confession | mashikyu

0.06

mashiho

   Bugün Junkyu'yla buluşacağımız için heyecandan uyuyamadım. Aynı zamanda korkuyordum da. İtirafı illa ki görmüştür. Eğer bana kim olduğunu sorarsa ne cevap vereceğim? Onu yazan bendim, 3 senedir senden hoşlanıyorum mu?

   Bu düşüncelerimi yatakta bırakıp kalktım. İlk buluşmada kötü güzükmek istemiyorum. Ama önce kahvaltı yapmalıyım. Çünkü çok acıktım.

   Hazırlandığımda saat 9:45'ti. Junkyu'nun evine gitmem 10 dakikamı alırdı. Yani yetişiyorum. Ama yine de hızlı olmam lazım.

Junkyu'nun evinin önüne geldiğimde ona mesaj attım. Mesajımdan 20 saniye sonra da nefes nefese aşağı indi. Kendi kendime umutlanmak istemiyorum ama... Junkyu'da boş değil sanırım. Yani.. Umarım değildir..

"Günaydın Junkyu."

"Günaydın! Nasılsın?"
Çok şirin biri.

"Çok iyiyim, sen?"

"Ben de iyiyim."

"Ne yapacağız bugün?"

"Parka gidip oynayan çocukları izleyelim mi?"
Çocukları sevdiğimi anlamış. Harika bir insan.

"Koşarak gidelim mi?"

"Ne?"

"Parka diyorum. Koşarak gidelim."

Şaşkınlıkla evet dedim. Bir anda elimi tutup koşmaya başladı. Elimi. Tutup. Koşmaya. Başladı. Elimi tutup. El. Benim elim. Onun eli. Heyecandan hiçbir şey yapamıyorum. Ama şu an tek yapmam gereken şey ona ayak uydurmak.

"Nasıl ama eğlenceliymiş, değil mi?"
Sen elimi tuttun o yüzden her şey eğlenceli.

"Yorucu ama hoşuma gitti."

"Gel şöyle oturalım Mashiho."

"Tamam."

Şu an parkta hiç çocuk yok. 11 gibi gelmeye başlayacaklar. Çocuklar ne güzel şeyler. Ama yanımda oturan Junkyu. Dünyadaki en güzel insan.

"Çocukları neden bu kadar çok seviyorsun?"

"Bu kirli dünyadaki tek masum canlılar onlar."

"Onlar kadar saf ve duru olduğunu düşündüğün başka canlılar yok mu?"

"Var."

"Ne peki onlar?"

"Hayvanlar. Ve..."

"Ve?"

"Boşver."
Sensin Junkyu. Senin çocuklardan bile temiz olduğunu düşünüyorum.

"Mashiho."

"Efendim."

"Sence okuldaki en yakışıklı kişi kim?"

"Nasıl yani?"

"Bizim okuldaki. En yakışıklı. Ya da güzel. Yani okuldan en çok kim ilgini çekiyor?"

"Şey, sence?"

"Ama soruyu ben sordum."
AEGYO YAPMAMALISIN DAYANAMAM.

"O yüzden bana soruyu açıklamış olacaksın. Anlamadım ki ben."
Ben de aegyo yaptım. Nasılmış ama Junkyu?

"Mantıklı. Peki o zaman. Kızlar zaten ilgimi çekmiyor. Erkeklerde iki kişi arasında kaldım."
İki mi? NASIL İKİ? SENSİN DEMELİYDİ!

"Kim onlar?"

"Biri sensin."
EE DİĞERİ KİM

"Diğeri de ben. Ama sen daha iyisin galiba."

"Egolu olduğunu biliyordum ama bu kadarını tahmin etmezdim."

"Çok teşekkür ederim ya. Güne harika bir iltifatla başladım."
YİNE AEGYO YAPIYOR. ALLAHIM ÇILDIRACAĞIM.

"Benimki sensin."

"Efendim?"

"İlgimi çeken kişi. Sensin. Hatta okuldaki değil, ülkedeki en yakışıklı kişi olduğunu düşünüyorum."
Umarım aceleci davranmamışımdır.

"Ah, şey. Teşekkür ederim."

O gün akşama kadar o parkta oturup çoçukları izledik. Tabii Junkyu'nun saatte bir acıkmasını saymazsak. Aynı bebek gibi.

Saat 17.00'ye geliyordu. Evlerimize doğru yürümeye başladık. Yolda da bugün yaptığımız şeylerden bahsedip gülüyorduk. Evinin önüne geldiğimizde vedalaşmak için bana sarıldı. BANA SARILDI. SAKİN OLMAM LAZIM.

"Unutmadan, ben de senin gibi düşünüyorum Mashiho. Bana göre de ülkedeki, hatta dünyadaki en yakışıklı kişi sensin."

"T-teşekkür ederim."

"Görüşürüz!"

"Güle güle!"
Hayatımın en güzel günü. 14.12.2020

full duzyaziydi olaganustu yeteneklerimi gormek zorunda kaldiniz cok ozur dilerim😔🖐🏻 VE YORUMLARINIZA CEVAP VEREMIYORUM AMA DESTEGINIZ ICIN TESEKKUR EDERIM IG HALKI AHALDIWODIWOHDL