yara.
Şimdi sen benden uzakta mutluyken ben senin yokluğunla sınanıyorum, kalbime aşıladığın acıyla yaşamaya çalışıyorum. Şimdi sen biz olmaktan çok uzakken ben bir zamanlar biz olabildiğimiz için şükrediyorum. Ne garip değil mi? Dün elimi uzatsam dokunabileceğim kadar yakınımdayken şimdi yüzünü bile göremeyeceğim kadar uzaktasın. En kötüsü de kalplerimizin birbirinden çok daha uzakta oluşu.
Sevmek böylesine ağır bir duygu muydu yoksa ben mi çok abartıyorum bilmiyorum ama seni sevmek beni hem mutlu ediyor hem de dayanılmaz bir ağrıya sebebiyet veriyor. Sanki bir kafesin içindeyim ve çıkamıyormuşum gibi hissediyorum. Sanki ölümcül bir hastalığa yakalandım ve tek şifam sensin.
Bazı şeyler için çok geç kaldık sevgilim. İkimizde hatalar yaptık ve bu hatalar bizi bitirdi. Bizi, biz bitirdik. Başkası değil.
Keşke her şey çok daha farklı olabilseydi ama bizim hikâyemiz de böyleymiş sevgilim. Sonu ayrılıkla biten ve geriye sadece iki kırık kalp bırakan bir hikâye... Yine de iyi ki diyorum, iyi ki seni tanıdım... Çünkü seni tanımasaydım hiç böyle güzel sevemez ve sevilemezdim. Sonu acı ve ağrılarla bitse de güzeldi sevgilim. Seninle olmak çok güzeldi.
Sana kızgın ve kırgın olduğum yanlar olsa da, seninde bana karşı aynı şeyleri hissettiğini biliyorum. Çünkü ikimizde, istemesek bile birbirimizi üzmeyi başardık ve bunun sonucunda aynı duyguları paylaşır olduk. Ayrılırken bile gözlerindeki o kırılmışlık hissiydi beni paramparça eden. Bana olan sevgin azalsa bile hâlâ kırgındın bana, benimde sana kırgın olduğum kadar.
Oysa birini kırmak bu kadar kolay olmamalıydı. Birbirimizi bu kadar çok kırmamalıydık. Fakat bazı şeylerin geri dönüşü yok değil mi? Ne ben hatalarımı düzeltebilirim ne de sen kalbimde açtığın yaraları sarabilirsin.
Esasen buna ihtiyacım var. Yaralarımı sarmana, yanımda olmana ihtiyacım var. Lâkin sen ardına bile bakmadan gittin sevgilim. Hiç gitmeyeceğine inandığım adam, soğuk bir günün akşam saatlerinde ayrıldı benden. Hep beraber gittiğimiz ve hoş vakitler geçirdiğimiz o yerde terk etti beni.
Canımı en çok yakan ne biliyor musun? Hep yanımda olacağını hissettirdin bana. Kavga etsek bile bir zaman sonra yine beraber olacağımıza inandırdın beni. Ve ben yine aynı şeyi bekledim. Yine bir süre sonra barışacağımızı düşündüm, belki de buna inanmak istedim. Fakat barışmayı bırak, o günden sonra bir daha görüşmedik sevgilim. O gün her şeyin bitişiydi. Ve bunu içten içe bilsemde kabullenmek istemedim. Bunun doğruluğunu yok saydım ve kendimi kandırmayı seçtim. Ve bununla birlikte kendime yaptığım yanlışlara yeni bir tanesi daha eklenmiş oldu.
ღ
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Veda ও mektup.
Short Story❦ tamamlandı. ❦ vedalar can yakar sevgilim, sana veda etmeye henüz hazır olmasamda, artık bundan kaçmamam gerektiğini anladım. ve bu mektuplar da yalnızca sana veda edişimden ibaret.