>Felix'den:
Uyandığımda çoktan akşam olmuş ve hava kararmıştı. Gözlerimi ovuşturarak yataktan kalkıp banyoya ilerledim. İşlerimi hallettikten sonra mutfağa gidip tencereye su koydum. Daha sonrada ocağın altını açtıp suyun kaynamasını beklemeye başladım. Acıktığımda her zaman kolay şeyler yemeyi severdim, hem beni yormazdı hemde karnımı doyururdu. Bu yüzden şuan da noodle yemeyi seçmiştim.
Suyun kaynamasını beklerken zaman geçirmek için telefonumu odamdan aldıktan sonra yemek masasının etrafına dizili mavi renkli sandalyelerden birini çekip oturdum.
Telefonumu açtığımda ise bir sürü yeni mesajımın geldiğini gördüm.
-Sınıf Grubu- adlı kişiden 17 yeni mesaj
Annişko adlı kişiden 3 yeni mesaj
Hyunjin adlı kişiden 1 yeni mesaj
Hyunjin'den mesaj geldiğini görünce gözlerimin kocaman açıldığını hissettim. Niye bu kadar heyecanlanmıştım ki ?
Sonra derin bir nefes alıp Hyunjin'in adının üstüne tıkladım ve onunla olan mesajlaşma bölümü açıldı.
Hyunjin:
Selam Yongbok, müsait misin ?
Beklemediğim bu hitap ile ikinci defa şaşırıp kalmıştım. Bipolar duygu durum bozukluğu mu vardı acaba bu çocuğun ? Bu soruyu daha sonra düşünmek üzere hafızama not ettikten sonra cevap yazdım.
:Felix
Selam
Evet, müsaitim.
Bir sorun mu var?
Ondan cevap almayı beklerken kaynayan suyumun içine noodle kalıbımı atıp sıcak suyun içinde kalıbın açılmasını seyrettim. Bir yandan da Hyunjin'in neden bana yazdığını merak ediyordum. Daha bugün okuldan çıkmadan önce beni sıkıştırmış ve omzumu duvara çarpmamı sağlamıştı.
Kafamı iki yana sallayıp düşüncelerimden uzaklaşmaya çalıştıktan sonra piştiğine emin olduğum noodlemı kaseme alıp üstüne çeşnilerini ilave ettikten sonra soğumasını beklemeye koyuldum.
Bu sırada telefonumun bildirim sesi ile elime telefonumu almam bir oldu.
Gelen mesaj Hyunjin'dendi.
Hyunjin:
Hala benimle arkadaş olmak istiyor musun ?
Mesajı okuduktan sonra kafayı yemiş olabileceğimi düşünüp gelen mesajı üç-dört kez tekrar tekrar okuduktan sonra yanlış okumadığıma karar verip şuan çevrimiçi görünen Hyunjin'e bir cevap daha yazdım.
:Felix
Hyunjin sen iyisin değil mi? Ben tabii ki isterim seninle arkadaş olmak ama
Bugün bana söylediğin sözleri unuttun galiba?
Hala anlayamadığım bir paradoksun içine çekiliyormuş gibi hissediyordum. Ve çıldırmama ramak kalmıştı.
Rehberimden Chan'i bulup hemen ona bir mesaj yazdım.
:Felix
Chan bana acil yardımın gerekli
Chan'in anında çevrim içi olmasıyla içime soğuk sular serpilmişti.
Chan:
NE OLDU!!
FELİX İYİSİN DEĞİL Mİ ?
:Felix
Şuan iyiyim galiba bilmiyorum
Ama aklımın almadığı bir şeyler var
Hyunjin bana yazdı biraz önce
Ve sanırım benimle arkadaş olmak istiyor
Bu normal bir durum mu ?
Chan:
NEEEEEEEE!
Sen ciddi olamazsın
Bu asla normal bir durum değil
FELİX dikkatli ol
Hyunjin den beklenen bişey değil bu
Dediğim gibi o insanlardan nefret eder
Soğumuş olan noodleımı yerken bir yandan da Chan'in yazdıklarını okuyordum. Tam da tahmin ettiğim gibi o da bu durumu normal bulmamıştı.
Hyunjin adlı bir kişiden 4 yeni mesaj
İstemeyerek de olsa bildirimin üstüne tıklayıp mesajları açtım.
Hyunjin:
Biliyorum farkındayım bugün sana kaba davrandım ama bugüne kadar hiç kimse benimle arkadaş olmak istemedi. Ve bende ne yapacağımı bilemedim.
Bugüne kadar benimle arkadaş olmak istemeyenlerle kavga edip onlara zorbalık ettim. Sonrasında bu davranışımdan kurtulamadım. Şimdi çok pişmanım
Lütfen bu kararından vazgeçme ve benimle arkadaş ol buna ihtiyacım var, Lütfen.
Ve ayrıca sana bugün ki davranışımdan ötürü özür dilemek istiyorum.
Okuduklarım karşısında ne diyeceğimi bilemedim. Ama hissetiklerim çok netti. Hyunjin'e olan önyargım gitmiş yerini merhametli benliğime bırakmıştı.
. . . . . . . .
Minnoşçuklarım merhaba
Biliyorum biraz boşladım burayı gerçekten özür dilerim ama umarım bu bölümü beğenmişsinizdir.
Kendimi bu bölümle affettirmek istedim.
Umarım başarılı olmuşumdur.
Yorumlarınızı ve oylarınızı esirgemeyin hepinizi sosyal mesafe kuralına uyarak öpüyorum <3<3<3
Sonraki bölümde görüşmek üzere
*düzenlenmedi*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mad Boy ( HYUNLİX )
FanfictionFelix, gün ışığı gibiydi. Onsuz yaşam düşünülemezdi. Adeta insanların hayat ve neşe kaynağıydı. Ama Hyunjin Felix'in tam tersiydi. Herkes ondan çekinir, korkar ve saklanırdı. O da tıpkı bir kara buluta benziyordu bu yönüyle. Belki de bu yüzden kader...