42🌹

3.4K 245 227
                                    

Oy sayıları düşmeye başladı...

Eh, artık bir duyuru yapmam gerektiğini düşündüm.

Bakın, sizi oy vermeye zorlayamam/zorlamam. Zaten beğeniyorsanız oy verirsiniz.

Ama şöyle bir durum var;

İstek yazıyorsunuz, onları yazıyorum, okuyorsunuz, yorum yapıyorsunuz ama oy vermiyorsunuz.

Saçma değil mi? Okuyup okuyup hem oy vermiyor hem de istek yazıyorsunuz.

İlk başta o kadar umursamayıp iyi bir yaklaşımda bulunup istekleri yazmıştım ama artık iyi niyetimin suistimal edildiğini düşünmeye başladım.

Ve bundan ciddi anlamda nefret ederim. İyi niyetli yaklaşımımdan yararlanmaya çalışıyorsunuz demek oluyor bu.

Artık bu durumun yaşanmasını istemiyorum. Bu yüzden bir karar aldım.

Oy vermezseniz istek de veremezsiniz. Verseniz bile isteğinizi ciddiye almayacak, cevap verme gereği bile duymayacağım.

Bir süre sonra bu kuralı kaldırırım belki ama şuanlık böyle olacak. Ya da kaldırmam, keyfim bilir.

Biraz kırıcı konuşmuş olabilirim. Zaten oy veriyorsanız üstünüze alınmayın bile. Şahsen bu durumla çok karşılalıyorum ve artık canıma tak etti.

Okuduğunuz için teşekkürlerimi sunar ve iyi okumalar dilerim~♡

-

Bir davette, evde veya herhangi bir yerde dans ederseniz tepkileri, hareketleri nasıl olur?

Not: Çoğu yerde size aşık olduklarını düşünün çünkü ağırlıklı olarak o şekilde yazdım. Eh, gerçekleri ve shipleri yansıtmadığını söylememe gerek yoktur herhalde?

Slenderman: *Sen haricinde herkes ava çıkmıştı. Koltukta bıkkın bir şekilde oturmuştunki gözün koltuğun diğer ucunda oturmuş, insan formunda kitap okuyan Slender'a kaydı. Onun yanına doğru koltuk üzerinden kaydın. Okuduğu kitaba göz ucuyla baktın ve gözlerini devirip kitabı elinden aldın. Sana soran gözlerle baktığında tebessüm edip onu bileklerinden kavradın. Güçlü bir şekilde kendine doğru çektiğinde neredeyse yere düşüyordunuz ama o, son anda ayakta kalmayı becerebilmiş ve belinden tutup düşmeni engellemişti. Bunu fırsat bilip elini omzuna koydun. Kısık bir sesle "Dans edelim mi?" diye sordun. Gözlerini gözlerinden ayırmadan başıyla onayladı. Ve sanki her şey planlanmış gibi, arkadan klasik müzik çalmaya başladı. Dans etmeye başladınız. O, bir elini beline koymuş, diğeriyle ise elini tutmuştu. Şarkı boyunca gözlerinizi birbirinden ayırmadan, büyük salonun ortasında salına salına dans ettiniz.*

Offenderman: *Güneş batıyor ve yansımasını bir ayna misali yansıtan denizi turuncuya boyuyordu. Kollarını büyük balkonun direklerine yaslamıştın. Eteğin rüzgarda dalgalanırken sen, kumsala vuran dalgaları ve kumsalda yürüyen çiftleri izlemeye başladın. Bunu, beline bir el sarılıncaya kadar devam ettirdin. Başını kaldırmadın ve yansımasının bile gözlerini kızıla boyadığı güneşe baktın ve gözlerini kıstın. Sana sarılan kişinin Offender olduğunu biliyordun ama umursamamıştın. Balkonun aşağısındaki caddede bir kaç sokak müzisyeni bir şarkı tutturmuştu. Offender seni belinden tutup kibarca çekmişti. Gülümsemiş ve ellerini omuzlarına koymuştun. Bayağı iyi dans ediyor ve anın tadını kaçıracak şeylerden sakınıyordu. Arada sırada seni havaya kaldırıyordu ve sende gülüyordun. Aranızda bir diyalog geçmeişti, gözleriniz konuşmuştu sanki. Kendinizi dansın ritmine bıraktınız ve güneşin batmadan önceki son ışıklarına kadar dans ettiniz. Kahkahalarınıza eşlik eden martılar, denizin sert ama sessiz dalgaları ve saçlarını uçuran rüzgar o günü unutulmaz kılmak için olan sebeplerin sadece bir kaçı idi.*


𝐂𝐫𝐞𝐞𝐩𝐲𝐩𝐚𝐬𝐭𝐚 𝐑𝐞𝐚𝐜𝐭𝐢𝐨𝐧𝐬Where stories live. Discover now