İyi okumalar dilerim canlarım!!!❤❣💕💗💓💖💜💙💚💛💘💝
"Lanet olası bedenin sana ihanet ediyor"
Bedeni ona her zaman ihanet etmişti. Güçlü olması gerektiği her an vücudu onun isteğinin tam tersini yapmıştı.
Kendisi kadınsı bir vücuda sahipti. Aynı şekilde kadınların yaptığı makyajları, taktıkları takıları, giydikleri kıyafetleri seviyordu. Bu yüzden toplumdan dışlanmıştı. Ama bu konuda ona destek olan birisi vardı;
Annesi.
Makyaj yapmasına yardım ederdi ona yeni takılar alırdı, ta ki ölene kadar. Daha annesinin yasını tutamadan babası onun eğitimine başlamıştı. Ona ağır geliyordu bu eğitim her günün sonunda yataklara düşüyordu. Artık babası ondan ümidi kesmişti. Ama Hakura iblis avcısı olmayı kafasına takmıştı. Kendine uyacak bir teknik geliştirdi, Kar tekniğini.
iblis avcısı olduktan 6 ay sonra Hashira olmuştu. O zaman 13 yaşındaydı. O zamanların gelmiş geçmiş en genç hashirasıydı.
Yine bir kış gecesi görevden dönerken bir dağdan geçiyordu. Bir ışık görmüş o tarafa doğru yönelmişti ve orada bir adam görmüştü. Karlı bu dondurucu gecede durmaksızın dans ediyordu. Onu uzaktan izlemeye başladı Hakura. Cidden çok güzel dans ediyordu. Dans figürlerini biraz kılıç tekniğine benzetmişti. bunları düşünüyordu ki bir kadın yanına geldi. Ona uzakta durmamasını gelip onunla birlikte eşini izlemeyi teklif etti. Hakura sabah güneş doğana kadar dans eden adamı izledi sanki büyülenmiş gibi. Sabah gitmek istemişti. Ama onu bırakmadı bu aile. Onu misafir ettiler. Hakura'nın o güne kadar gördüğü en kibar aileydi Kamado ailesi.
Çok etkilendiği o dansı biraz değiştirerek bir teknik geliştirdi; Işık tekniği
.
.
.
Hayatı güzel gidiyordu şu an ölemezdi. Arkadaşlarını bırakamazdı. Görevini tamamlamalıydı. Çocuklara söz vermişti geri döneceğim diye. Ölemezdi, Ölmemeliydi.
Savaş son hız devam ediyordu. Ama Hakura'nın saldırı gücü zayıflamıştı. Ara sıra yalpalıyor ama dengesini koruyordu. Son kalan gücüyle saldırdı iki iblise. Yaralar açmış olsa da hemen iyileşiyordu. Tekrar saldıracaktı ki kan kusmaya başladı. Yere çöktü. Gözleri net görmemeye, kafası dönmeye başlamıştı. Hayır, olmaz olamaz ölemezdi söz vermişti. Kolları artık dayanamadı ve yere yığıldı.
Konuşan biri duydu yarı ayık haliyle. " Huh? Dövüş bitti mi? Oysaki Muzan-sama yardıma ihtiyacınız olduğunu söylemişti. " "Bizim o kadar güçsüz olduğumuzu mu sandın Akaza-Dono?" "Evet. Duyduğuma göre numaranızı en hızlı anlayan kişiymiş. Ve Daki'nin kafasını rahatlıkla kesebiliyormuş. Yanılıyor muyum? " "Hayır doğrusun. Ama ona yazık oldu be. Çelimsiz falandı ama güçlüydü. Ölüverdi." "Aptal mısın nii-san? Ölmemiş hala nefes alıyor ama biraz sonra ölecek." dedi Daki."Yazık, yazık. Bu gencecik yaşında hasihra olmuş ve çok büyük yükler üstlenmiş. Acıyorum ona be birader." "Sizi aptallar! Muzan-sama hiçbir hashiranın ölmesini beklemeyin, onları iblise dönüştürün demedi mi?!" diye çıkıştı ikisine kaza isimli kişi. "Ama baya güçsüz duruyordu. Ve ayrıca dönüştürdüğümüz hashiraları kendimize bağlayacağız dedi. Ama biz zaten nii-san ile bağlıyız. Bu yüzden yapamayız." diye Gyutaro ile kendisini savundu kız."Ahh! Her neyse ben yaparım."
Olanları biraz geç kavradı Hakura. Onu... iblise dönüştüreceklerdi! Hayır istemiyordu. Ölmeyi tercih ederdi! Üzerine eğilmiş yarasına kanından damlatan adamı engellemeliydi. Engelleyemedi o gücü tükenmiş kollarla. Gözleri yavaşça karardı ve bilincini kaybetti.
Biraz kısa oldu ama elimden en fazla bu geldi. Lütfen beni bağışlayın. Bu arada size bir şey sormak istiyorum sizce Tanjirou ile kimi shiplemeliyim?
Tanjirou x Zenitsu mu?
Tanjirou x Rengoku mu?
Tanjirou x Giyuu mu?
Hangisini seçtiğinizi belirtirseniz çok mutlu olurum. Okuduğunuz için teşekkürler ❤🧡💛💚💙💜🤍❣💕💞💓💗💖💘💝
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-Kimetsu No Yaiba- Başka bir hikaye (Bırakıldı Ama Okuyun)
De Todo-Öylesine yazılan bir fic- Ailesini kaybetmesiyle yıkılan hayatını tekrardan düzeltmesi için bir şans elde eder Makoto. Hayatı tam düzene girmişken tekrardan yıkılır aynı şekilde... İşte o zaman kararından emin oldu, iblis avcısı olup Muzan denilen...