texting with alex turner

862 47 192
                                    

Alex o sabah uyandığında huzurluydu. İyi uyumuştu ve geç uyandı. Yatağın diğer tarafının boş olduğunu anlaması saatler aldı ve tembellikle yataktan kalktı. Chloe'nin yatak odasından ayrılıp banyoda aldığı kısa bir duşun ardından merdivenlerden indi.
Chloe geniş oturma odasının tüm camlarını açmış, Amerikan tarzında döşenmiş mutfağında kahvaltı hazırlıyordu. Alex biraz durup onu izledi çünkü bu bir klasikti. "Günaydın, Chloe."

"Günaydın Turner," özenle hazırladığı tabakları masaya yerleştirdi ve Alex'in ıslak saçlarına bakarak gülümsedi. "İyi uyudun mu?"

Alex masaya otururken kafasını sallayarak cevapladı. "Dinlenmiş hissediyorum." Çatalını Chloe'nin klasik İngiliz kahvaltısına batırdı ve büyük bir lokma aldı. "Bunu özlemişim, annem yapardı."

Chloe kaşlarını kaldırarak kahvesini yudumladı. "Arielle yapmıyor mu?"

Alex yemeğini iştahla yerken duraksadı. "Amerikalı o."

Chloe gülümsedi. Görüyorsun işte Alex dedi içinden, sana uygun olan benim.

Alex uyandığından bu yana çalan telefonunu sessize aldı. Arielle durmadan arıyordu ve bu onun sinirlerini bozdu. Sonrasında Arielle, Chloe'yi aradı. Chloe çağrıyı cevapladı ve Arielle'nin ağlamaklı sesini dinledi.

Chloe arkadaşına eğer kendisini daha iyi hissedecekse onun evine gelebileceğini ve istediği kadar burada kalabileceğini söyledi. Arielle öğleden sonra orada olacaktı. Alex umursamadı ve kahvaltısını bitirdi.

"Akşama New York'a uçuyorum," dedi kahvesini yudumlarken. "Birkaç hafta yokum."

Chloe üzülmüştü. Alex ile aralarının sonunda iyi olduğunu düşünmüştü ve şimdi o gidiyordu. Alex sıklıkla seyehat ederdi. Chloe ise evde kalıp onun tüm konserlerini izlerdi.

Alex onun üzüldüğünü fark etti. Chloe bir anda ayağa kalkarak bağırdı. "Aman tanrım saçların ıslak ve tüm camlar açık," oturma odasında hızla ilerledi. "Seni hasta edeceğim, Turner!"

Alex onun bu haline güldü. "Seni özleyeceğim, Chloe."

Chloe bunun üzerine arkasını dönerek ona baktı. Onunla dalga geçip geçmediğini anlamak ister gibi gözlerini bir süre onun üzerinde gezdirdi. Alex ciddiydi. Chloe dün geceden beri kendini bir rüyayı yaşıyor gibi hissediyordu. Alex yanında uyumuş ve çekip gitmemişti. Onunla birlikte kahvaltı yapıp sohbet bile etmişti. Tüm bunlar onun çaresiz aşkı için oldukça büyük gelişmelerdi ve Chloe kelimenin tam anlamı ile cennetteydi.

Yaklaşık bir saat sonra Alex evden ayrıldı. Chloe ise etrafı toplayarak arkadaşının gelmesini bekledi. Öncelikle, gelmesini istemiyordu. Alex'in onun olması gerçeğine kendini çoktan alıştırmıştı ancak bedeninde ondan bir parçayı taşıyor olması Chloe için katlanılmazdı.

Alex'in bebeği istememesi onu çok mutlu etmişti. Günün sonunda Alex onunlaydı. Ne zaman bir şeylerden kaçsa hep onunlaydı. Chloe gülümsedi.

Çok geçmeden Arielle kapıyı çaldı. Chloe arkadaşını içeri davet etti ve neredeyse saatler süren ağlamalarını dinledi. Chloe için buna katlanmak zordu ancak birkaç kadeh ile daha çekilir hale gelmişti.

"Anne olmak istiyorum, Chloe. Alex'i seviyorum ve onunla bir ailem olsun istiyorum. Bunun nesi yanlış?"

Chloe gözlerini devirdi ve şişede kalan son şarabı kadehine boşalttı. "Belki de o istemiyordur?"

Arielle arkadaşının bu sözleri üzerine burnunu çekti ve kanepeye uzandı. "Bebeğimi kaybetmek istemiyorum."

Chloe sinirle kahkaha attı. Buna daha fazla katlanamadı ve ayağa kalktı. "Dışarı çıkalım."

Fuckgirl ⚜️ Alex TurnerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin