"Hass...sen bebek değilsin!"
Karşımdaki beyaz saçlı çocuk kafasını kaldırıp mavi gözlerini kahvelerime çevirdi.
"Pardon?"
"Sen bebek değilsin."
Kiraz renkli dudakları alayla yukarı doğru kıvrıldı.
"Hadi canım (!)"
Alay kokan sesiyle konuşup elindeki kitabın kapağını usulca kapattı. Kitabı koltuğun yanındaki masaya bırakıp bir bacağını diğerinin üzerine attı. Dirseğini koltuğun kenarına dayayıp başını avucunun içine aldı. Mavilerini tekrar kahvelerime çevirdi.
"Otursana."
Kaşlarımı çatsam da dediğini yapıp karşısındaki tek kişilik koltuğa oturdum.
"Sen yeni bakıcı olmalısın. Ben Ege. Bakacağın kişi benim ve bebek de değilim."
Sondaki iğnelemesine takılmamaya çalıştım.
İlk günden kovulmak gibi bir niyetim yoktu.
"Bende Giray, dediğin gibi senin yeni bakıcınım."
"İşin hakkında bilgi verdiler mi?"
Başımı olumsuz anlamda salladım.
Derin nefes alıp soğumaya yüz tutmuş kahvesinden bir yudum aldı. Fincanı masaya bırakıp tekrar bana döndü.
"Onlar sana yapman gerekeni anlatırlar."
Bıraktığı kitabı eline alıp kapağını açtı ve okumaya başladı.
Ona garip bakışlarımı yolladım.
Bu kadar mıydı yani?
Beyaza boyanmış saçlarla kaplı kafasını kaldırıp bıkkın mavilerini bana çevirdi.
"Bana öyle bakmayı kes, bana kalsa seni şu dakika kovardım bu evden."
"Ben gideyim."
"Bence de."
Tekrar kitabına döndü.
Kahvelerimi ondan çekip ayağa kalktım. Odanın kapısına yönelip dışarı çıktım.
Elisa kapının dışında beni bekliyordu.
"Kim var içeride?"
Elisa'nın endişeli sesiyle kaşlarımı çattım.
Ne demek istiyordu bu kadın?
"Ege."
"Oh tanrım, teşekkür ederim."
"Anlamadım."
Elisa kahvelerini bana çevirdi.
Yüzünde oluşan mahçup ifadeyle elini ensesine atıp kaşıdı.
"Üzgünüm, size yapacağınız işten ve Ege Beyden bahsetmedim."
Arkasını dönüp ilerlemeye başladı.
"Beni takip edin."
Komutuyla peşinden ilerledim.
●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●
"Bakın Ege'ye yaklaşık iki yıl önce çoklu kişilik bozukluğu teşhisi koyuldu."
Gözlerim sonunda kadar açılırken sesimin seviyesine engel olamayarak bağırdım.
"NE?!"
Elisa endişeli bir ifadeyle parmağını dudaklarına götürüp 'sus' işareti yaptı.
"Lütfen sesinizin seviyesine hakim olun."
"Ü-üzgünüm."
"Sorun değil."
"Peki ya tedavi?"
"Tedavisini için iki yıldır çabalıyoruz ama bir türlü düzelmedi. Gitmediğimiz doktor, gezmediğimiz ülke kalmadı ama maalesef ki Ege hiçbir tedaviye tepki vermedi."
Başımı önüme eğdim.
Hem onun için, hemde ailesi için çok zor olmalıydı.
"Peki ya ben ne yapacağım?"
"Siz Ege'nin diğer kişilikleri ortaya çıktığı zaman onları kontrol altında tutacaksınız ve onun kendisine zarar vermesine engel olacaksınız."
"Pekala ama kaç kişiliği var?"
"Tam beş tane."
Gözlerim bu sefer şaşkınlıkla aralandı.
Beş kişiyle birden nasıl baş edecektim ben?
"Birincisi Ege. Bu kişilik değil aslında. Ege'nin kendisi. Sakin ve tatlı bir çocuktur, aynı zamanda çok zeki ve tanımadıklarına ve sevmediklerine karşı sivri dillidir."
Bunu birinci elden tecrübe etmiştim zaten.
"İkincisi Erkin. Ona çok dikkat etmelisiniz. Tehlikelidir ve güvenilmezdir. Ne zaman ne yapacağı belli olmaz. Her an size veya kendine zarar verebilir."
Umarım Erkin hiç ortaya çıkmaz.
"Üçüncüsü Enes. Fazla...cilvelidir. Gördüğü her insana kur yapar. Cinsiyet farketmez. Bu kişiliğe dikkat edin, sizi baştan çıkarmak için her şeyi yapar."
"Ben kızlardan hoşlanıyorum."
"Bu iyi. Her neyse."
Derin nefes aldı.
"Dördüncüsü ise Enis. O, nasıl desem...kız gibidir. Makyaj yapar ve süslü giyinir. Ha birde peruk takıp dışarı çıkmaya çalışır. Onu sakın salmayın."
Tamam, bununla da baş edebilirdim.
"Soncusu ise Emir. Bugüne kadar sadece bir kere ortaya çıktı. Kısa bir süre sonra ise yok oldu. Doktor bu kişiliğin çok tehlikeli olduğunu ve ortaya çıkmamasının iyiye işaret olduğunu söyledi."
"Neden?"
Bu konu ilgimi çekmişti.
"Bu kişilik onun benliğini parçalayıp kendi kişiliğini yok ederek yerine geçebilirmiş. Bu yüzden o geldiğinde elinden geldiğince Ege'yi normale döndürmeye çalış."
"Bunu nasıl yapacağım?"
"Odanda, yatağının yanındaki çekmecenin üçüncü katında sıvı uyku ilacı ve şırınga var. Ona sakince yaklaşıp iğneyi vurabilirsin."
"Peki."
"Yapabilecek misin?"
Kahvelerime kilitlenmiş gözlerle yutkundum.
Başıma büyük bela alacaktım.
"Yapabilirim."
"Aileye hoşgeldin Giray, umarım diğerlerinden daha çok dayanırsın."
《》《》《》《》《》《》《》《》《》
Kişilik bozukluğunu kendime göre yazıyorum yani mantıksız yerler olabilir takılmayın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bakıcı (Gay)
Short StoryParaya ihtiyacı olan bir genç ve çoklu kişilik bozukluğuna sahip olan bir hasta... En fazla ne olabilir ki?