umursamadım hissiyatını.Kollarımı birbirine geçirdiğimde şeytani düşünceler uzaklaşabilmişti.Fakat;

İçimdeki şeytani ruh konuşarak varlığını su yüzüne çıkardı.

Kemikli hatlar,yüzündeki pürüzsüz çehre,ten rengi, nefes kesiciydi ücra köşede filizlenecek sen izin vermesende ?

Burnumun kemer kısmını sıkarak 'sus' mırıldanışım acizliğin ,kabullenmeyişin
öfkenin,korkunun gizlenişiydi.

Kavrulacaksın en zirvesine tırmanışın ardına yere çakılışını getirecek

"Sus artık !" Öfke dolu sesim duvarlara çarparak geri döndü.Bu yaşıma dair sevgi denilen basit kelimeyi bilmeyerek büyümüştüm.Üzerime yapışmış yıllarca süregelen bilmeyişim devam ediyordu.
Yoksundum,ama ihtiyaç duymuyordum.
Alışmak,var olduğunu hiçe saymak güçlü olmayı vaat ettiği gün kabul etmiştim.Reya Aksar on yaşında büyümüştü.

Diğerlerinin,akranlarının yapay dünyasına tezat gerçekte yaşıyordu.
Sorumluluk,yükümlülük getirdiği pek çok şeyin iki kelimeye sığdırılış biçimiydi.Omurgamı dikleştirerek cenin pozisyonu aldım.Sıcaklığım artmış,
dizlerimi dakikalar öncesine dair toplamıştı kendini.

İşe gitmemiştim ! Aklımdan kaybolan gün içinde zerre uğramayan sorumluluk unutulmuştu.Erken kalmak yarın için öncelikliydi,olmayan dersimin boşluğu dolacaktı.Çark hep dönecekti,iş okul belki de yaşamımın bitimine dek süregelecek beni tanımlayan üç sözcük.
Ya da hayatımı devam ettirmek.
Öfkeliydim,her şeye, herkese.
Aileme,
Babama..

//

"Saruhan !" İşittiğim bağırış acı haykırıştı.Zifiri karanlıkta üzerimdekini iteledim.Yataktan çıkarak çıplak zeminin soğuğu bedenimi titrettiğinde odanın kapısını açtım.Salondaki silütle göz bebeklerim irileşti,bağıracağım sırada ağzıma kapanan el ile yığılarak çift kollara düştüğümü hissettim.

Karanlık GarciaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin