AY TOZU KRALLIĞI (+18)

2. Bölüm: "İNTİKAMIN PENÇESİ"

Accept, Kill the Pain

Öncesinde 

İntikamım hazırdı tek hazır olmayan şey zamandı.

Tam bir hafta sonra bu gün babamın katili olacaktım. Bir çocuğun babasını öldürmek için gün sayması. Acı bir şey. Ondan daha acı olan ise o çocuğun katilinin babası olması. 

Ben büyümüştüm o çocuğu da annemin yanına gömmüştüm. Şimdide babamı gömecektim. 

Babam, Divan Alagöz bu krallığın sahibi. Annemin ve binlerce insanın katili. 

Ben bu ülkenin kurucusunun soyundan geliyordum. Bilinene göre Şehrişaad adında mavi hastalık barındıran gözleri olan bir adam askerlerden kaçmayı başararak kendine bir köy yaratmış. İnsanlar onun gözlerinden korkup ona hizmet ediyor ve onu yüceltiyorlarmış. Şehrişaad bir gün köye saklanan bir genç kadına aşık olmuş bu sırada köyü büyüyor bir kasaba haline geliyormuş. Şehrişaad köyünü büyütmeye devam ederken lider olarak köyüne kaçak bir şekilde giren o kadını yanına çağırmış. Gri upuzun saçları olan güzeller güzeli kız Şehrişaad'ın yanına giderken çok cesurmuş başını hiç eğmiyor omuzlarını dik bir şekilde tutuyor asil görünüşüyle herkesi kendisine hayran bırakıyormuş. 

Şehrişaad'ın karşısına çıkan güzel kız onun hastalıklı gözlerine bakarken hiç korkmamış, gözlerini kaçırmamış hatta herkese yaptı gibi ona bile kafa tutmuş. Şehrişaad ondan öyle bir etkilenmiş ki bunu hiç gizlememiş. Onu yanına almış kendine eş yapmış çünkü Şehrişaad aşık olmuş. Herkesin korktuğu, herkesi yenen Şehrişaad aşka yenilmiş. Kızın bir adı olmadığı için ona Aykız demeye başlamışlar. Aykız tüm kasabalı tarafından sevilmiş. Şehrişaad evliliği ile birlikte gittikçe daha çok büyümüş bir krallığın kralı olmayı başarmış. Krallığı ile birlikte karısı ona bir erkek çocuğu bahşetmiş Şehrişaad bunun üzerine her gün eğlenceler, festivaller, oyunlar düzenlemiş. Erkek çocuğu daha büyümeden Aykız'ın bir çocuğu daha olmuş. Fakat Şehrişaad doğan kız çocuğunu hiç sevmemiş çünkü gözleri masmavi bir okyanus gibiymiş. Hastalıklı görünmeyen tertemiz masmavi gözleri varmış kızının. Şehrişaad kızı büyüyene kadar ondan nefret etmiş kızı ise çok şımarıkmış evde bir hanımefendi gibi oturmuyor bir erkek gibi avlara katılıyor savaşlara hazırlanıyormuş. Şehrişaad bir gün kızı bir oğlan ile uygunsuz yakalamış oysa oğlu kızlarla gününü gün eyliyor savaşlara hatta avlara bile katılmıyormuş. Şehrişaad kızının idamına karar vermiş halk sesini bile çıkartmazken Aykız ortalığı yerle bir ediyormuş. 

İdam günü genç kızın ellerini kollarını bağlayıp meydanın ortasına koymuşlar daha sonra Şehrişaad kılıcıyla birlikte kızının başına geçmiş daha kılıcını kınından bile çıkartamazken Şehrişaad sırtından kalbine giren bir kılıç hissetmiş bütün halk bağrışırken Şehrişaad arkasını dönmüş bir de ne görsün Aykız onun sırtından vurmuş. Şehrişaad yere düşerken Aykız onun üzerinden ezerek geçip kızının elini kolunu açıp krallığın tahtına oturmuş.  

Bu ülkenin kurucuları böyle haysiyetsiz bir soymuş. Aykız öldükten sonra tahta Aykız'ın oğlu geçmiş ve böylece soy ilerlemeye devam etmiş. bu soydan doğan çocukların hepsi bu hastalıklı mavi gözlerin tutsağı olmuş bir tek Aykız'ın kurtardığı kızı bu tutsaklığa mahkum değilmiş, o aykırıymış. O aykırı olduğu için ölüm onu kafesi olmuş. Kıza ne olduğunu bilmiyordum bana bu destanı annem anlatmıştı ve hikaye yarım kalmıştı devamı vardı biliyorum fakat bu hikaye gibi annem ile benim hikayemde yarım kalmıştı çünkü annem ölmüştü.