Allah'ım delircem bu ne tatlılık yiğidim <3
>Felix'den:
Okuldan çıktıktan hemen sonra çantamdan telefonum ile kulaklığımı çıkarmış müzik dinleyerek evime doğru yürümeye başlamıştım.
Kafamda cevaplarını bulamadığım sorular olduğunda biraz olsun gevşemek için bu yönteme başvururdum ve bugünde o zamanlardan biriydi.
Adının Hyunjin olduğunu öğrendiğim çocuğun neden böyle davrandığını, neden herkesin ondan çekindiğini ve en önemlisi de beni duvara sıkıştırdığı zaman ki söylediklerinin ne kadarının doğru olduğunu öğrenmek istiyordum.
''Bak ufaklık. Beni tanıyan herkes benden korkar anladın mı? O yüzden kimse bana yaklaşamaz bile. Çünkü ben herkesin en pis açığını gizlice öğrenir ve hiç düşünmedikleri zaman gün yüzüne çıkarırım. Yada çıkarmam hastane yatağında o açıklarıyla can çekişmelerini izlerim. Anladın mı beni ? O yüzden bundan sonra yapacaklarına dikkat et.''
O sözleri tekrar aklıma geldiğinde tüylerimin diken diken olduğunu hissettim. Tabii ki sakladığım bir şey yoktu... Yani aslında vardı ama hiç kimse bunu bil-...
Şuan kimi kandırıyordum ki ? Doğruyu söylemek gerekirse ben gayim ve ailecek Kore'ye taşınma nedenimizde bu. Avustralya'da iken yıl sonu partisinde sarhoş olunca gece boyunca gizlediğim bu sırrımı bağıra bağıra herkese duyurmuştum. Bunun öğrenen ailemde benim daha fazla kötü hissetmemi istemedikleri için ülke değiştirmemize karar vermişlerdi. ( Tabii bunun kendi çıkarları için olup olmadıkları sorgulanır çünkü annem ve babam da doktor ve onların elit çevrelerinde bunun yayılması kötü olur değil mi?)
Kore'ye yerleşince de bana ''Oğlum biz senin kararlarına ve yönelimine saygı duyuyoruz fakat sen yinede tam anlamıyla reşit oluncaya kadar bu sırrını saklasan hepimiz içinde iyi olur.'' diyerek sırrımı saklamam için sıkı sıkıya tembihlerde bulunmuşlardı.
Bu düşüncelerle uğraşırken ne ara eve vardığımı fark etmemiştim. Cebimden anahtarımı çıkarıp hızlıca kapıyı açtıktan sonra kapıyı kapatıp üst kattaki odama yöneldim.
Odama girer girmez çantamı çalışma masamın kenarına yerleştirdikten sonra telefonu ve kulaklıklarımı yatağımın üstüne fırlattım.
Üzerimi çıkarıp yatağımın üstünde duran pijamalarımı giydikten sonra yatağıma yatıp telefonumu elime aldım.
Annemden gelen mesajı okuduktan sonra sıkıntıyla nefesimi dışarıya verdim. Mesajda annem babamla birlikte bu gece nöbete kalacaklarını yazmıştı ve bu da demek oluyordu ki bu gece evde tek başıma kalacaktım. Fakat burada ki tek problem benim geceleri yalnız başıma kalmaktan korkmamdı.
Sıkıntıyla tekrar nefesimi dışarıya saldıktan sonra telefonumda gezinmeye başladım.
Sınıf başkanımız Chan'den bir sürü mesaj geldiğini görünce isminin üstüne tıklayıp konuşmayı açtım.
Chan:
Şey Felix iyi misin?
Sanırım Hyunjin ile konuştunuz.
İyi misin?
Feliix
Beni endişelendiriyorsun
Bilmem farkettin mi ama Hyunjin garip biri
Yanii şey onunla ne konuştunuz ?
:Felix
Şey iyiyim merak etme
Sadece mesajlarını geç gördüm
Kusuruma bakma galiba seni de endişendirmişim :/
Sadece insanların ondan çekindiğinden ona bulaşmamam gerektiğiniden falan bahsetti
Chan:
Ooh şükürler olsun.
Sana birşey yaptı sandım.
Onun kusuruna bakma
Yani dediğim gibi o biraz garip biri
:Felix
Chan sana Hyunjin ile ilgili birşey sorabilir miyim?
Birinden yanıt almazsam sanırım kafayı üşüteceğim
Biliyorsun benim sıra arkadaşım
ve bugün hiç düşünmeden onunla proje eşi olmak istedim
Ama galiba şuan kendimle çelişiyorum
O neden böyle ?
Demek istediğim neden herkese kötü davranıyor?
Bugün söyledikleri tekrar aklıma gelince derin bir şekilde yutkundum.
Ve insanların açıklarıyla ilgili bir takım şeyler söyledi
Gerçekten böyle zorbalıkları yapıyor mu?
Chan:
Demek sana da bu tehtidleri savurdu ha?
Son sorundan başlayacak olursak evet zorbalığın sözlükteki karşılığı biri
Öğretmenlerin bile ''açıklarını'' bulup sınavda kötü not aldığında bu sırlarını herkesin içinde söylemekten kaçınmıyor. Daha geçen hafta matematik öğretmenimiz Bayan Lia'nın kocasını aldattığını okulun orta yerinde bağıra bağıra ilan etti
Geçen senede Chaeryong'un Seungmin ile yattığını söylemişti ve kız intihar etmeye kalkmıştı
Yani kısacası o bütün insanlardan nefret ediyor
Bunun sebebi ise bildiğim kadarıyla küçükken geçirdiği bir travmaymış
Ama sen ona takılma tamam mı kendisine bulaşmayanlara zarar vermez
Chan'in yazdıkları kanımı dondurmuştu. Cidden ne tür bir çocuktu bu böyle? İnsanlara zarar vermekten başka bir şey yapmıyordu sanırım.
Sonra aklımdan geçirdiğim düşüncelere lanet okuyup onun hakkında iyi düşünmeye çalıştım. Sonuçta bu kötü şeyleri yapması onun suçu değildi değil mi kim bilir küçükken ne yaşamıştı da insanlardan bu denli nefret eden birine dönüşmüştü.
Chan'e bu bilgiler için teşekkür edip telefonumun ekranını kapattım.Yastığıma başımı koyup uykunun beni esir almasını bekledim. Çünkü gece yalnız kalacağım için uyku tutmayacaktı biliyordum.
Sonunda uyku beni tatlı kollarıyla sardığında gözlerim yavaşça kapanıp zihnim beni rüyalar alemine yollamıştı.
. . . . . . . . . . .
Aşk böcüklerim hepinize tekrardan merhaba kaos yaratıp yaratmamakta kararsız kalıyorum.
Böyle de çünkü çok boş yapıyormuş gibi hissediyorum:/
Hikayemi beğeniyorsanız yorum yapmayı ve o küçük yıldıza dokunmayı unutmayın :)
Sevgilerle <3<3<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mad Boy ( HYUNLİX )
FanfictionFelix, gün ışığı gibiydi. Onsuz yaşam düşünülemezdi. Adeta insanların hayat ve neşe kaynağıydı. Ama Hyunjin Felix'in tam tersiydi. Herkes ondan çekinir, korkar ve saklanırdı. O da tıpkı bir kara buluta benziyordu bu yönüyle. Belki de bu yüzden kader...