Sirius ve James bir gün eğlenmek için rastgele bir numaraya mesaj attılar.
+9905*** :
Güller kırmızıdır menekşeler mor
En sevdiğim madendir bor
Eğer tanışmak istiyorsan
Please open the door
Sirius okulun ilk gününe şimdiden geç kalmıştı. Dün akşam her hafta sonu yaptıkları gibi James ile buluşup isimlerini unutana kadar içmişlerdi. Ama Sirius'un okula geç kalması o kadar da önemli değildi, çünkü okul onundu, kimse onu geç kaldığı için azarlayamazdı. Tören 15 dakika da geç başlayabilirdi. Siyah Lamborghini'si yolda adeta su gibi akıp giderken okula gelmesi çok sürmemişti. Arabasıyla okula giriş yaptığında öğrenciler çoktan okulun bahçesine dizilmiş bir şekilde törenin başlamasını bekliyordu. Siyah parlak araba görüş açısına girdiğinde tüm gözler ona dönmüş vaziyetteydi, Sirius kendini beğenmiş bir edayla sırıttı, insanların bakışlarını toplamaya bayılıyordu.
Havalı bir şekilde arabayı park ettiğinde ceketini omuzlarının üzerine atmıştı, şuan kendini podyumda yürüyen bir manken gibi hissediyordu. Kürsüye doğru yöneldiğinde elindeki ceketi Melisa'ya doğru fırlattı, genç kadın panik bir refleksle ceketi yakalamaya çalışırken kocası ondan önce davranarak ceketi havada kapıp Sirius'un kafasına geri fırlattı.
"Piçe bak!" Melisa, kocasının sinirlendiği fark etmişti, nazikçe kocasının koluna girip kocasının ceketinin yakasını düzeltirken sadece onun duyabileceği şekilde mırıldandı.
"Boş ver şu manyağı acısından bana sarıyor." Jeremy kaşlarını hafifçe çatarak karısına döndü.
"Neyin acısından?" Melisa sinsi bir sırıtışla başını iki yana salladı, Jeremy tam ısrar edecekken Sirius konuşmasına başladığı için susmak zorunda kalmıştı.
"Günaydın benim çok değerli para kay-ÖHM! Pardon öğrencilerim ve saygı değer köle-öhm öğretmenlerim." Sirius otuziki diş gülümsemesiyle ellerini kürsüye dayamış öğrencilerinin sabah sabah görmek istemediği acınası sıfatlarına bakıyordu.
"Yeni bir eğitim öğretim yılına daha başlamış bulunuyoruz. Birinci sınıflara allahtan sabır öğretmenlerden bol not diliyorum. Son sınıflara bir tavsiyem olacak, önünüzde üniversite sınavlarınız var. Eğer ki köpek gibi sabah akşam iyice çalışırsanız, benim az önce indiğim mükemmel, yolda adeta kayarcasına ilerleyen son model Lamborghini'nin tekerleklerinden birini alacak kadar şanslı olabilirsiniz. Yani pek de sanmıyorum o kadar şanslı olacağınızı fakat eğer çalışmazsanız tofaşlara bile binemezsiniz. Yani bol bol çalışın, okul aidatlarını geciktirmeyin gerisi benim için önemli değil. Şimdi! Milli marşımızı yönetmesi için kürsüye müzik hocamız Quirrel Bey'i davet ediyorum! Aman hocam dikkat edin düşmeyin."
*
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
532 beğeni 126 yorum
R.J_Lupin :New Job! New Page! My Story!
120 yorum daha...
X: 🔥🔥🔥🔥🔥
Y: Yeni işinde başarılar diliyorum!
K: Yakışıklılık
S: Artık bize bir şeyler ısmarlarsın yeğen.
W: Annenlere selam söyle guzumm
Sexy_sapık01 : Gidişin asla koymadı bana ben yürüyüşünü izlemeye hastaydım, yalnız yürüyüşünü gördük de engelimi kaldırırsan beraber de yürüyebiliriz gülüm
*
*Sapık Kişisinin Engelini Kaldırdınız*
Remus :
Ya allahın kekosu instagramımı rahat bırak
ailem ekli benim orada
Sapık :
İi iste bebğm fna mı?
damatlarını tnımış olrlar
Remus :
Kafayı yiyeceğim
Allahım sabır...
Ne damadı be?
İsme bak bir de, Sexy sapık
Sapık :
e bebqim yaln mı?
hem snn sapıgınm
hmde seksiiyim
*Görüldü*
*
Sirius görüldü yemiş olmanın sıkıntısıyla oflayıp puflayarak ofisinde bir sağa bir sola dolanıp duruyordu. Okul başlayalı bir iki saat olmuş ama Remus hala ortalıklarda görünmüyordu. Odasının kapısının çalınmasıyla biraz duraklasa bile heyecanla masasının başına geçmiş ve gir komutu vermişti.
Melisa yanında Remus ile birlikte yavaşça odaya girdiklerinde Sirius derin bir iç çekmekten kendini alıkoyamamıştı. Çünkü karşısındaki adam fotoğrafta göründüğünden daha uzun ve kesinlikle daha yakışıklıydı. Eğer karizmasının bozulmayacağını bilse oracıkta bayılabilirdi bile. Ama neyse ki adam bu tür şeyler yaşamayacak kadar soğukkanlıydı.
"Müdür Bey, Bay Lupin yeni İngilizce öğretmenimiz."
Sirius Remus'a doğru ilerleyerek elini uzattı.
"Merhaba tanıştığımıza memnun oldum Bay Lupin, umarım hamile kalamıyorsunuzdur?" Odaya sessizlik hakim olurken herkes birbirine boş boş bakıyordu. Sirius kendini tokatlamak istiyorken, Melisa 'Ne diyor bu değişik?' diyormuş gibi bir hali vardı diğer yandan ise Remus olan bitene anlam verememiş ve sadece kaşlarını kaldırmış şaşkınlıkla Sirius'a bakıyordu. Melisa durumu kurtarmak için sahte bir kahkaha attı.
"AHAHAHAHAHA! Müdür Bey espiri yapıyor, izne çıkan İngilizce öğretmenimiz son 6 yıl içinde dördüncü hamilelik iznine çıktı da."
Sirius Melisaya minnettar bakışlar atarken Lupin buna inanmış olacak ki o da ufak bir kahkaha atmıştı. Sirius bu kahkahanın güzelliğine bir tık daha düşse bile kendini kaybetmemeye özen gösterdi.
Lupin "Sizi temin ediyorum Bay Black, hamile kalma gibi bir özelliğim yok." dediğinde Sirius da gülümsemiş ve iki adamda birbirlerinin gözlerinin içine bakarak el sıkışmışlardı.
