𝐂𝐫𝐞𝐞𝐩𝐲𝐩𝐚𝐬𝐭𝐚 𝐑𝐞𝐚𝐜𝐭𝐢𝐨𝐧𝐬

11🌹

Akşam seni çatıda oturur şekilde bulurlar. Neden orada olduğunu sorduklarında "Yıldızları sayıyorum." Dersin. Peki Creepypasta'lar ne tepki verirler?

Slenderman: Dikkat et! Ya düşersen? *Ona "Eğer düşersem sen kurtarırsın zaten..." diye cevap verirsin. O başını biraz kaşır. Sonra onaylar bir biçimde sallar.* Evet, ama böyle bir şey olmaması için... *Uzuvlarını beline sarar ve çatıdan inmeye başlar* Çatıdan insek daha iyi olacak...

Jeff: İşsiz misin kız? *Dediği sözle gülümsersin ve gökyüzüne bakmaya devam edersin. Gözlerini devirip üflese bile, o da bu anı bekliyordu. Romantik bir anı... Yanına gelir ve elini omzuna atar. O da gökyüzüne bakar.* O zaman gel birlikte sayalım, iki işsiz. *Gülümsersin ve başını onun omzuna yaslarsın. Biraz kızarır. Kalbi hızlanır.*

Jane: Peki... *Eve geri indi. Geldiğinde elinde bir paket çekirdek vardı. Senin gibi çatının saçaklarına oturdu ve ayaklarını aşağı sarkıttı. Paketi sana uzattı. Kendi de bir avuç aldı ve çitlemeye başladınız. O gece yıldızları saymak yerine tüm Zalgoid'lerin dedikodusunu yaptınız.*

Liu: *O, büyük salonda kitap okuyordu. Senin eksikliğini hissetmesi uzun sürmedi. Etrafına bakındı. Yoktun. Kitabını koltuğunun altına sıkıştırdı ve ayağa kalktı. İsminle seslenerek tüm evi dolaştı. En sonunda Slender'a sordu. Çatıda olduğunu öğrenince apar topar çatıya çıktı. Sana bir şey olmasından endişelenmişti. Seni orada sağ bulunca nefesini verdi. Sonra sessizce yanına geldi ve korkmaman için önceden seslendi. Yanına oturdu.*    (Y/N), burada ne yapıyorsun? *Söylersin. Tebessüm eder.* Hadi birlikte sayalım. *Elini tutar ve saymaya başlarsınız. Parlak bir yıldızı göstererek konuşur.* Bak (Y/N), şu yıldız senin güzelliğinin yanında sönük kalıyor. *Kızarırsın.*

Ticci Toby: Aaa bende sayacağım! *Koşarak yanına gelmeye çalışmıştı ama ayağı bir kiremite takılıp kaymıştı. Tam çatıdan aşağı düşecekken onu ayağından tutmuştun. Sana korkmuş bir yüz ifadesi ile bakıyordu.* (Y/N)! Kurtar beni! Ölmek istemiyorum! En son waffle yediğim tarih iki saat önce! Tanrım, uzun süredir yememişim! *Onu yukarı çektiğinde acele ile gider. Bir kaç kiremiti düşürür.*

Masky: *Sırtını duvara yaslamış, evin önünde sigara içiyordu. Başını yukarı kaldırdığında iki bacak gördü. Sen olduğunu anlayınca aşağıdan seslendi.* Şşş kız (Y/N)! Napıyorsun orada? Düşeceksin! *Ona gülümsedin ve gökyüzüne bakmaya devam ettin. O ise homurdandı  ve yanına doğru yol aldı.* Bir gün beni dinlemediği için pişman olacak...

Hoodie: *O, çatıya sadece etrafa bakmak için gelmişti. Senin orada olduğunu görünce ifşanı çekebileceğini düşünüp kamera kurdu. 1-2 saat sonra gelip kamerayı kontrol etti. Bir tane bile ifşan yoktu. Sana seslendi.* Hey! (Y/N)! Orada ne yapıyorsun? *Söylersin.* Pff, peki... *Kamerasını alıp gitmişti. Bir yandan da homurdanıyordu.* Ne işsiz insanlar var...

Ben Drowned: *Çok fazla video oyunu oynadığı için Slender ona kızmıştı. O da sinirle yanına gelmiş dert yanıyordu.* Çok fozlo oyon oynoyoson Bon, bo çok zororlo! Peh, şu Slender beni deli ediyor! *Ona şöyle bir bakıp işine geri dönersin.* Neden beni umursamıyorsun (Y/N)? Görmüyor musun? *Sana sinirle çıkıştığında sende sinirlenmiştin. Geri zekalılarla mücadele vakfı mıyım ben? Git başımdan, diye çıkıştın ve ona omuz atarak gittin. O ise sinir olmuş, olduğu yerde tepiniyordu.*

E.J.: *Yokluğunu fark etmemişti. Zaten pek de umrunda değildi. Elindeki böbreği yemeye devam etti.*

L.J.: *Seni çatıda görünce arkadan korkutabileceğini düşündü. Sessizce yaklaştı. Birden korkutunca korkup çatıdan aşağı düştün. O ise şaşkınlıkla arkandan bakıyordu. Ardından yüzünde korku belirdi.* Slender beni öldürecek...

Clockwork: *Öyle söylediğinde gözlerini devirip söylenerek gitmişti.* Ah şu ergenler... *Bir kaç dakika sonra yanına geri gelmişti.* Bir derdin mi var yoksa? *Yüzünde merhametli bir ifade belirmişti.*

Sally: Bende bende! *Tam yanına gelecekken Slender onu durdurdu. Sally, orası çok tehlikeli, dedi.* Ama (Y/N) abla niye orada? *Slender nefesini vererek konuştu.* Çünkü     (Y/N), tehlikenin ta kendisi...

Jason: Hıh! Onlar yıldız değil ki... Havada uçuşan taşlar! Asıl yıldız benim! Yani, tek bir tane yıldız var! *Gözlerini devirip işine devam ettin. O ise kollarını kavuşturdu.* Hıh! Hâlâ bir yıldız olduğumu kabul edemiyor... *Başı dik bir şekilde gitti.*

Candy Pop: *Onun da pek umrunda değildin.*

Bloody Painter: *Söylediğinde gülümseyip aşağı inmişti. Geri geldiğinde elinde bir tablo vardı.* Bak, yıldızları çizdim... *Tabloya baktığında kendi yüzün ile karşılaştın.*

İyi bayramlar canlarım💕

İstek alıyorum~