Yeni bölüm ile karşınızdayım!! Verilen proje ödevleri yüzünden yayımlayamadım. İYİ OKUMALAR!!
Yazardan
Seçmelerin vakti gelmişti. Birazdan yola çıkacaktı. Tam konaktan ayrılacakken Harou kolunu tuttu. Uzun boylu olan şaşkın ve sorar gözlerle ona bakıyordu. Kısa boylu kollarını uzun boylunun boynuna doladı ve sanki asla bırakmayacak gibi sarıldı. Uzun boylu olanın elleri ise kısa olanın belini buldu. Harou "S-Sakın ölme aptal!" dedi ağlamaklı bir sesle. Makoto birkaç saniye sonra ağlamaya başlayacak olan çocuğun güzel yüzüne baktı. Ve hüzünlü bir gülüş sundu ona. Ve ardından ekledi " Merak etme ölmeyeceğim." . Böyle geçen bir vedalaşmanın ardından yola çıktı.
Etrafta bir sürü Wisterya( mor salkım çiçeği ) bitkisi vardı. Sonunda alana vardı. Cidden çok kalabalık diye düşündü. Etrafa bakmayı kesince iki çocuk belirdi aynı görünüyorlardı , sadece birinin saçı beyaz diğerinin saçı siyahtı. Üzerlerinde mor renkli bir kimono vardı. Kısa olan saçlarına güzel Wisterya çiçeği vardı. Ellerinde fener tarzı bir şey vardı. Aynı anda konuşmaya başladılar " Herkese selamlar." Sonra siyah saçlı konuşmaya başladı " Bu gece seçmelere katıldığı için teşekkürlerimi sunuyorum. İblis avcıları tarafından esir tutulan bir sürü iblis var." Sonra yanındaki beyaz saçlı konuştu " buradan çıkamazlar. Dağın bu tarafına çok fazla güneş geldiği için yılın her zamanı iblis kovan Wisteryalardan bolca oluyor." Diğeri konuştu " ancak buradan itibaren daha fazla Wisterya bulamazsınız , sadece iblisleri bulabilirsiniz. Eğer burada 7 gün boyunca hayatta kalırsanız ..." Beyazlı konuşmaya başladı "... Nihai seçimi kazanabilirsiniz." İkisi aynı anda " Artık seçim başlasın!"
Makoto da herkesle aynı anda dağın diğer tarafına geçti ve böylece seçimler başladı.
Diğer herkes hızlı bir şekilde bir yerlere gidiyordu. Makoto ise onların arkasından yavaş yavaş yürüyordu. Arkasından bir iblis saldırmaya çalıştı. Makoto ise saniyesinde kenara çekildi. İblis ne olduğunu anlayamadan Makoto saldırıya geçti nefes tekniğini kullanacaktı. Kendi kendine mırıldandı " Buz stili birinci şekil, dondurucu soğuk" iblis hiç beklemediği bir saldırıya uğradı. Bir anda kesilen kafasıyla şoka uğrayan iblis bağırdı " o da neydi öyle hiç öyle bir stil kullanan biri dahi görmedim!" Makoto Hıh' a benzeyen bir ses çıkardı ardından " Herkes belirli stiller kullanacak diye bir şey yok. Bu stili kullanan benden başka yaşayan kimsede yok biliyor musun. Siz iblisler sadece kafanız kesilince ve güneşe çıkınca öleceğinizi sanabilirsin ama ben sizi hem dondurarak hem de kafanı keserek yok ederim." Ardından ekledi " Sizden tiksiniyorum." Ve iblisin ufalanıp yok olan kalıntısına baktı, ayağıyla ezdi. Böyle böyle iblisleri yok ederken iblislerin ortalıkta olmadığı gündüzleri ya uyuyor yada bazı adaylarla konuşuyordu. O zaten pek yemek yemeyi sevmeyen birisi olarak pek yiyecek getirmemişti. Lakin çok acıkmıştı. Tanıştığı Tanjirou adındaki çocuk ona kendi onigirilerinden ikram etti. Makoto kısaca teşekkür edip yemeye başladı. Çocuk çok kibardı ona göre. Tanjirou sonunda ölüm sessizliğini bozdu ve " Makoto- san biraz ailenden bahsetsene." " Benim ailem 1,5 yıl önce öldü. Sonra bir hashira olan Hakura-san ile kalmaya başladım. Ama o büyük ihtimalle öldü. Şu an tek ailem Harou-kun."
Tanjirou üzüldüğünü belli eden bir yüz ifadesi takındı ve " Çok üzüldüm Makoto-san benim ailemde iki yıl önce öldü. Sadece iblise dönüşen kız kardeşim var. Ama o şu ana kadar hiçbir insanı yemeği bırak saldırmıyor, sadece uyuyor umarım bir an önce uyanır." "Hiç birine saldırmasından korkmuyor musun? " "Hayır çünkü saldırmayacağını biliyorum. O açken bile beni korudu ." " Anladım. Eğer ki Nezuko'yu görürsem onu koruyacağım tamam mı?" Tanjirou büyük bir gülümseme ile " Ahh cidden çok minnettarım Makoto-san !"Böyle geçen 7 gün sonunda Wisterya ağaçlarının olduğu bölgeye geldi. Etrafta sadece 5 kişi vardı. Sarı saçlı sürekli öleceğim diye söylenen bir oğlan, kelebek tokalı bir kız yüzünde yara olan bir çocuk ve kırmızımsı saçları ve kırmızı parlayan gözleriyle arkadaşı Tanjirou. Karşısına bakınca yine o iki çocuğu gördü. Aynı anda konuşmaya başladılar " Tekrar hoş geldiniz. Tebrik ederim. Canlı ve hala konuşabilmek sanırım en iyisi." . Kelebek tokalı kız hala parmağına konan kelebekle oynarken sarı saçlı çocuk hala söyleniyordu. Yüzünde yara olan çocuk birden konuşmaya başladı " Eh? Şimdi ne yapmam gerekiyor? Şekil Kılıcım nerde?" "Öncelikle üniformanın parasını ödemelisin. Sonra ölçüleriniz alınacak. Ondan da sonra rütben belirtilecek. 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10 tane rütbe var. Siz 10. rütbe yani en düşük rütbesiniz." Yaralı çocuk " Kılıçtan ne haber?" Diye söylendi. " Bugün hepiniz Tamahagane alaşımından külçe seçeceksiniz. Kılıçlarınız 10 ila 15 gün içerisinde tamamlanacak. Ayrıca, şu andan itibaren kasugaigarasu her birinizi takip ediyor olacak." Dediği an gökten 4 tane karga, bir tane serçe indi. Makoto ' nun koluna kargalardan biri kondu. Yandaki sarışının koluna ise serçe kondu. İçinden kıkırdamak gelmişti Makoto' nun ama yapmadı sonuçta onun bir imajı vardı değil mi? Çocuklardan biri "Kasugaigarasu öncelikli olarak iletişim amaçlı kullanılan kargadır. " Dedikten hemen sonra kargalardan birinin bağrışı duyuldu. Yüzünde yara olan çocuk kargasını kovduktan sonra beyaz saçlı çocuğa saldırdı. Ve " Aptal bir karga ha! İstemez kalsın! Benim istediğim şey bir kılıç!! Hemen şimdi bana kılıcını vereceksin! İblis avcılarının kılıcı!! Renk değiştiren kılıç!! "
Tanjirou olaydan geri kalmadan hemen bağıran çocuğun - bu Makoto' nun ona taktığı isim- bileğini tuttu ve " Hemen o kızı bırakıyorsun! " " Huh? Sende kimsin lan? Cesaretin varsa dene de gör!! "Tamam artık olaya müdahale edebilirdi. "Hey Tanjirou! Bırak onu." Dedi. Tanjirou denileni ikiletmeden bıraktı. Makoto bağıran çocuğa yaklaştı ve kulağına eğilip fısıldadı " Eee kendine neden bu kadar güveniyorsun ? He söylesene yetenekli olduğun için mi? Yoksa iblis eti yediğin için mi ? Bence ikincisi. Ne kadar iblis yersen ye seni şuracıkta sinir sisteminden etkisiz hale getirebilirim anlaşıldı mı? Bir daha asla böyle bir şey yapma ve sabırlı ol uslu köpekçik. ". Geri çekildi ve Tanjirou' nun yanına gitti . Hemen sonra kılıçları için alaşım seçtiler.
Eve dönüş yolunda Tanjirou ile çoğu yolu gitmişti çünkü Tanjirou zar zor yürüyebiliyordu. Gideceği yere kadar ona eşlik edecekti. Vardıklarında akşam olmuştu yokuşu indiklerinde evin kapısı içten kırılarak açıldı. Kapıdan siyah upuzun saçlara sahip, ağzında bambudan ağızlık olan bir kız çıktı. Tanjirou hızla kızın yanına koştu - aslında yere çakıldı- bir yandan da bağırıyordu " Ahh, Nezuko uyanmışsın! ". Kız hemen ona dönüp ona sarıldı. Arkalarından goblin maskesi olan yaşlı bir adam sarıldı. Büyük ihtimalle ustası Urokudaki idi. Hemen sonra Nezuko ve Tanjirou beni yanlarına alıp sarıldılar. Uzun zaman sonra böyle kucaklanıyordu Makoto.
Yaratmaya çalıştığı imaj anında yok olmuştu. Gözlerinden aşağı akan yaşlarla o da onlara sarıldı. Çok güzel ilişkiler edinmişti seçmelerde bu yüzden mutluydu...
Pek iyi olmadı ama olsun. Lütfen yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmeyin teşekkürler!!!
17.01.2021
18.01.2021: Watty kafayı yedi. İlk yayımladığımda yazdıklarımın yarısı, medya ve gif kaydedilmemişti. Bu gün fark ettim. Hemen tekrar yazdım ama daha az kelime oldu〒▽〒
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-Kimetsu No Yaiba- Başka bir hikaye (Bırakıldı Ama Okuyun)
De Todo-Öylesine yazılan bir fic- Ailesini kaybetmesiyle yıkılan hayatını tekrardan düzeltmesi için bir şans elde eder Makoto. Hayatı tam düzene girmişken tekrardan yıkılır aynı şekilde... İşte o zaman kararından emin oldu, iblis avcısı olup Muzan denilen...