Sonunda stadyumdan çıktığımızda Ahsen bizi de tutup sevinçle kutlamaların olduğu tarafa götürüyordu ki önümüze bir polis sürüsü çıktı. "Excuse me, are you;" Telefonuna bakarken isimleri yamuk aksanıyla telaffuz etmeye çalıştı."Asın Altınıl, Betul Kudolu, Elif Altınıl, Esra Benın?" Gergince cevap verdim. "Yes, we are. Why do you ask?" (Evet, biziz. Neden soruyorsunuz?) "You should come with us for a while because of your extremely racist behavior during the match." (Maç esnasındaki aşırı ırkçı tavırlarınızdan dolayı bir süre bizimle gelmeniz gerekiyor.) Ahsen şaşkınlıkla bağırdı. "What, am i a racist? What the fuck are you talking about! " (Ne, ırkçı mıyım?Ne saçmalıyorsun?) Sinirle devam etti. "Ulan yer mi anadolu çocuğu! Merih abiye yaptığınızı yapacaksınız!"