anneau du destin | jinson

6

"Jinyoung sence suyla oynamak iyi bir fikir mi? Ya okyanus seni birden içine çekerse?!"

"Daha adamımı bile atmadım sadece kenarında bekliyorum"

"Olsun ya o ayağına çarpan sular yüzünden dengeni kaybedip içine düşersen? Bende yüzme bilmiyorum kim kurtaracak seni"

"Birincisi Siz bilmeseniz de ben yüzme biliyorum ikincisi yüzme bilmeseniz bile beni bir şekilde kurtarırsınız kralım"

Bu sözler üzerine jackson'ın özgüveni artmıştı.

"Şuna bak ne kadar da güveniyor bana"

Jinyoung gülmeye başlayınca, kalbi çok vakit kaybetmeden hızını arttırmıştı. Jinyoung belli bir süre sonra gülmeyi kesince, kralın ona dikkatlice baktığını fark etti.

"Şey ben çok üzgünüm bir anda kendimi tutmadım"

"Neyden bahsediyorsun? Gülüsün şu ana kadar gördüğüm en güzel şey"

Jinyoung aniden gelen iltifat ile bocalayıp dengesini kaybetmişti. Neyseki çok uzakta olmayan kralı tam da tahmin ettiği gibi o düşmeden belinden yakalamıştı.

"Sana demiştim!! Bak az kalsın düşüyordun"

"Ama siz beni tuttunuz"

"Doğru diyorsun ama benim gibi çevik,hızlı ve cesur davranan biri olmas-"

Jackson ayağına değen suyla aniden sıçramış, jinyoung'un belinde duran kolları ayrılmıştı.

"Evet baya cesursunuz kralım"

"Bi anda şey olunca öyle oldu yoksa ne savaşlara katıldım ben"

"Ne savaşları kralım,şu savaşları mı?"

"Sen hep bunları youngjae'den öğreniyorsun dimi? böyle değildin sen"

Jinyoung yine kendini tutamamış bu sefer kahkaha atmaya başlamıştı.

"Bak bi de gülüyor şimdi görürsün sen"

Jackson hızlıca yere çömelerek, su sıçratmaya başladı.

"Hey bu yaptığınız adil değil"

"Al sana su savaşları"

_________________________________________

Aradan Bir kaç gün geçmişti ve sözleştikleri gibi bugün okyanus kıyısına gideceklerdi. Başından beri jackson huzursuz hissediyor olsa da, bunu dışarıya yansıtmamaya çalışıyordu. Arabasıyla yola koyulduğunda ellerinin titrediğini hissetti. Nihayet kaza yapmadan vardığında, gözleri etrafı taramaya başladı. Cama tıklatılması ile bakışları oraya yöneldi.

"Hadi bay wang"

Jinyoung eliyle gelmesini işaret ederek, okyanusa doğru yürümeye başlamıştı. Jackson'ın aksine o çok mutlu görünüyordu. Jackson arabadan inerek, onu takip etmeye başladı.

"Derin bir nefes alın bay wang bu koku.. okyanus kokusu.. size bir şey hatırlatıyor mu?"

Diyerek, jinyoung bakışlarını ona yönlendirdi. Jackson dediğini yaparak derin bir nefes aldı ancak burnuna dolan okyanus kokusu onu daha beter bir hale getirmişti.

"Bir şey hatırlamıyorum ama bu koku beni yok ediyor gibi"

Jinyoung söylediklerini bir bir aklından geçirdi. Kesinlikle burayla ilgilii bir anısı olmalıydı.

"Daha önce hiç ailenizle buraya geldiniz mi?"

"Hayır, ben daha çok küçükken okyanusun yanından arabayla geçtiğimizde bile ağlamaya başladığım için ailem böyle bir şeyi göze alamamış"

"İlginç"

Jackson omuz silkerek ona bakmaya devam etti. Jinyoung ise düşüncelerde boğulmuştu.

"Peki sevdiğiniz birini ölümüyle bir alakası olabilir mi?"

Jackson içini kaplayan duygu karmaşasını göz ardı ederek cevap verdi.

"Hayır öyle bir şey olsaydı bunu size baştan söylerdim"

"Hm... sanırım ailenizle konuşmam ve aile ortamınızı kontrol etmem gerek"

"Neden?"

"Sizden sakladığı şeyler olabilir"

"Sanmam"

"Bu kadar emin olmayın bay wang"

"Siz de bu kadar emin olmamalısınız bay park"

"Emin olduğumu söylemedim"

"Bende"

Jackson zafer kazanmış bir ifadeye bürünmüştü. Bu ifadesi üzerine jinyoung gülmeye başlamıştı.

"Çocuk gibisiniz bay wang"

Kelimeler can yakardı peki bir insanın gülüşü can yakar mıydı? Yakıyordu.. Jackson zaten iyi durumda olmamasının dışında, jinyoung'un gülüşü kalbini ezliyor gibi hissettirmişti. Nerden geldiğini bilmediği bir suçluluk duygusu içini kaplamıştı. Yavaş yavaş yok olduğunu hissetti. Bacakları artık onu taşıyamayacak hale geldiğinde, birden yere çökmüştü.

"B-BAY WANG!!"

Jinyoung anında jackson'a doğru atılmıştı. Jackson ise transtaymış gibi sadece yere bakıyordu. Jinyoung seslenmenin vakit kaybı olduğunu anlayınca, ellerini jackson'ın yanaklarını yerleştirerek başını kendine çevirmişti. Jinyoung ile göz göze gelince, jackson'ın kafasında bir ses yankılanmaya başlamıştı. Bilinci yavaş yavaş kaybolurken,kendini o sese bırakmıştı.

"Sizi özledim kralım"

Veeee uzun bir aradan sonra bölüm attım. Paslanmış ya da çok güzel bir bölüm yazmamış olabilirim yine de oy ve yorum yapmayan sınavlardan kalır inş ✌🏻☺