hayal.
Şu an neredesin, ne yapıyorsun ya da nasılsın bilmiyorum. Benim aksime hayatına devam edebiliyor musun onu da bilmiyorum. Tek bildiğim; senin gidişinden sonra hiçbir şeyin düzelmediği, seninle birlikte canlılık kazanan hayatımın senden sonra çöküntüye uğradığı.
Hayatım ikiye ayrılıyor sanki; senden önce ve senden sonra. Şimdi senden önceki hâlimi düşünüyorum da, o zamanlara geri dönmek istemediğimi fark ediyorum. Çünkü seni sevmek bile öyle güzel ki... Hem yaşadığımız tüm o anıların yok olmasını istemem. Her şeye rağmen, hatta sana rağmen seni sevmeyi istiyorum ve bu öyle canımı yakıyor ki.
Sanırım deliriyorum. Bunun başka bir açıklaması olamaz çünkü. Elimden hiçbir şey gelmiyor olsa bile, seni o günden sonra bir kez bile görememiş olsam bile senden vazgeçemiyorum. Seni sevmeyi bırakamıyorum.
İnan bana, bunu deniyorum. Öyle ki bu canımı yaksa bile sana yazıyorum. Unutamadığım geçmişime iyice gömülüyorum. Çünkü şimdi sana yazmalıyım ki, daha sonra bu canımı yakamasın. Şimdi kendim canımı yakabildiğim kadar yakayım ki sonrasında tüm bunların canımı yakacak işlevi kalmasın.
Seninle beraberken en çok neyin hayalini kurdum biliyor musun? Belki bunu saçma bulacak ve güleceksin ama hayal sonuçta. Hayal kurarmanın en güzel özelliği özgür olmak değil mi?
Bize dâir en güzel hayalim; tıpkı sana benzeyen bir oğlumuzun olması. Tamam, gülme. Ama çok hoş olmaz mıydı? Tıpkı sana benzeyen gözleri, seninki gibi dalgalı saçları olsaydı... Bana senin gibi bakıp gülseydi inan bana dünyalar benim olurdu. Düşünebiliyor musun? Senin küçük hâlin... Senin küçük hâlin ve annesi babası biziz. Şu anda bile bundan güzel başka bir hayal düşünemiyorum.
Her ne kadar bu hayalin sadece bir hayalden ibaret olmamasını istesemde gerçek olamayacak kadar da uzak olduğunu biliyordum, biliyorum. Yine de bazen hayali bile mutlu olmama yetiyor. Söylesene bana, hâlâ bunun hayali bile beni mutlu etmeye devam ederken nasıl unutacağım seni?
Bilmiyorum, bunu nasıl başaracağımı bilmiyorum. Hatta başarabilir miyim onu bile bilmiyorum ama gurursuz da değilim, o günkü beni terk edişinden sonra bir şey yapamam. Hâlâ o günde yaşamaya devam ederken ilk hamle bana ait olmamalı. Çünkü öyle ağır konuştun ki o gün, o sözleri yutup da sana gelecek kadar kendimden nefret etmiyorum. Üzgünüm ama o kadar değil.
ღ
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Veda ও mektup.
Short Story❦ tamamlandı. ❦ vedalar can yakar sevgilim, sana veda etmeye henüz hazır olmasamda, artık bundan kaçmamam gerektiğini anladım. ve bu mektuplar da yalnızca sana veda edişimden ibaret.