¬nine

731 50 37
                                    

Yayınlanma Tarihi:
31.12.2020

***

°Yazar°

Kara Kedi, o gün..

[flashback]

Kara Kedi yine evine dönmüştü, saat geçti. Alt kattan sesler geliyordu. Babası yine etrafa nefret yağdırıyordu. Adrien sadece annesini istiyordu, babasının bu hallerinden, ilgisizliğinden bıkmıştı. Tekrar Dönüşüp Paris'te doşlaşmaya karar verdi.

Parka gelmişti, tek başına oturan biri gördü. Bu Kagami'ydi. Onla Adrien hali ile arkadaştı. Hayatının zor olduğunu biliyordu. Onun yanına oturdu.

Kagami ona döndü.

"Kara Kedi?"

"Selam, Kagami"

"Beni tanıyor musun?"

"Evet.."

"Ah, peki"

Kagami yüzünü geri çevirdi. Kara Kedi, konuşmak istiyordu. Sonuç olarak rahatlamaya onun da hakkı vardı. Marinette'i rahatsız etmek istemiyordu.

"Şey, nasılsın?"

"Um, ben iyiyim sen?"

"Şey ben de iyiyim.. Şunu dicektim, bugün biraz yalnız hissediyorum. Biraz benimle takılır mısın?"

"O-olur ama çok duramam"

"Sorun değil, 5 dk bile yeterli"

"Tamam"

Kagami hafif gülümsedi. Sonra birlikre parkta yürümeye başladılar.

"Tanışmıyoruz değil mi?"

"Hayır ama, ben sadece adını duydum"

"Anlıyorum.."

"Aslında, bir şey konuşmaya ihtiyacım var. Herhangi biriyle"

"B-benle mi..?"

"Evet"

"Bu konularda çok kötüyümdür"

"Sadece dinlesen yeter"

"Peki.."

Kara Kedi, ailesi içindeki durumları anlattı. Birazcık da olsa rahatlamıştı.

***

Alya, gece yürüyüşüne çıkmıştı. Geceleri yürümek ona enerji veriyordu. Parka doğru yürümeye başlamıştı. Parka geldiğinde Kara Kedi ve tanımadığı bir kız yan yanaydı. Kara Kedi kızın koluna dokunuyordu. Kara Kedi'nin sevgilisi olabilir miydi? Alya cebinden telefonunu çıkarıp hızlıca bir video ve birkaç fotoğraf çekti. Sonrasında hemen evine geri gitti.

***

"Benimle konuştuğun için saol Kagami"

"Önemli değil, iyi geceler"

Kara Kedi ile sarıldılar ve evlerine gittiler.

[flashback]

Kara Kedi olanları hatırlayınca, anlamıştı. Videoda kim olduğu çok belli olmuyordu ama o kişi Kagami'ydi. Kagami onun eski arkadaşlarından biri. Ondan aşk anlamında hoşlanmıyordu ama yine de onun için değerli bir arkadaştı.

"O gün.. Kagami ile sadece konuşuyorduk"

"Sana inanmak istiyorum ama- Videoyu sen de görüyorsun"

"Marinette, dinle. Düşündüğün gibi bir şey yok"

"Yarın konuşalım.. Olur mu?"

"Düşünmen için zaman veriyorum ama lütfen mantıklı düşün"

Marinette kafasını salladı. Kara Kedi arkasını dönüp gitmişti. Marinette belki de aşırı tepki veriyordu. Yatağına oturdu. Hiç pazar gününün bu kadar kötü geçeceğini düşünmemişti. Ağlamaya başladı. Tikki ona sarıldı. Ailesi yüzünden acısını Kara Kedi'den çıkarmıştı. Belki de onun sağlığı için ayrılmalıydı.

Kafası karışmış bir şekilde yorganına sarıldı. Keşke o an olmasaydı. Kara Kedi'yi kırmıştı. Kendisi de kırılmıştı. Hem de sadece saçma bir yanlış anlaşılma yüzünden..

"Marinette, kahvaltıya gel!"

Marinette duyduğu an hemen ayağa kalktı ve aynanın karşısına geçti, gözleri kızarıktı ama çok belli değildi. Göz yaşlarını silip aşağı indi.

***

Kahvaltısını bitirdikten sonra odasına çıktı. Ödevlerini yapmaya başladı. Bir yandan müzik dinliyordu. Kafa dağıtmak içindi. Ödevinin üstüne göz yaşları gelmişti. Göz yaşlarını yine sildi ve ödevine devam etti.

***

Ödevleri bittiğinde telefonunu eline aldı. Kara Kedi bir mesaj yollamıştı.

___________________________________________

@chatnoir
Mari uygun musun? Konuşabilir miyiz?
___________________________________________

Marinette konuşup konuşmamakta karasızdı. Cevap olarak Tamam, evime gel yazdı.

[5 dk sonra]

Kara Kedi, Marinette'in balkonuna gelmişti.

"Selam Prenses"

"Selam"

Garip garip baktılar birbirlerine.

"Şey.. Bak düşündüysen cevabını merak ediyorum"

"Aslında daha düşünüyordum"

"Ve..?"

"Kararımı verdim galiba.."

"Evet?"

"Ayrılalım"

***

Bu bölümü de dün yazdım aslnda ama aunı gün 2 bölüm atmak istemedim. Hikayeyi biraz saçma da olsa bitiricem gibi.. Umarım çok kötü olmaz :'(

𝒑𝒓𝒐𝒎𝒊𝒔𝒆 | 𝒎𝒂𝒓𝒊𝒄𝒉𝒂𝒕 [✓] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin