Vendetta Fatale | YoonKook

O Mağara da Ne?

(Yollar geçildikçe bitmiyor, aksi takdirde uzuyordu. İkili yürümekten bıkkın vaziyette ilerliyor, yorgunluktan birbirine açacak konuları bile bulamıyorlardı.)

(JK pes etmiş vaziyette duraksadı.)

- Yeter! Ah tanrım, yeter gerçekten! Bu ormanın sonu yok! Geri dönüyorum ben.

Suga: Geri dönersen bi bu kadar daha yürüyeceksin. Gerçekten cesaretin var mı?

(JK, iç çekti.)

- Ah, sahiden değil mi?

Suga: Mecbur ilerleyeceğiz. Hadi!

(JK, ağacın gövdesine sırtını yaslayarak oturdu.)

- Biraz olsun dinlensek, hımm?

Suga: Hayır. Bir an önce bu boktan ormandan kurtulmak istiyorum.

JK: Gerçekten, ufak da olsa yorulmadın mı?

Suga: Imm, sanırım hayır.

(Suga, JK'in kolundan tuttu ve kendisine çekti.)

- Bak, az ilerde çıkış gözüküyor. Yaklaştık, hadi.

JK: Benden çok inatçısın. Dinlendirmiyorsun bile!

(Suga elleri cebinde önden yürür.)

JK: Oh tanrım, tamam tamam geliyorum. (Üst baş silkeleyerek peşinden gelir.)

(Suga düz yolda ilerlerken JK çantasını sıkıca tutup etrafa bakınırken mağarayı fark etti.)

(JK Suga'yı dürterek mağarayı gösteririr.)

- H-hyung, şuna bak!

(Suga umursamaz tavırla o tarafa dönünce gözlerini fal taşı gibi açar.)

- Waow, bu bir mağara!

JK: Hadi gidip bakalım. Sıkılmıştım bu ormanda zaten. Hadi hadi macera!

(Suga JK'in kolunu tuttu.)

- Bekle! Hayır girmeyeceğiz.

(JK Suga'yı dinlemeden mağaranın girişine koşar.)

Suga: Oh tanrım! Bekle!

(Ve şiddetle yağmur yağmaya başlar. Suga gökyüzüne bakar, kapşonunu takarak JK'in peşinden ilerler. JK ise mağaranın kapısında çoktan giriş için bir yer aramaya başlamıştır. Suga elleri cebinde, başında kapşonla kapıya bakar ve JK'in elinden tutarak, JK'in elini kapıya doğru uzatır ve kendisi de elini JK'in elinin üstüne koyarak hafif iteler ve kapı yavaşça açılmaya başlar. İkisi yan yana durarak kapıya bakar. JK bir eline bakar, bir de Suga'ya...)

(Suga çoktan ilk adımını mağaraya atmıştır)