Seni bir yudum içime çektim, senin her zerreni hafifçe içime çektim, başta o kadar güzeldi ki mutluluk ve huzur dolu bir şey gibiydi yavaş yavaş bağımlılık yaptı. Daha çok ve daha fazla sen gerekliydi ve daha daha çok içime yudumladım ama her sefer de artık daha acı ve kötü gelmeye başladı.
Yavaş yavaş benden gidiyordun yani yavaş yavaş bağımlılığını da yitirir hale geldin ve koptun bir anda bir yudum istemiyordum artık. Seni içime çektiğim yudumları yutkunup senden kurtulmak istemeler başladı, yutkunamıyordum doktor; yemek borusu kanseri diyor, ben içimdeki sen diyorum aslında bi yutkunsam içim sensizlik olacak ama olmuyordu yutkunamıyordum, elbet olacaktı zamanını bekledim ve sonunda seni yutkundum, başlarda içim bir boşluğa girdi yavaş yavaş vucüdumun her yerine dağılınca sensizlik olarak içimi kapladı şimdi ise içim sensizlik....