XVIII

4.8K 287 145
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

...

Kim TAEHYUNG

Sabah okula gelir gelmez ilk iş gözlerimin her tarafta Jennie'nin gelme umuduyla gezmesiydi fakat hiçbir yerde bulamamıştım onu.

Onu görememenin verdiği öfkeyle müdür odasının kapısının önünde durdum. İçeri girdim.

Jennie'nin babası oturduğu masasından bana baktı ve derin bir nefes aldı. Alayla gülümseyerek karşısına oturdum. Boğazını temizleyip ellerini masada birleştirdi.

"Evet Taehyung... Seni dinliyorum."

"Asıl ben sizi dinliyorum. Jennie neden okulunu değiştirdi?"

Gözlerini kaçırıp arkasına yaslandı. "Kızımın hayatı seni ilgilendirmez... Başka bir sorun yoksa dışa-"

Sözünü ayağa kalkarak böldüm, yavaşça ona yaklaşmaya başladım.

"Öncelikle kızınız hakkında birçok şey beni ilgilendirir efendim... Ayrıca Jennie'nin hayatına karışmaması gereken kişi sizsiniz..." diyerek masasının önüne geldim.

"Ne yapmaya çalıştığını çok iyi biliyorum Taehyung ama buna izin vermeyeceğim." dedi sinirle. Dudaklarımı kıvırdım.

"Ben bir şey yapmıyorum. Sadece Jennie'yi istiyorum. Ha ama siz derseniz ki ben Jennie'nin nerede olduğunu sana söylemem... O zaman ben de sizin gerçek yüzünüzü ortaya çıkarmaktan hiç çekinmem."

"Jennie şu an yurtdışında. Kendisi istedi gitmeyi. Bana gelip kendisi söyledi bunu. Daha fazla bu aptal hareketlerine katlanamam disipline yollarım seni! Kendine gel... Müdürün var karşında!"

Yalan söylüyordu. Neden yurtdışına gitmek istesin? Gitmek istese bile neden birimize bile haber vermeden gitsin? Yalan söylüyordu başka açıklaması yoktu.

"Buna inanacağımı zannetmediniz umarım... Jennie'yi susturabilirsiniz fakat ben her şeyi herkese söylersem neler olabileceğini tahmin etmek bile istemezsiniz..."

Konuşmasına müsade etmeden saymaya başladım.

"Eğitim bakanlığı sizi işinizden edecek ve  bütün okullarda adınız çıkacak, bir daha kimse kabul etmeyecek sizi. Kariyeriniz ben ağzımı açtığım an son bulacak. Karınız sizden boşanacak, hatta biliyor musunuz? Bu iş mahkemeye bile taşınabilir. Sizin bütün pislikleriniz su yüzeyine çıktığında o kadar pişman olacaksınız ki keşke diyeceksiniz binlerce kez! Keşke Jennie'ye dokunmasaydım da başıma bunlar gelmeseydi!"

Bir süre sessiz kaldı. Konuşmadı. Köşeye sıkıştığının o da farkındaydı. Durmadım ve devam ettim.

"Bana Jennie'yi verin... Ben de sonsuza kadar susayım."

Asla böyle bir şey yapmayacaktım. Ben söylemesem Jennie kesinlikle benim yerime yapacaktı bunu. Sadece bir tür blöftü.

Kafasını kaşıyıp çaresizce düşünürken gözlerini kapatıp açtı ve kaşları çatık bana baktı.

over the moon • taennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin