Medya:
Doyoung okula geleli daha 1 hafta olmamışken çok popüler olmuştu. Bu durum beni sinirlendiriyordu, ondan hoşlandığım için değil onunla gerçekten arkadaştım ve bir anda herkes tarafından sevilmesi sinirimi bozuyordu. Birde bu durumdan başka sinirimi bozan şey Doyoung'un ikizi, bu ara Yedam ile fazla ilgiliydi.
Chanmin arıyor;
Ben: efendim?
Chanmin: Günaydınnn
Ben: Günaydın Chanmin bir şey mi oldu?
Chanmin: Hiç hocalar herkese, Yarın yapılacak festivali hatırlatmamı istedi. Gerçi sen bu tür etkinlikleri pek sevmezsin.
Ben: Evet, biliyorsan neden soruyorsun Chanmin? Dedim önemsiz bir şekilde.
Chanmin: Minacığım, bildiğin gibi gelenlerin isimlerini ben not ediyorum,
Ben: yani?
Chanmin: Ve gördüğüm kadarıyla Yedam ile Yoon Soah da katılacak.
Ben: aişh Doyoung'un kardeşi... Bende katılacağım, yaz ismimi dedim anlık cesaretle.
Chanmin amacına ulaşmış olmalı ki telefonda 'yess, yani şey hıhı yazayım.' Dediğini işittim. Genelde bu tür şeylere pek katılmam çünkü öğrenciler arasında yarışmalarda eşleştirme olurken yalnız kalacağımı düşünürdüm, ama şuan ondan daha önemli sorunum vardı. Yoon Soah.
Chanmin ile konuşmam bittikten sonra evden okula gitmek için çıktım, yolda Yedam'a mesaj attım ancak geri cevap vermedi. Genelde böyle yapmazdı, anında da olsa geç de olsa cevap verirdi. Paniklediğim için okula gittim, kapının önündeyken telefonuma mesaj geldi. Yedam'dandı:
"Ben Yoon Soah. Yedam lavaboda birazdan gelecek mesaj atıp aklını kurcalama!"
Telefonumu sıkıca kavradım, bu tür mesajı görünce aklıma şuan yan yana oldukları ihtimali geldi. Ne yapmalıydım, yanlarına mı gitmeli yoksa hiç gitmemeli miydim? Üzgünüm... Ama Yedam şu ana kadar benim hoşlandığım ilk kişi ve onundan benden hoşlandığını bildiğim için böyle bir şeye izin vermeyeceğim. Bu cesaret ile sınıfa çıktım. Sınıfın kapısını sertçe açtım, Yoon Soah ile Yedam'ı görünce hemen çıkıştım
'Yha Yoon Soah niye kendi sınıfnda değilsin?'
"Oppamı görmeye geldim."
'Git dışarıda bekle!' dedim ve sesimi yükseltim.
"Yha Mina, neyin var senin. Bana niye böyle davranıyorsun?" dedi önce sinirle sonra ise üzgünce. Numara yaptığını bir tek ben anlamış olmalıyım ki Yedam hemen 'Mina? Neyin var?'
"neyim mi var?"
Yedam masum gözlerle bana bakıyordu. "Boşversene. Yoon Soah ile ilgilenmeye devam et." Dedim ve sınıftan hiddetle (öfkeyle) çıktım. Koridorlarda öfkeyle yürürken Doyoung'a çarptım.
Doyoung sarsılmışa benziyordu.
"Pardon. İyi misin?" dedim soğuk bir ses tonuyla.
'evet de sen pek iyi görünmüyorsun, bir şey mi oldu?' dedi merakla.
Az önce çıktığım sınıfa baktım, kapıda Yedam, Doyoung ile konuştuğumu gördüğünü gördüm.
"Sadece kardeşin... Ya da boşver." Dedim ve okuldan çıkmaya karar verdim. Sinirliydim, Yedam beni yanlış anlamıştı. Yoon Soah'ın ona karşı bir ilgisi olduğunu nasıl anlamaz. Okuldan çıktım, bir parka gidip çimenlere oturdum. Daha önce Yedam ile geldiğim parktı burası. İstemesem de gözlerim dolmuştu; normalde insanların kalbini kıran biri değilim belki de Yoon Soah'ın kalbini kırdığım için böyle hissediyorum. Belki de ben yanlış anladım, Yoon Soah'ın öyle bir amacı yoktu. Ahh neden yaptım ki. Yarın festival de var, katılmasam mı? O zaman da Chanmin'in kalbini kırarım, ben geleceğim diye zaten çok mutlu. Ne yapacağım ben...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•𝓑𝓪𝓷𝓰 𝓨𝓮𝓭𝓪𝓶• ℱirst ℒove
FanfictionOnunla ilk kez o zaman karşılaşmıştık. Kalbimin bu kadar hızlanacağını bilmiyordum. Vücudumun heryerine nüfus eden, adını bilmediğim his çoktan beni ele geçirmişti. Bu aşk olabilir miydi..? Yoksa kendimi mi kandırıyordum?