Bal||Texting

17🐝

Siz bu kadar çok sevmeyin. Cidden sonra çok üzülüyorsunuz.

-

Bal: Aşkım, iyi misin?

Bal: Eve de gelmedin?

Bal: Bak konumunu da kapatmışsın.

Bal: Canımın içi, bir şey varsa söyle.

Bal: Bir şey yok Deniz. (bu arada kalınları Ada yazıyor.)

Bal: Var güzelim. Neredesin?

Bal: Eda'da.

Bal: Geliyorum.

Yaklaşık beş dakika sonra geldi.

"Hadi güzelim, hastaneye gidelim iyi değilsin." Bir fısıltı gibi gelmişti sesi. "İyiyim Deniz bırak. Eve gidelim."

Beni kucaklayıp dışarı çıkıp arabaya bindirdi.

Yol sadece bir dakika gibi geçti. Zaten gözlerimi açtığımda kolumda serum vardı.

"Neredeyim," diye fısıldadım. Boğazım yanıyordu.

Deniz'i bir an önce görmek istiyordum.

Ve o anda içeri Deniz girdi.

"Uyandın mı?"

"Yok uzaydan dünyaya meteor atıyorum, Deniz."

"O ne alaka?"

"Boşver Deniz."

"Bal'dık, Deniz'e döndük iyi mi?" Dedi ufaktan gülerek.

"Bana ne oldu?"

"Ateşin vardı, serum taktılar.."

"Hım, anladım." Hastalandığıma üzülmüştüm.

Boş boş duvara bakarken, kapı çaldı.

"Okyanus?"

"Ada, geçmiş olsun, ben-" dedi devamı gelemedi.

"Sen?"

"Çok üzüldüm." Ağladığı gözlerinden belliydi. Okyanus'un bana ilgisi olduğunu öğreneli sadece bir gün olmuştu.

Geçti ve elime bir buket papatya tutuşturdu.

"Ölmüş bulamadım, ama bunları kurutursun... Hoşçakal."

O bir okyanustu. Ne olduğu belirsiz, içinde karmakarışık şeyler olan bir okyanustu.

-

Okyanus: Affet, beni Ada.

Okyanus: Ben bugün intihar edeceğim.

Okyanus: Sakın ağlama çok üzülürüm sonra bak.

Okyanus: Ada, şunu unutma.

Okyanus: Benim seni çok sevdiğimi asla kafandan çıkarma.

Okyanus: Okyanuslara gidersen belki kokumu alırsın sevgilim.

Ölmüş papatyam: Gitme, Okyanus.

Okyanus: Çok geç.

Ölmüş papatyam: BENİM YÜZÜMDEN ÖLME LÜTFEN

Ölmüş papatyam: Allah aşkına.

Okyanus: Yağmurda öleceğim ha güzelim.

Sokağa baktım. Ölmesini istemiyordum, aslında yanına gitmek istiyordum fakat, Deniz'e ihanet etmek istemiyordum.

-
düzenlenmiştir.