5.Bölüm: "Sen yaşarken öleceksin"
İnsan hayal ettiklerinden ve düşündüklerinden çok farklı şeyler yaşardı senin düşündüğünle asla hayatın sana sunduğu aynı şeyler olmazdı.
Ben böyle olacağını hiç düşünmemiştim.
Ablam her zaman enerjik, yaşamayı seven, kendine bir şeyler katmayı amaçlayan, her gün bir önceki günden daha iyi olmayı başaran biriydi.
Ben ise öyle değildim tam tersiydim ölmeyi yaşamaktan daha cazip bulan ve gözlerimi açtığım her güne lanet eden biriydim. Önceden...
Oysa ben sadece amaçsızca ömrümden günleri eksiltmeye devam ederken,her gece bugün biraz daha ölüme yaklaştım diye uyurken notlarım uçurumdan yuvarlanıyordu sadece uyumayı seven bir insan olarak yaşamımı sürdürüyorken fakat önceden ve şuan hâla aynı olan tek şey onu çok sevmemdi.
Ben kendi içimde hiçbir şey amaçlamayan biri olarak yaşıyordum o ise mükemmeldi.
Dersleri mükemmel olan her yerden övgüler getiren o ailenin harikasıydı.Bir gün bir sinemaya gitmek istemişti fakat ben yine kendi kabuğumda kalmayı istemiştim ve onu reddetmiştim.
"Eğer böyle yaşamaya devam edersen bu hayatın seni yenmesine izin vereceksin aptallık etme yazık etme kendine lütfen"
Kafamı yerden kaldırıp onun yüzüne baktım ağlıyordu içim gitti.
"Ağlama ne olur lütfen ağlama tamam bir şey yok hadi kalk nereye istersen gidebiliriz ben artık iyiyim"
Yüzüme bakıyordu ciddi misin der gibi ama onun için iyi olmak zorundaydım o benim için bu kadar çabalarken bende en azından denemeliydim.
O gün sinemaya gitmiştik güzel bir film izlemiştik sonrasında yemek yemek için bir restorana girmiştik o masada bana bir söz verdirmişti."Söz mü Mine bir daha asla kendi içinde yaşamayacaksın bu dünyaya karşı dik durup savaşacaksın sen benim kardeşimsin pes etmek yok" deyip o güzel gülüşünü salmıştı.
Söz vermiştim bir daha pes etmeyi düşünmeyecektim.
Şimdi o gitmişti ben yine pes etmeyi düşünüyordum söz verdin ona diye fısıldadı içimdeki sesBu Dünya denen yer adaletsizliğin hüküm sürdüğü bir yerdi kalplerin kırıldığı acının normalleştiği bir Dünyaydı burası.
Eğer acı buysa canım çok yanıyor eğer acı buysa kalbime sığdıramıyorum beni ele aldı ve ben onun beni ele geçirmesine izin verecek gibiyim bir yanım onunla savaşmak istiyor bir diğer yarım acı içinde kıvranıyor ben yapamam diye fısıldıyor bana gerisi bana kalıyordu en zor kısım ve en önemlisi acının beni ele geçirmesine izin vermek mi?
Yoksa kafamı yerden kaldırıp o pisliğe dünyayı zehir etmek mi?
Ablam olsa ne yapardı pes eder miydi?
Senin tanıdığın ablan pes etmez bilmezdi o haksızlığa dayanamaz her türlü ne olursa olsun çabalardıOrtada büyük bir haksızlık vardı ben kendimi acının ele geçirmesine izin verirsem haksızlığa karşı koyamazdım.
O adam
Aldığı her nefeste beni karşısında bulacaktı.
Son nefesinde ise bana yalvaracaktı.Senin hikayen başka olacak sen yaşarken öleceksin.
Buradan gitmem gerekiyordu şimdi onun için savaşma zamanıydı.
Aybüke'nin yanında kalıyordum ama ne zamana kadar?
Onunda bir ailesi vardı benim orada olmam sıkıntı çıkarabilirdi hemde ben öyle birine yük olma hissiyatı içinde yaşayamazdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESARET
Teen FictionVe iliklerime kadar hissettiğim o muazzam acı onun benden gidişi ve bir daha gelmemek üzere gitmiş olması bana acıdan başka bir şey hissettirmiyordu ve ben ne çok dilerdim onun yerine benim gitmemi... . . . Sevdiğim insanın nefretim içinde boğulması...