Kayıp Prıncess : Rose Cınderella

Bölüm 16 : Gerçek Ortaya Çıktı

Bu bilekliğin sahibini tanıyorum . Kolundan bir an bile çıkmıyordu . Üzerime kahve döktüğünde , masamıza servis yaparken ve onu kurtardığımda . 

Flashback 

Rose : Ahh afedersiniz .

Hawk : So-sorun değil .

Rose : Yandınız mı ? Ay buda soru mu tabikide yandınız . Çok özür dilerim .

Hawk : Gerçekten sorun değil .

Rose : Alın bu peçeteyi lütfen .

??: Burada ne oluyor .

Hawk : Hiç bir sorun yok .

??? : Rose birazcık daha dikkatli olmalıydın . Özür dileriz . Lütfen bir şeyler ikram etmemize izin verin .

Hawk : Hiç gerek yoktu .

...

Astoria : Hey onları biz alalım madem .

Hawk Rose'nin elinden tepsiyi aldı . Rosede servis yapıp tepsiyi eline aldı ve gitti . Bilezik kolunda idi .

...

Rose'ye araba çarpmak üzereydi . Hawk büyük bir cesaret göstererek onu kendiyle beraber kaldırıma itti ve bir yerine zarar gelmemesi için bırakmadı . Ayrıldığında ise bilezik kolundaydı (Bilezik bileklik fark etmez :D)

Flashback Son

Hala şok içerisindeydim . Gerçektende prenses Rose idi . Tahminlerim beni yanıltmamıştı . 

Aker 1 : Heyyy prensesin odasından sesler geliyor . 

Asker 2 : Orada lırılacak çok fazla şey var . Eğer kraliçe kırıldıklarını fark ederse biteriz .

Asker 3 : Kesin yine kurbağalar .

Asker 1 : Koşunn hemen yakalayalım onu . Hiç bir yere zarar veremeden .

Tam o sırada büyük bir akıl sergileyerek pencereyi açtım ve gözükmeyecek şekilde bir yere saklandım . Askerler beni bulursa eğer büyük annem beni haşlardı . Umarım bir an önce odadan çıkarlardı .  Askerlerin içeri girdiğini durunca ses çıkarmamak için nefesimi tuttum .

Asker 1 : Burada kurbağa yok .

Asker 2 : Hizmetliler camı açmış olmalı .

Asker 3 : O zaman sorun yok demek .

Asker 2 :Hadi camı kapatarak dışarı çıkalım .

Asker 1 : Peki o halde çıkalım .

Ohh uzun atlatmıştım . Kapıda bir anda kilit sesi duydum . Kapıyı üzerime kilitlemiş olamazlardı değil mi ? Hızla saklandığım yerden çıktım . Cam kapalıydı ve kapıya baktığımda açılmıyordu . Ah salak Hawk işte şimdi başın dertte idi . Bu odadan nasıl çıkmayı planlayacaktın !

Odada da olta atarken camdan dışarı baktım . Biraz yüksekti ama asa ile halledilebilirdi . Sorun şu ki fark edilecektim ama yakalanmaz isem hiç bir şey olmazdı . Hızla camı açtım ve dışarı ayağımı uzattım . Bir anda kapıdan anahtar sesi geldi . Askerler anlaşılan akıllı çıktı . Bir an önce kaçmam gerekiyordu ama nereye ? 

Hızla aşağı atladım ve cebimdeki asayı çıkararak kar sihri yaptım . Bahçenin oraya koşturdum ve duvarlara ulaştım . O sırada bir asker beni fark edip 'Hey dur sen kimsin ? ' diye sordu .

Ben ise yüzümü bile göstermeden duvarı tırmanıp kaçtım . Sihir yapamazdım çünkü benim kim olduğumu direk anlarlardı . 

Duvarları aştıktan sonra koşturdum . Eve yani sarayıma dönmem gerekiyordu ama büyük annem çoktan yokluğumu fark etmiştir zaten . Bir anda aklıma geçitler geldi . Sindrella şatosuna çok yakın bir geçit vardı . Eğer biraz hızlı koşarsam askerleri geçitten geçerek atlatabilirdim . Hızla geçidin olduğu yere doğru koştum . 

 ...

HAKİM BAKIŞ AÇISI İLE ANLATIM 

Hawk askerlerden kaçmak ile meşguldü . Peki ya Rose ve diğerleri  , onlar ne yapmaktaydı ? 

Rose okulu bitmiş ve bu yüzden kafeye gitmekteydi . Kafeye varınca direk içeri girdi . Çalışanların üstünü değiştirdiği odaya gidecekken yolda iş sahibi onu durdurdu . Şaşkınca ona bakarken iş sahibi onu kovduğunu söylemişti .

Rose buz kesmişti bunu duyduğunda . Hemen nedenini sordu . Adamın cevabı ise şu olmuştu : 'Maalesef artık bu kafe pek işlek değil . Geçen gelen grup bile burayı popülerleştirmek için yetmedi . İşçi sayımızda bu küçük kafe için epey fazla . Senin zaten çalışman gereken bir okulun var . Maalesef seni çıkarmam gerekti . Benimde size ödeyebilecek param kalmadı çünkü . ' .

Rose ise ' Ama ben , beni kovarsanız nerede böyle part time iş bulabilirim ki ? ' diyerek cevapladı .

Adam : Orasını bilmem ama bugün çalışmayacaksın . Eğer eşyaların varsa al ve müşteri değilsen çıkmanı rica edeceğim . Çıkmadan uğrada çalışma ücretini verip sigortanı kesip öyle yollayalım seni .

Rose : Ovv öyle mi ? Hiç bir eşyam yok sağolun . Hatta sizin olan eşyalarda bende kalmasın . Buyurun .  (Bir kaç eşyayı sertçe eline tutuşturarak .) 

Daha sonrasında da ' Çalışmadığım günlerin parasını da almayacağım . ' dedi ve sertçe orayı terk etti . 

(Adamın vereceği para onu bir kaç haftalığına idare etmesi için öylesine vermek istediği bir şey idi ama Rose kabul etmedi . )

 Adam öyle olsun madem diyerek işinin başına döndü . Yanında ki müşterilere sırıtarak ' afiyet olsun .' dedi . 

Rose ise adama saydırarak yolda yürüyordu . Biraz sinirli biraz kırgın baya da bir üzgündü . Eve gidene kadar kendine hakim olamamış ve bir kaç damla gözyaşı akıp gitmişti yanaklarından .Rose bir iki kere zili çaldı . Açan olmayınca çantasındaki yedek anahtarı çıkarıp kapıyı açtı . İçeriden değişik sesler geliyordu ama tam anlayamamıştı . Hızla içeri girdi ve sağ tarafında kalan salona baktı . Annesi ve babası kanepede oturmuş ve Vanessa'nın karnındaki bebeğe sevimli sözler söylemekteydiler . Bir anda Vanessa hopladı ve 'Tekme attı . ' dedi . O sırada babası kulağını Vanessa'nın karnına yaslayıp dinlemeye çalıştı . Vanessa : Güzel kızım benim azıcık sabret . Çok az kaldı . ' dedi . Babası ise 'Güzel meleğim dört gözle seni bekliyor olacağız hiç acele etme . ' dedi . Rose dayanamayıp anne ve babasına seslendi ama ailesi oralı bile olmamışlardı . Tekrar seslenmiş ama onlar yine duymamıştı . 

Zaten Rose üzgündü bir de bunlar vurmuştu onu sırtından . Hızla dışarı fırlayarak kapıyı sertçe arkasından kapadı . Biliyordu işte . Hep böyle olacağını bekliyordu . Ailesinin gerçek çocukları olduğunda onu umursamayacağını biliyordu . Daha bebek doğmadan bile başlamışlardı onu umursamamaya . 

Rose en sonunda ağlayarak evin etrafından uzaklaştı . O eve bir daha asla geri dönmek istemiyordu . 

Gittiği yönü de bilmiyordu , kime gideceğini de . Yol kaderini belirliyordu . Yol onu nereye veya kime götürecekse yeni geleceği o olacaktı .  Rose bir anda bir köşe başından döndü ve dönmesi ile birine çarptı . Daha sonrasında ise çarptığı kişi ile birlikte yeri boylamışlardı . 

Rose şaşkınca hemen çarptığı kişinin üzerinden kalktı ve ona baktı . Çocuk ise 'Yer paspası olduk şimdide iyi mi ? ' diyerek ayağa kalktı ve üstünü sirkeledi . Hemen kimin ona çarptığını görmek için kafasını kaldırdı . 

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

 Gençler bölümü nasıl buldunuz ?

Peki ya bu çarpışan ikili kimdi ?

Rose gerçekten evden kaçıyor muydu ?

Yoksa Rose sihirli dünyayı keşfedecek miydi ?
Ailesi daha doğmamış olan bebekle konuşuyordu peki ya Rose'nin gittiğini duydular mı ?

Umarım bölümü beğenmişsinizdir .

Yeni bölümlerde görüşmek dileği ile Hoşça ve sağlıcakla kalın :)