Lovesick Girl ↪doyoung + jisoo + taeyong

0.8

Doyoung ve Jisoo okula el ele girmişti. O sırada ikisini bekleyen Jennie ve Taeyong da ikiliye şaşkınca bakıyordu.

İkisi yaklaştıklarında Jisoo bağırdı.

"Biz sevgili olduk!"

Taeyong dehşete uğramışcasına bakarken içinde öfke ve kırgınlık harmanlanmıştı.

Jennie şok içerisinde baktı ve ardından "Ne?!" diye bir çığlık attı.

"Oturun hemen anlatın! Nasıl oldu?! Ne ara oldu?!"

Oturdukları zaman Doyoung anlatmaya başladı.

"Eyfel Kulesi'ne gittik birlikte ama ilk başta amacım bir delilik yapıp Jisoo'ya aşk itirafı yapmak değildi ama Jisoo ile delilikler yapıp çılgın gibi eğlenince tutamadım kendimi. Karşılaştığımız durağın oraya vardığımızda geri döndürdüm. Orada hem söyledim hem öptüm!"

Jisoo devam etti gülerek.
"Ben de başta reddeder gibi konuştum sonra ne oldu bilmiyorum ama sanırım ben de delirdim ve onu öptüm!"

Jennie şok içerisinde baktı ve ardından kahkaha attı.

"Siz manyaksınız! Gerçekten delirmişsiniz! Nasıl bir kafa bu aklım almıyor! Neyse ki delilik de aşk belirtisi."

Jisoo güldü ve "Tabii psikolog Jen, en iyisini siz bilirsiniz. Biz birbirimize deliyiz," dedi.

Doyoung ve Jisoo birbirine bakıp gülümserken onları yalnızca izleyen Taeyong büyük hayal kırıklığı yaşıyordu.

Üzgün müydü bilmiyordu ama kırıldığı kesindi. Ne olursa olsun içerisinde hep umut barındırmıştı. Ancak o umut da sönmüş gitmişti.

Tepkisizce duruyordu.

"Güzel haberleri sizden de bekliyoruz."

Taeyong daha da çok şaşırırken Jennie utangaç bir şekilde başka taraflara bakmaya başlamıştı.

Taeyong göz devirip Doyoung ve Jisoo'ya baktı.

İçinden "Umursamayacağım! Ben de umursamayacağım! Ağlamalarım sızlamalarım işe yaramıyorsa güleceğim," diyordu Taeyong.

Jennie ise o sırada "Ağlayacağım mutluluktan! Taeyong ve ben, Jisoo ve Doyoung! Tanrı'm kulağa bile hoş gelen göze nasıl gelir, kalbe nasıl gelir, ruhumu kim bilir ne denli sevindirir," diyordu.